Yılbaşı Özel Bölüm

1K 71 13
                                    

-FlashBack-

"Ya! Yeter ama. Benden daha fazla iş adamı oldun sen!" dedi NamJoon bıkkınca.

"Senden farklı olarak ben kazanmaya çalışıyorum hyung. Kendi başına git, ya da diğerleriyle git. Bulaştırma beni" dedim soğukça. Böyle davranmak istemiyordum ama çalışmam gerekti. Anlamalıydı artık.

"Dostum... Diğerleri geliyor. Hadi şöyle bir BTS gibi dolaşalım. En son ne zaman bar'a gittik? Hem Tae'ninkine gideriz. Dostum... Hadi ama!" Dediğinde kapı çalındı.

"Gir" dedim. Kapı açıldığında içeri siyah saçlarını yukarıdan toplayan, oldukça düzenli bir kız girdi.

"Ben Yang Shi Hae, efendim" dedi. Yeni menajer o olmalıydı.

"Demek yeni menajer sensin..." dedim dosyalara bakarken.

"Evet, efendim." dedi. Sesi biraz kırık çıkmış gibiydi. O'na baktım. Tek kaşımı kaldırıp elime bazı dosyaları alıdım ve bazılarıyla yerini değiştirdim.

"Şirkettekilerin ismini bildiğini umuyorum. Bunları Im Yoona, Kim Taeyeon ve Bae Suzy'e ver." dedim ve elimdeki dosyaları ona uzattım. Hızlı davranıp elimdekileri aldı ve kafasını eğdi.

"Peki, efendim" deyip dışarı çıktı. O çıktığında içeri Jimin girdi. Rahat bir şekilde ön koltuklardan birine yaslandı.

"Yah. Tae'yi gördünüz mü?" dedi Jimin.

"Hayır" kısa ve net bir cevap verdim NamJoon hyung ve kendi adımdan.

"Benimle gelmişti. Sonra bir baktım yok. Kayboldu mu ki?" dedi gereksiz telaşla. Hepimiz Tae'nin kanun kaybolmayacağını biliyoruz sonuçta. Tüm şirketi dolanır, hatta diğer şirketlere de gider ama o kaybolmaz.

"Aptal mısın sen? Tae hakkında konuşuyoruz burda dostum. Tüm şirkettekilerle arkadaş olmuştur o. Gelir birazdan" dedi NamJoon hyung yerinde diklenerek. Tam o sırada kapı açıldı ve Tae eli boynunda içeri girdi.

"İyi uzaylı lafının üstüne gelir" dedi NamJoon yerine yaslanarak, yeniden.

"Ah, burda mıydınız?" Dedi elini saçlarına daldırarak.

"Ne sandın? Normalde sen de burada olmalıydın. Nereye kayboldun?" dedim.

"Şey..." dedi Tae.

"Söylesene!" dedim sinirle. Peki arkadaşım. Benden büyük, saygım var. Ama öyle davranıyor ki, sanki yeni doğmuş bebek.
Dikdörtgen şekilde gülümsedi.

"Orada insanlar duruyordu da-"

"Bana orada beklediğini söyleme. Oturup burda kahkaha atarım Tae" dedi Jimin gülerek.

"Dinle biraz. Ben ordan geçicekken Jung'un yeni menajeri yardım istedi. Ben de yumuşak kalpliyim ya. Ondan şey ettim." dedi sakince.

"Peki. Gel bakalım buraya." Dedi NamJoon ve ayağa kalkıp yanına gitti. Omuzlarından tutup kendi oturduğu sandalyeye oturttu ve kendisi de yanına - kol koyulan kısma oturdu.

"Çocuk gibisin gerçekten" dedim.

"Ama sen çocuksun zaten" dedi Tae. NamJoon hyung ikimize baktı ve 'ıııııı'ladı.

"Ne konuşuyorduk? Bar meselesi. Hadi. Bu gün itirazsız gidiyoruz" dedi.

▒▒▒▒▒▒▒▒▒▒▓▓▓▓▓▓▓▓▓▓

Sonunda bar mevzusunu bitirdiğimizde pes eden taraf ben olmuştum. Mevzuyu kapatmak niyetine Shi Hae'ye kahve söylemek istediğimde Tae ısrar edip ona söylemek için odadan çıktı.
Şu anda NamJoon hyung telefonda birisiyle mesajlaşıyordu. Sonunda Jimin'in sorularına cevap vermeyeceğini anlayıp hızla ayağa kalktım ve telefonu elinden aldım. Yerime oturduğumda sesini duymaya başlamıştım bile.

"Ver şunu buraya" diye kalkıp elini uzattığında Jimin onu arkadan tutup "Hadi Jung. Okuda görelim neden güldüğünü" diyordu. Bende sonunda kendi tutamayıp kıkırdadım ve mesajları okudum. Kızın sesini ince Namjoon hyung'unkiniyse kalın okuyordum.

"Ben: Biliyor musun? Sana sinirlenmek istemiyorum. Ama her seferinde bana bakınca gözlerini kaçıran kızın şimdi beni engellemesi çok anlamsız.

Sa Rang'ım: Bir dakika. Ne? Ben neden senden gözlerimi kaçırayım ki?

Sa Rang'ım: Kimsin sen?

Ben: Boşver. Bir anlık sinirlenmeme denk geldi.

Ben: Hem konuyu değiştirme.

Sa Rang:ım: Ne konusu? Ben konuyu değiştirmeye falan çalışmıyorum.

Ben: Beni neden engelledin?

Sa Rang'ım: Anlamsız konuşuyordun.

Ben: ...

Sa Rang'ım: Ne oldu? '...' ne?

Ben: O '...' birşey söylemek istiyorum. Ama laf bulamıyorum-"

"DUR! JEON JUNG KOOK! DEVAM EDERSEN BU ŞİRKETİ KAFANA YIKARIM! ANLADIN MI?!" diye bağırdığında kapıda duran ikili dikkatimi çekti. Menajer ve Tae kaşlarını kaldırmış bizi izliyorlardı. Jimin'se Namjoon hyung'u bırakıp gülmekten yere düşmüştü ve yeri yumrukluyordu.

"Hyung -kahkaha atar- Demek -kahkaha atar- Kız -kahkaha atar- Jung cümlemi tamamla" dedi ve gülmeye devam etti. NamJoon hyung'sa omzu düşmüş bir şekilde yere bakıyordu ve bu Jimin'i daha fazla güldürüyordu. Arkama yaslandım.

"Hyung. Demek kız yüzünden bana cevap vermiyordun öyle mi? Seni böyle göreceğimi hiç tahmin etmezdim. Çok gülünçsün. Ha-ha-ha"

♧♧♧♧♧♧

Artık hikayeleri böyle bir-birine bağlayacağım. NamJoon'un mesajlaşması Step By Step'den. Hikaye texting, ama sonra uzun tanışmalar felan olucak. Shikookkerler takipte kalın.

Cruel | Jeon Jung Kook (Askıda)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin