Sakin Ol!!

61 7 0
                                    

Irem'in annesi ve babası geldi.

(Annesi İlknur Hanım babası Murat Bey)

- Kızım ne oluyor burda Irem nerede?!

Ne diyeceğim ki öldüü diyeceğim?. Ben bunları düşünürken gözümden bir damla yaş aktı. Iremin babası konuştu;
- Kızım neden ağlıyorsun Irem nerede?!.
Ben haila ne diyeceğim diye düşünürken Uğur konuştu eli kan içindeydi.
- İrem öldü...
Devamını getirmeden dışarı çıktı. Iremin annesi bayıldı.
- İlknur anne İlknur anne iyimisin.
Hemen kolanya alıp geldi Sude. Onuda bir odaya götürdüler. Hastane Uğur'un babasının olduğu için sorun olacağını sanmıyorum. Hemen doktorun yanına gittim ve.
- Neden öldü bulabildiniz mi?.
Diye sordum. Doktor kafasını hayır şeklinde sallayıp.
- Malesef hanımefendi. Bıçak izi silah kurşunu gibi birşey yok vücudunda tıp üstü bir olay.
Dediğinde tamam anlamında kafamı sallayıp.
- İremin annesine ve babasına diyeceksiniz ki " bir kanser türü kalbinde başlamış beyine doğru ilerlemiş ve bütün organları çürütmeye başlamış. Bünyesi kaldıramamış ve ölmüş " okey mi?
Dedim ah çok güzel uyduruyorum.
- Peki de gerçekten beyin tarafında bulunan beyincik hafif çürüme yaşamış bu beyine vurmuş böyle bir hastalığı var mıydı önceden?
Dediğinde resmen şok yaşadım Iremin bir hastalığı yoktu olsa söylerdi.
- Hayır yoktu. Denge kaybı yaşamış yani. Arkadaşların yanına gittiğimde kafasını çarptı dediler ve bu iç kanamaya neden olmuş olabilir.
Dediğimde doktor hayır anlamında kafasnı salladı.
- Hayır hiçbir iç kanama gerçekleşmemiş.
Dediğinde şaşırmadım.
- Ailesine " Iç organları çürüten bir hastalığı varmış. Beyincik tarafı çürümüş ve beyine vurmuş beyincik denge merkezinin tam ortasına geldiği için denge kaybı yaşamış ve kafasını vurmuş ve beyinde iç kanama gerçekleşmiş." Diyeceksiniz!!
Dediğimde doktor biraz şaşirarak baktı.
- Tamam ama bu yetkim yok hanımefendi
Dediğinde sinirlerim tavan yaptı. Yakasına yapıştım kendime doğru azıcık çektim ve
- Dediğimi mi yaparsın kovulmak mı istersin.
Dedim doktor hemen
- Tamam hanımefendi ben diğerlerinede öyle diyeyim olur gidiyim ben.
Hemen yusuf yusuf oldu ahahah
- Hadi bakalım.
Dedim ve yanından ayrıldım.
Bizimkilerin yanına gittim ve annesi uyandiginda doktorla konuşmamı anlattım. Heosi mal mal yüzüme bakıyorlardı.
- Off ne haliniz varsa görün dediklerimi yapın üstümü değiştirip gelicem ben.
Dedim ve çıkışa ilerledim arkamdan Bartu yanıma geldi ve
- Bende gelicem
Dedi birlikte arabaya gittik kafam çok dağınıktı kaza yaparım diye arabayı Bartu aldı. Eve vardığımızda evin kapısı açıktı. Bartu ile ben aynı anda birbirimize döndük bön bön bakmaya başladık. Hemen arabadan inip eve doğru yürümeye başladım Bartu da anahtarı alıp arabayı kilitledi ve arkamdan gelneye başladı. Eve girdiğimde kimse yoktu bir çığlık sesi geldi bunu duymamla bir adım geriye attım ve tam düşicekken Bartu tuttu hemen düzelip
- Teşekkür ederim Bartu.
Dedim oda
- Önemli değilde o çığlık sesi Gülşahın sesine benzemiyormu?.
Dediğinde dondum harbi lan Gülşahın sesiydi o. Hmm Gülşah kim derseniz bu portakal kafalıyla biz kavga ettik babaannesi bize bi küfür etti off ehhehe. Aman her neyse de Gülşah bizim evde ne arıyor. Bartu kafamdan geçenleri okumuş gibi.
- Sen yedek anahtarı nereye koydun?.
Dedi ahh evet elektirik kutusunun içindeydi ve kutunun kapağı açıktı. Elimle kutuyu gösterip
- Ordaydı
Dedim. Bartu hemen oraya gitti ve duvarda alılı olsn kutuya elini soktu bulamadı.
- Yok burda Funda bide Gülşah buranın yerini biliyor mu?.
Dedi ahh evet biliyordu.
- E-Evet biliyorda neden girsinki eve ve neden çığlık atsın.
Dediğimde bir çığlık sesi ve ardından
- İmdaaaaaattttt.
Diye Gülşahın sesi duyuldu. Hemen içeri girdim arkamdan Bartu girdi.
- Gülşah nerdesin lan!!!??
Diye bağırdım. Karşı odadan bir el göründü kanlıydı.
- Bu-Burdayım Funda nolur yardım et ne olurr??
Bartu ya baktım kanlı ele bakıyordu ve hemen önüme geçti.
- Funda beni dinle bu bir tuzak olabilir bizi kandırıyor olabilir.
Dedi ve havada siyah bir gölge belirdi.
- Ahhahahah nekadarda akıllısın Bartucuğum. Nerden bildin bakalım.
Dedi ve siyahlık o odaya girdi. Bartu bir bana bir de salona bakıyordu. Öne doğru adımlar atmaya başladık Bartu elimi eline kentledi sanki hiç bırakmıcakmış gibi tuttu.
- Bartu ne yapıcaz?!
Dedim cılız çıkan sesimle.
- Oraya bakıcaz gel
Dedi ve adımlarını hızlandırdı. Odaya girdiğimizde Gülşah yerde yatıyordu. Etrafa bakmaya başladım. Dank ettiğinde hemen Bartunun elini bıraktım Gülşahın yanına koştum elleri kan içindeydi kim yaptı ya.
- Bartu yardım et.
Dedim Bartu gelip Gülşahı koltuğa yatırdı hırkamı çıkarıp Gülşahın kafasına tuttum. Kafasıda kanıyordu heryerim kan olmuştu. Gülşah yavaş yavaş ayılmaya başladı beni görünce hemen.
- Funda vallahi kötü bir niyetim yoktu konuşmaya gelmiştim kapı açıktı içeri girdim siyah bişey vardı geldi ellerime bişeyler batırdi kanadı. Bende bayıldım biliyorsun kan görmekten duramıyorum bayılmadan önce kafamı vurdum galiba.
Dedi ve soluklandı.
- Tamam gel sana kıyafet veriyim
Dedim ve birlikte odama gittik hemen dolabı açtım ve beğendiklerini almasını söyledim. Kot ve üstüne YesNoWhat?!
Yazan t-shortu aldi ve giydi bende hemen siyah yüksek bel şort ve soyah kat kat tül olan bluz aldım giydim Gülşahın abisi izin vermiyordu şort giymesine o yüzden hem pantolon giyerdi.
- Tamam istersen git
Dedim ve
- Hayır hastaneye gelicem.
Dedi.
- Bütün köy öğrendi mi?
Dediğimde yüzünü buruşturuf evet der gibi kafa salladı. Off Bartuyu unuttum ben.
- Bartuu gell
Dedim. Ve geldi Bartu üstünü değiştirmemişti. Ben ellerimi ıslak mendille silmiştim. Oda yıkamıştı. Onun kıyafetlerinden burda olması lazım çunki hepimizin evinde 5-6 tane kıyefetimiz vardı. Genelde biz hepimiz siyah giyinirdik. Hemen dolabımın yanındaki küçük dolabı açtım İrem yazan yerdki kıyafetleri çıkarttım. Yere koydum. Bartu yazan yerdekilerden bir pantolon ve bir t-short çıkarttım ikiside siyahtı. Verdim ve giyinmesi için müsade edip odadan çıktım. Gülşahı sevmemizin nedenlerini sayiyim
21 yasinda okumadi evlenmedi hic sevgilisi olmamis ve baska buna benzer nedenler benim boyumda kiz bide yanii. Ama tek neden bu değil biz erkeklerle takiliyomusuz erkek avcisi falan diye seyler uydurdu köyde. Emreye y*vsadi falan bizde onu Kuran kursundan kovdurttuk falan işte.
Bartu giyindiğinde arabaya bindik ve yola koyulduk. Busefer bendeydi. Bartunun telefonu çaldı.
- Efendim.
- .......
- Geliyoruz tamam.
Deyip kapadi ve bana döndü.
- Funda son hız hastaneye.
- Neneden ne oldu Bartu??!!
Dedik aynı anda Gülşahla. Bartu Gülşaha aldırmayıp.
- İlknur teyze ve Murat amca kaza geçirmiş.
Ddiğinde arabaya hemen son hız yüklendim. Tekerlekler resmen kayıyordu. Ana yolda olduğumuz için tek tük araba vardı hepsine makas atıp zikzak çizerek geçtim ceza yesem bile umrumda değil. Onlar benim öz annem öz babam gibidirler. Hastaneye gelince hemen frene basmak yerine arabayı stop ettirdim. Arabadan inip koşmaya başladım bartu anahtarlari alip kilitleyip yanima geldi. Gülşahda arkadan.
Herkes ağlıyordu.
- Ne oldu.
Dedim Sude yanima gelip.
- Arabanin fren bölümündeki kabloları kesmişler çok hız yaptıkları için bariyerleri aşıp yol kenarındaki uçurumdan yuvarlanmışlar.
Dediği an yere yığıldım yüzümü iki elim arasına alıp ağlamaya başladım. Doktor gelip.
- Ölüm saati 15:30. Başınız sağ olsun.
Diyince ağzımdan bir hıçkırık kaçtı ve sanki dünyam başıma yıkıldı. Sakin ol Funda. SAKİN OL!! Sakin olmak zorundasın Funda zorundasın.

Herkes bizi bırakıp gidiyordu.
Sıradaki kim
Ben mi?
Sude mi?
Bartu mu?
Emre mi?
Ugur mu?
Acaba kim?
BİRŞEY BİLİYORUM AMA ONLARDAN KORKMUYORUM
KORKMAYACAĞIM...

Küçük ŞizofrenlerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin