"Gözyaşı acının sessiz sözleridir.""Hemen odama!" Müdürün bağırmasıyla hepimiz irkilerek müdürün yüzüne baktık. Yüz ifadesi korkulmaya değerdi. Hemen diğerlerini de dürterek müdürün odasına koştuk. Odaya girdiğimizde Azra
"Şimdi bittik biz ne yapacaz?" diye mırıldanırken ben yolunan saçlarımı düzeltme çabalarındaydım. Elisa "Kızlar yine ve yine başınızı yaktım."dedi üzgünce.
"Saçmalama Elisa başımızın yandığı falan yok bir şey olmayacak."
"Ya muhtemelen okuldan atılacaz ya da ağır disiplin cezası başka ne bekliyorsun?"
Göz devirerek Elisa'ya baktım."Yeni okul veya disiplin cezası emin ol ki umrumda değil." dedim baygınca. Başka okul olması ne değiştirirdi ki? Uzun bir sessizlik ardından Elisa
"Hepsi o sürtüğün başının altından çıktı daha fazlasını hakediyordu işte ama- "diye sesi yükselmeye başladığında
"Elisa susucak mısın artık?" dedim bıkkın bir ifadeyle. Kızı ve arkadaşlarını fena dövmüştük ama hala yetmemişti ona. Nasıl bir hırssa artık. Gerçi ben olsam daha beterini yapardım. Ama konumuz bu değildi.
"Kızım aldın işte sinirini daha ne yapacaksın?" dedi Azra benim gibi bıkkınlıkla. Kızlarla kavga girince bizi müdüre söylemişlerdi ve müdür anında yanımıza gelip bir güzel azarladıktan sonra odasına göndermişti. Şu an muhtemelen ağzı yüzü dağılan kızın yanındaydı.
Elisa omuz silkerken müdür odaya girdi. Kavgayı başlatan taraf da olmanızın getirisiyle bizi kötü bir son bekliyordu.
"Siz ne yaptığınızı sanıyorsunuz?!" diye bağırdı müdür birden. Azra ağzını tam açacakken müdür lafını böldü.
"Okulda kavga çıkarmakta neyin nesi. Eşkiya mısınız kızım siz?" ister istemez gözlerimi devirdim müdürün konuşmasına."Bilmem öyle miyiz?"
"Ne dedin?"diye hiddetlendi. Ayrıca her müdür kel ve göbekli olmak zorunda mı?
Cevap vermeyince kravatını gevşetip koltuğuna kurularak devam etti.
"Kolay sıyrılamayacaksınız. Muhtemelen kızların ailesi sizi bu okuldan attırır. Bilin yani." Evet gayet de farkındaydık ama biraz geç farkına vardık yani müdüre yakalandıktan sonra. Okuldan atılabilirdik bu yüksek ihtimaldi. Ama umrumda da değildi açıkçası. Yine aynı şey olsa yine yapardım çünkü Elisa benim kardeşim gibiydi. Asıl korktuğum şey babamın vereceği tepkiydi. Çok kızabilirdi ya da bir şey demezdi. Ne yapacağını kestiremiyorum. Binevi erkek için kavga etmiştik ve bu babamın hiç hoşuna gitmezdi. Gerçi Buket sürtüğü babasının kulağına gideceğinden korkudan söylemezdi bundan emindim.
Kapı tıklanıp içeriye Azra ve Elisa'nın babasıyla birlikte benim de babam girince üçümüzün bakışları buluştu. Bize harika bakışlarını atarlarken kahverengi deri koltuklara oturdular.
Müdür bey boğazını temizleyerek konuşmaya başladı.
"Kızlarınız bilmediğimiz ve bize söylemedikleri bir nedenle okulda kavga çıkarmışlar. Üçüsü birlikte okul arkadaşlarına saldırmışlar resmen. Farkettiğimizde müdahale ettik hemen. Zor ayırdığımızı belirtmek isterim. Kızların durumu pek iyi sayılmaz. Sanırım iyi dövmüşler." dediğinde Azra kıkırdadı. Bakışlar ona dönünce hemen sustu.
"Aileler buna oldukça öfkelenecekler bu durumda şikayet bile edebilirler. En iyisi kızların bu okuldan kaydının silinmesi. Yoksa veliler daha ilerisini yapma hakkı var. Bu durumda benim elimden bir şey gelmez. Yani yeni okul bakarsanız iyi olur." Babamlar onaylar anlamda başlarını sallarken müdür bey başka şeyler söylüyordü ama hiç dinleyesim yoktu. Müdür
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Benimsin
Teen FictionKuştur kadın, ve bir gökyüzü vardır kadının. Öyle bir havan olmalı ki senden göçemediği için onu dondurmamalısın. Bunu bir zamanlar seni gökyüzü ilan etmiş kadının, başka bir gökyüzünde kahkaha atışını duyunca anlarsın.