Coldplay- magic
Dinlemenizi tavsiye ederim iyi okumalarrr :)
Aklımda Harper'ın söylediklerini düşünüp duruyordum. Sandığından daha güçlüsün derken ne demek istemişti ki? Tamam güçlü olduğumu biliyorum hem çalışıyordum hem de dopuştan gelen güçlerim vardı ama daha güçlü olcağımı hiç düşünmemiştim. Şuanki güçlerim bana fazlasıyla yetiyordu ama daha fazlasını istermiydim bilmiyorum. İstesem bile hakkıyla kullanabilirmiyim bilmiyorum.
Şuan yatağıma uzanmış boş boş tavanı izliyorum ne zaman düşünceli olsam genellikle böyle yapardım. Harper'ın yanından çıktıkdan sonra çocuklara bir işimin olduğunu söyleyip yanlarından ayrılmıştım. Kıs bir süre bulunduğum yeri turlayıp etrafı incelemiştim. Sonra da babamın yanına gidip Harper'ın söyledikleri hakkında konuştum. Bana güçlerin sınırsız olduğunu, hiç bilmediğin herhangi bir güce sahip olabileceğini söyledi. Açıkcası böyle bir gücün benden çıkacağını pek düşünmüyorum. En aznından sırf melez olduğum için. Babamın gücünü sorduğumdaysa zihin okuma gibi birşey bekliyordum ama babamın bu konu hakkında söylediği tek şey "zamanı geldiğinde kendi gözlerinle göreceksin" olmuştu. Tabi bu cevap beni daha çok meraklandırmıştı ama üstünde durmadım.
Karnım acıkmaya başlamıştı uzun süredir avlanmıyordum. Orman veya tenha yerlere gitsem iyi olucaktı. Üzerime rahat birşeyler giyip vampir hızımı kullanarak uzaklaştım ve en yakın ormana gittim.
Geniş bir ağacın gövedesine yaslanarak günün ilk avını gözüme kestirdim. Ceylan her ne kadar tatlı görünse de açlık hissi daha baskın geliyordu. Nasıl oldu bilmiyorum ama saniyeler içinde kendimi ceylanın kanını emerken buldum. Vücudundaki kanın nerdeyse hepsini içmiştim. Bu bana nerdeyse bir hafta yeterdi. Tabi bu bir hafta içinde kan içmeyeceğim anlamına gelmiyordu yine istediğim zaman içerdim.
Aldığım tanıdık kokuyla burda yanlız olmadığımı anlamam uzun sürmemişti. Birkaç metre ötemde olduğunu hissede biliyordum. Arkama döndüm ve onu görünce yüzümde son derece alaycı olduğunu tahmin ettiğim gülümsemeyle yoğun yeşil gözlerine dikkatle baktım.
"Tekrar karşılaşacağımızı söylemiştim melez kız " dedi kollarını göğsünde kavuştururken Nick.
"Evet. Söylemiştin de seni buraya getiren ne? "
"Tamamen beslenmek için" her nedense bu söylediğine pek inanmamıştım.
"Bana yalan söylenmesini sevmem Nick"
"İnanır mısın bende bu yüzden sana dürüst olacağım"
"Seni dinliyorum"
"Ben hayvanlarla beslenmem. İnsanları hayvanlara tercih ederim."
Nick'in bu söylediği beni şaşırtmamıştı onda bu potansiyeli görüyodum. Ama masum insanları öldürmekten yana hiçbir zaman olmadım sonuçta onların bir suçu yoktu. Dünyaya nasıl geleceğimizi seçmeniştik tıpkı benim gibi. Ama bana bunu neden söylesiğini veya neden burda olduğunu hala anlamamıştım.
"O halde neden burdasın?"
"Senin için"
"Benim için mi?"
"Evet senin için duyularının benden daha iyi olması gerekiyor"
"Duyularım son derece iyidir."
"Her neyse. Son birkaç yıldır seninle tanışmak istiyordum. Uzun zamandır senin gibi güçlü biriyle karşılaşmamıştım." Diyip asıl meseleye geldi
"Senin adına sevindim " diyip arkamı döndüm bu da neydi böyle .
"Sana bir kaç soru sormak istiyorum annen Veronica hakkında" olduğum yerde resmen buz kesilmiştim. O bunu nerden biliyordu. Bu hiç ama hiç beklemediğim birşeydi ve ona cevap verme gibi bir niyetim de yoktu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
LATE
FantasíaBen Emily ikinci melezim dünya üzerindeki en güçlü canlıyım babamdan sonra hayatım hiç sıradan değil aslında son derece hareketli bir hayatım var ama tüm gerçekler açığa çıkıyor üstü kapalı sırlar, gizemler... Vee Nick. Evet. Nick Flynn'nın hayatıma...