5.Sayfa

35 1 0
                                    

Aybüke Denize dönerek;
-Tanıştığımıza memnun oldum kasabamıza hoşgeldin. Benim adımda Aybüke...
Deniz elindeki telefona dalmıştı yine de kafasını kaldırmadan cevap vermişti;
-Hoşbulduk .dedi
Fırat;
-Bizim işlerimiz vardı gitsek iyi olur.
-Tamam o zaman başka zaman konuşurmuş.
Aybüke Denizin bu umursamaz tavırına kırılmıştı .İlk aklına gelen bir kız arkadaşının olduğu ve onunla telefonda mesajlaştigi olmuştu. Ama yine de içi kıpır kıpırdı. Olduğu yerde sadece dönüp arkalarından bakabilmişti. Sibel koşarak yanına geldi;
-Ne oldu?Ne dedi tekrar görüşecekmisiniz?
-Ne görüşmesi .Azından çıkan tek laf "Hoşbulduk" ha bi de adını söyledi. Hep telefondaydı .
-Nasıl yani yüzüne bile bakmadımı ? Zengin ayakları falan yanı .Kızım bu çocuk çok ukala ben sana sölim .Bence yol yakınken vazgeç.
-Sibel onda çok farklı şeyler gördüm .Asla Vazgeçmem.
Aşk yanmaktı .Aybükenin yüreği daha genç olduğundan yaptığı yanlışın farkında değildi .Ama hayatı onu bunlara zorluyordu .Şimdi sessizlik sırası Sibeldeydi arkadaşının bu durumuna diyecek ,söyleyecek bir şey bulamıyordu .Yavaş yavaş eve yaklaşıyorlardı yoldan geçerken Sevda teyze;
- Aybüke kızım yeni görüştüğün çocuk iyiymiş .Evlilik ne zaman?
O anda donmuşlardı .Anlaşılan birileri onları görmüştü ve dedikoducu Sevda teyzenin yeni hedefi Aybükeydi .Eğer bunu babası öğrenirse çok kötü olabilirdi .Oradan hızla uzaklaştılar .Yol boyunca konuşmadılar. Ve sonra ikisi de evlerine ayrıldılar.
Aybüke eve girdiğinde evde kimse yoktu .Sabah bıraktığı gibiydi ev .Babası biraz çalışmaya ara verip kahvehaneye gitmişti .Bir bardak çay içip yorgunluğunu atmak istiyordu. Çaycıdan çay istedi az sonra bir ses yükseldi;
-Hasan Ağa senin kızı çeşmenin orda bi oğlanla görmüşler .Hayırdır senin haberin var mı?
Hasan bey neye uğradığını şaşırmıştı .Bütün gözler ona çevrilmişti. Herkes Ademin söylediğini onaylıyordu .Sadece sustu dolu ve öfkeli gözlerle masadan kalktı hızlı adımlarla yürümeye başladı .Geçtiği sokağa ateş yayan bir havası vardı .Onu görenlerin aklına"Bu adama ne olmuş"diyorlardı. Babası eve vardığında Aybüke evin önünü supuruyordu .Babası şiddetli bir şekilde onun kolundan tuttu ve;
-Yürü gidiyoruz...!!
Babası önde Aybüke onun arkasından koşar adımlarla kahvehaneye doğru ilerliyorlardı .Aybüke bu sefer fazla merak etmiyordu olanların farkındaydı ama şimdi nereye gidiyorlardı hiçbir fikri yoktu .Sokakta onların bu halini görenler peşlerine takılmışlar onlarla birlikte ilerliyorlardı .Abileri babasının bu hallerine babasının bu hallerine sasiriyorlardi .Kardeşlerinin bir toreye kurban gitmesinden korkuyorlardı .Herkes korkulu gözlerle onları izliyorlardı.Kahvehanenin önüne geldiler ve içeri girdiler .Herkes bir anda ayağı kalktı .Babası Ademi göstererek ;
-Şimdi şöyle! Bu adamın dedikleri doğru mu?
Aybüke sustu kafasıni önüne eğdi evet olayı biliyordu o an kahvehane başına yıkıldı .Adem pişkin pişkin;
-İşte görüyorsunuz kasabanın güzelliği ile bilinen Hasanın kızı suçunu kabul ediyor .Oğlanlar la gezdini kabulleniyor.!

#KURTARICI#Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin