Yuuta elleri ceplerinde duvara yaslanmıştı. Siyah bir kapüşon takıyordu. Başlığın yüzü gizlemek için yapıldığı aşikardı. Çocuk parmaklarının arasındaki yüzüğü çeviriyordu. Cebinde eli sürekli hareket ettiği için terlemişti. En sonunda dayanamayıp yüzüğü çıkardı. Güzel gümüş rengi bir daire. İçinde ise güzel bir el yazısıyla kazınmış harfler: Y&A SONSUZA KADAR.
Yuuta boğazında bir şeylerin düğümlendiğini hissetti. Ama yutkunup bu histen kurtuldu. Buna zamanı yoktu. Gitmesi gerekiyordu. Aru'nun onu bulması an meselesiydi muhtemelen ve çokta öfkeli olmalıydı. Shizou ve Izaya'nın bölgedeki egemenliklerinin bir bölümü onlar farkında olmasada oğullarından kaynaklanıyordu. Bu yüzden ona Aru'yu ortadan kaldırması emri verilmişti ama Gaara her zaman ki gibi onu yüzüstü bırakmıştı birde ötmüştü tabi...
Tren gelir gelmez duvardan ayrıldı ve binmek için hızlı hızlı yürüdü. Taki biri onu ensesinden yakalayana kadar. Arkadaki kişinin kolunu düşünmeden tutup çevirmek için hamle yaptı ama kol bir santim bile kımıldamadı. Onu tutan kişi kendisini görsün diye Yuuta'yı döndürdü.
Ve Yuuta karşısında çok öfkeli bir Sakura buldu ve kafası karıştı. Sakura da mı Shizou gibi güçlüydü?
Bunun cevabını kız suratının ortasına bir tane geçirince aldı. Yuuta köprücük kemiklerinin kırıldığına emindi. Sakura onu yakasından yakaladı.
- Abime yaptığını affedeceğimi sanıyorsan Yuu-chan, çok yanılıyorsun...
Kız onu terminalin içinde sürüklemeye başlarken Yuuta kaçmak için bir yol arıyordu. Sakura kendisinden güçlüydü. Ve yalnız olduğuna göre sanal ortamdan nasıl iz sürüleceğini biliyor olmalıydı. Yuuta bu işi ona veren herife küfürler etti. Sakura onu terminalin acil durum çıkışından çıkarıp çıkmaz bir sokağa soktu. Sonrada Yuuta kendisini duvara gömülmüş buldu.
- Abimi bugüne kadar hiç ağlarken görmemiştim Yuu-chan ve bu inançlarımı biraz sarstı. Neden biliyor musun? Çünkü abim daima benim dayanağımdır. En kötü durumda bile gülümseyerek bana herşeyin yokunda olduğunu söyleyecek ve her şeyi yoluna koyacak kişidir. Ama şimdi... Hıçkıra hıçkıra ağlamaktan gözleri kan çanağına dönmüş halde yemek bile yemeden odasında yaşıyor!
Sakura yumruğunu Yuuta'nın başının yanına geçirdi. Duvar biraz daha çöktü.
- Şu son üç gündür hayatımı cehenneme çevirdin, şimdi bende seninkini çevireceğim. Öyle görünüyor ki ailemize çok alışmış ve taraf değiştirmişsin Yuu-chan! Abime o kadar aşıksın ki onsuz yaşayamayacağını karar vermişsin!
Sakura neşesiz bir kahkaha attı. Yuuta'nın adeta kanı dondu.
- Bu senin beş para etmez patronunun bileceği şey. Bizimkilerse gerçeği bilecek. Bize ihanet ettiğini, abimi kullandığını... Ve bizimle yaşamaya devam edeceksin. O herifler peşinde olacak, evde nasıl bir muamele göreceğini bilmiyorum ama emin ol hayatın artık cehennemden farksız olacak!
Sakura onu sürükleyerek sokaktan çıkardı ve bir taksiye bindiler. Yuuta yanındaki kızdan yükselen öfkeden ürkmüş halde iyice kapıya yaslandı.
- Şey, babanlar beni eve kabul etmeyecek-...
Sakura onun sözünü kesti.
- Onlarla çoktan konuştum. Abimlede konuştum ama cevap vermediği için beni dinleyip dinlemediğini bilmiyorum.
Sakura ona pis pis bakınca Yuuta kucağındaki ellerine baktı. Yüzünün parmağında olduğunu farkedince şaşırdı. Ne zaman taktığını hatırlamıyordu. Yüzüğü okşadı. Onun için çok şey ifade ediyordu aslında...
Eve vardıklarında Sakura taksiciye parasını ödedi. Sonrada Yuuta'yı eve sürükledi. İçeri girdikleri anda Shizou ve Izaya kafalarını uzatıp salondan baktılar. Shizou'nun alnındaki damar belirginleşti ama bir şey demeden önüne döndü. Izaya gözlerini kısıp zalim bir ifadeyle onu süzdü ve bilgisayarına geri döndü. Sakura salona girdi ama Yuuta oraya gitmek istemiyordu. Aru ile paylaştıkları odanın kapısında durdu. İlk seviştikleri ve ilk kez Aru'nun yüzüğü verdiği yer. Seni seviyorum dediği yer...
Derin bir nefes alıp kapıyı tıklattı.
- Aru?
İçerden tok bir ses geldi. Yuuta kapı kolunu indirdi. Kapı hafifçe aralandı. Ve şaşkınlıkla ona bakan Aru yerdeydi. Yalnızca üç günde gözlerinin altı ve yüzü çökmüştü. Gözleri kan çanağı gibiydi. Saçları karman çormandı.
- Aru?
- Bu-burada ne işin var?!
- Sakura sana söyledi sanıyordum.
- Ben... Gelmeyeceğini, daha doğrusu Sakura'nın seni bulamayacağını düşünmüştüm...
- Kız kardeşini hafife alma bence, içinden bir canavar çıktı...
İkiside bir süre sustu. Yuuta etrafa bakındı. Oda enkaz gibiydi ve bir ara Aru'nun kapıya barikat kurduğunu düşündü. Sonra dağınıklığın ortasında gözüne bir şey ilişti. Aru'nun yüzüğü. Kendisine verdiği yüzüğün eşi.
- Yüzüğü öylece attın mı?
Aru ona bakmadı. Donuk bakışlarını yere dikti.
- En başında bir anlamı var mıydı ki?
Yuuta kalbine bir şey saplanmış gibi hissetti. Aru'nun karşısına otururken yüzüklü sol elini kaldırdı.
- Olmasa neden yüzük burada olsun?
Aru yüzüğe baktı. Bacaklarına sarılmış kollarını daha da sıkılaştırıcı kafasını kucağına gömdü. Yuuta onun omuzlarının titrediğini görebiliyordu. Kalbi acıyor gibiydi. Aru'yu böyle görmek istemiyordu. Yuuta gözlerinde bir şeylerin akmaya başladığını hissetti.
Ağlıyordu.
Damlalar boynuna indiğinde yüzünü ellerinin arasına aldı. Şimdi daha şiddetli ağlıyor gibiydi.
- Aru... Aru... Özür dilerim... Özür dilerim...
Aru kafasını kaldırıp ona baktı. Yuuta'nın ağladığını görünce daha şiddetli ağlamaya başladı. (Y.N karşılıklı mal gibi ağlıyorlar :'D)
En sonunda birbirlerine sarılıp ağlamaya devam ettiler. Bu sırada geri kalan aile fertlerinin kapıda durmuş onları izlediğinden bihaberlerdi.
Sakura şakaklarını ovdu. Izaya ise "aptallarla çevriliyim" bakışı atıyordu. Şaşkınlıktan dili tutulan tek kişi Shizou'ydu.
Yuuta, Aru'ya öyle sıkı sarılmıştı ki çocuğun kaburgaları kendisininkilere batıyordu. Ama umrunda değildi. İkiside biraz sakinleşmişti şimdi.
- Aru. Bana istediğin kadar vur tüm sinirini çıkar hepsini hakettim...
Aru iç çekti.
- Suratına yumruk atmak istiyorum ama sana vuramam ben...
- Bana yumruk at. Lütfen.
Aru derin bir nefes aldı.
- Hazır mısın?
- Evet.
Aru, Yuuta'nın suratına hafif bir yumruk attı.
Izaya artık dayanamayarak odaya daldı. İkisinide enselerinden tutup ayağa kaldırdı.
- Siz iki morona söyleyeceğim tek bir şey var: İlişkinize bu kadar dram katmayın. Şimdi ikinizde dışarı. Yuuta, Aru'nun bir şeyler yemesini sağla ve adam gibi konuşun. Ağlamaktan problemi çözemeyeceksiniz. Artı Aru o yüzük meselesini konuşacağımıza emin olabilirsin.
Izaya ikisinide odadan çıkarıp Shizou'yu da yanında sürükleyerek salona gitti.
Sakura'nın omuzları çökmüştü.
- Planımın içine ettin abi...
Sakura bu bölüm beni benden aldı. Kızın gerçek karakteri çıktı meydana :D Yazarken çok eğlendim umarım hoşunuza gitmiştir.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
ShizouxIzaya (Yaoi)
ФанфикDurarara! animesinin iki seksi erkeğini düşmanlıktan sevgiliye dönüşmesi...