Bölüm şarkısı; Shawn Mendes-stitchesHayatım boyunca bu kadar heyecanlandığımı hatırlamıyorum. Neden mi? Çünkü şuan One Direction ile tanışmaya gidiyorum ve sanırım heyecandan öleceğim. Yanımda oturan Zayn'e gözüm kaydı. O, o kadar mükemmel ki onu anlatmak mümkün değil. Ayrıca insanlar onun kötü olduğunu düşünüyorlar ama o şuana kadar tanıdığım en düşünceli insanlardan biri. Ona dalmışkrn sesiyle kendime geldim. "Manzaran güzel heralde" deyip kıkırdadı. Bense o anki utançla kafamı eğip saçlarımla yüzümü kapatmaya çalışınca kahkaha atmaya başladı. Tanrım eğer böyle gülecekse kendimi her zaman rezil edebilirim. Düşüncelerimden kurtulup camdan dışarıyı seyretmeye başladım.
***************
Sonunda geldik. "Hey Angel hadi gel" deyip beni yanına çağırdı Zayn. Bende kapımı açmasını beklemiştim. Araba söylediklerimi unutun o tam bir odun. Kapıyı kendim açıp zayn'in yanına doğru ilerlemeye başladım söylene söylene. "Ne kadar da naziksin Zayn" dedim şakayla. "Ah biliyorum herkes öyle der." Deyip göz kırptı. Tanrım! Sanırım ölüyorum. Kapıya geldiğimizde heyecanım yeniden kendini belli etmeye başladı. Tanrı aşkına siz de benim yerimde olsaydınız sizde aynı şekilde olurdunuz. Umarım kimsenin üzerine kusmam.
"Sakin ol Angela, sakin ol onlar da senin gibi insan"
Diye kendi kendime söylenirken kapı açıldı. Tanrım! Şu an ölebilirim cidden ölebilirim. Çünkü şuan karşımda bana bakıp gülümseyen bir adet şirin mi şirin Liam Payne var. "Hey merhaba sen Angela olmalısın" deyip elini uzattı. "Ah sadece Angel de lütfen ve tanıştığımıza memnun oldum" dedim bir hanımefendi gibi çünkü onu kendimden soğutmak istemem değil mi? Liam'ın o güzel sesiyle kendime geldim. "Bende memnun oldum Angel"dedi tekrar gülümseyerek. Bu büyülü anı Zayn kabaca bozdu. Liam'ı itip "Hadi ama sabaha kadar sizi bekleyemem"dedi ve içeri geçti. Liamla bende arkasından gittik. Ev harikaydı cidden kocaman ve fazla şıktı. Herşey yerli yerindeydi ve fazla düzenliydi. Kimin evi olduğunu az çok tahmin edebiliyorum. Liam'ın evi olmalı. İçeri geçtiğimizde karşımda bana bakan 3 tane ultra seksi dünyaca ünlü şarkıcı gördüm. Ne yapacağımı bilemiyorum çünkü o kadar heyecanlıyım ki. Lanet olsun! Umarım rezil olmam. İlk olarak Louis ayağa kalktı ve şirin gülimsemesiyle "merhaba Angel" dedi samimi bir şekilde bana sarılırken. Arkadan gelen öksürük sesiyle ayrıldık. Bu anı da bozan her zaman ki gibi Zayn'di. Sonra sırayla diğerleriyle de selamlaştım. Hepsi o kadar tatlı insanlar ki! Ah onlarla evlenmek istiyorum hemde hepsiyle birlikte.
"Ee ne içmek istersiniz?"
"Ben birşey istemiyorum" dedi Lou.
Diğerleri de istediklerini söylerken benim aklım Lou'nin neden birşey istemediğindeydi. Belki sahiden canı birşey içmek istemiyordur ama onu ne zaman görsem sürekli alkol alırdı acaba birşey mi oldu? Bunu daha sonra Zayn'e sormak üzere aklıma not ettim ve diğerlerini dinlemeye başladım.***********
Evet şuan gülmekten ölmek üzereyim. Neler olduğunu merak ediyorsunuz tabi. Anlatayım; hep birlikte şişe çevirmece oynamaya karar verdik ve yarım saattir oynuyoruz. Ve en son olarak Lou niall'a sordu ve niall cesaret dedi. Lou'de ona eski matematik öğretmenini arayıp telefonda onu tahrik etmesini istedi. Niall başta itiraz etti ama sonra aramak zorunda kaldı. Kadın şuan 60 yaşındaymış ve kocasından boşanmış yani tek sorun yaşıydı. Neyse Niall aradığında saat geç olduğu için uykudan uyanmış bir şekilde "ne var kimsin sen?" Diye açtı telefonu. Niall da "merhaba hayatım ben niall lisede derslerime sen giriyordun" deyince biz gülmeye başladık.
"Niall mı? Horan olan mı?"
"Evet ta kendisiyim bebeğim"
"Bebeğim mi? Woaw bu yaştan sonra heyecanlanacağımı düşünmezdim bebeğim" dedi kadın Niall kusmak üzereydi.
"Ah öyle mi? Bundan sonra sık sık heyecanlanacaksın bebeğim! Öncelikle liseden beri aklımdasın hayatım. O kadar seksisin ki ah tanrım!"
"Ah öyle mi düşünüyorsun Mr. Horan"
"Aynen öyle bayan ve şuan senin o güzel dudaklarını öptüğümü hayal edip kendimi tatmin ediyorum"
Deyince biz kahkaha atmaya başladık. Niall ağlayacal gibiydi tanrım çok şirin ve yüzü kızarıktı!
"Neden gelip öpmüyorsun o zaman deli çocuk"
"Şuan Londra'da olmasaydım kesinlikle gelirdim bebeğim ama mesafeler sorun değil şuan senin yanında olduğumu düşün sana sarılıyorum, dudaklarını kavrıyorum ve yavaşça öpüyorum seni. Sende bacaklarını belime doluyorsun ve yatağa doğru ilerliyoruz"
"Ahh tanrım bu harika hissettiriyor! Devam et bebeğim!" Deyince Niall dayanamayıp telefonu kapattı. Biz hala gülüyoruz tanrım çok komikti! Hayatım boyunca bu kadar gülmemiştim!
"Tamam artık gülmeyin ciddiyim" dedi Niall
"Ama çok komiktin Niall bir ara cidden tahrik oldun sandım tanrım!" Dedi Lou bunun üzerine daha çok gülmeye başladık. Niall da bize küsüp bahçeye çıktı. Tıpkı bir bebek gibi o kadar tatlı ki! Bende diğerlerine haber verip bahçeye Niall'ın yanına gittim. Yalnız başına salıncakta oturuyordu.
"Hey bize cidden kızmadın değil mi?"
"Kızdım"
"Ah hadi ama Nialler! Bu sadece şakaydı ve çok komikti bize bu yüzden kızamazsın"
"Ah pekala seni affediyorum ama diğerlerini biraz daha süründürmeyi düşünüyorum özellikle o mavi gözlü aptalı"
"Sadece eğleniyorduk Nialler ayrıca eğlenmediğini söyleyemezsin"
"Kabul eğlendim ama o nasıl istek ya ben bir hayranını yemeğe çıkar der falan diye düşünmüştüm Lou'nin hayal gücü fazla kuvvetli"deyip gülmeye başladı bende güldüm. Birlikte bir süre daha güldükten sonra
"Sizinle tanıştığıma hala inanamıyorum"dedim.
"Öyle söyleme sanki biz ulaşılmazmışız gibi bizde diğerleri gibi insanız"dedi tanrım ne kadar da alçak gönüllü şuan onun o kırmızı yanaklarını doyasıya öpmek istiyorum!
"Öpebilirsin ama zayn kızarsa karışmam" deyip güldü Niall ben anlamamış gibi baktım bir süre sonra aklıma dank etti. Sesli düşünmüştüm rezil oldum tanrım neden ben neden?!
"Ah şey ben üzgünüm yani şey oldu bi anda anlamadım"deyince kahkaha atmaya başladı ve bende artık dayanamayıp kahkaha attım beraber tekrar bir süre daha güldük.
"Hadi içeri geçelim Angel"
"Olur" deyip ayağa kalktım ve Niall'la birlikte içeri doğru gitmeye başladık.
İçeri girdiğimizde çocuklar birşeyden bahsediyorlardı biz gelince sustular. Ne dediklerini cidden çok merak ediyordum. Acaba kiminle ilgili konuşuyorlardı? Düşüncelerimden Liam'ın sesiyle kurtuldum.
"Hey Angel, yarın bir parti var sende gelmek ister misin?"
Zayn'e baktım ama bir tepki vermeyince "Bilmiyorum sanırım evde kalsam daha iyi kimseyi tanımıyorum hem" dedim.
"Tanışırsın merak etme Angel" dedi Lou.
"Uhm bilemiyorum"
"Hadi ama lütfen" dedi Harry şirin şirin onları kıramadım ve
"Ah pekala geleceğim ama beni yalnız bırakmayacaksınız" dedim. Önceden anlaşmamı yapmalıyım. Orada sap gibi ortada kalmak istemiyorum.
"Dert ettiğin şeye bak sence Zayn seni yalnız bırakır mı?" Dedi Harry muzipçe sırıtırken
"Kapa çeneni Harold!" Dedi Zayn sonunda konuşarak. Bende o heyecanla ne yapacağımı bilmediğim için yere bakmayı tercih etmiştim. Liam beklentiyle bana baktığında
"Peki geliyorum babacık" dedim. Onlarla çok çabuk kaynaşmıştım. Tanışalı henüz bir kaç saat oluyor ve onlardan kopmak istemiyorum onları kendime çok yakın hissediyorum. Belki önceden de çok yakından takip ettiğim içindir. Onları tanıdığım için çok şanslıyım.
Düşicelerimi bölen Zayn'in boğuk sesi oldu.
"Neyse çocuklar çok geç oldu biz kalkalım artık yarın parti de " dedi Zayn. Bende hemen ayağa kalktım ve çocuklarla vedalaşıp arabaya bindik.
Eve doğru giderken düşündüğüm tek şey Partiydi.MERHABA ARKADAŞLAR BU KİTABI YAZARKEN ÇOK EĞLENİYORUM ÇÜNKÜ HAYALLERİMİ YAZIYORUM BURAYA BİR GİN GERÇEK OLMASI DİLEĞİYLE. YAZIM YANLIŞLARINI MAZUR GÖRÜN. UMARIM BEĞENİRSİNİZ. OY VERMEYİ VE YORUM YAPMAYI UNUTMAYIN.
OKUDUĞUNUZ İÇİN TEŞEKKÜR EDERİM SİZİ SEVİYORUM. :) ♡♡