KaRaNIıK BeYaZ

101 7 8
                                    

Sıcak...

Güneşin attığı acı çığlıkların,damla damla birikip soluğunu kesmesine izin verdiği havanın,sıcak,kıyametin habercisi olduğunu belirten uzun kayıplarının beraberinde getirdiği tehlike, onu karşı konulmaz biri haline getirdi belki de...

Soğuk duvarlarının arasındaki zalim kalbinin düğüm halinde,oluşturmuş olduğu zırh onu tehlikenin habercisi haline getirmiş olsa da hissedilmezdi.Yavaş yavaş ve acı verici haykırışların günahını bedeninde taşıyan kız,güneşin havada bıraktığı kavurucu sıcağa tezat oluşturmuş üstündeki kalın siyah giysilerin arasında gözlerindeki nefretle bakıyordu etrafına...

Düz bir çizgi halinde gerilen dudakları,kırmızıya en yakın en can alıcı tonundaki koyuluğa sahipti.Gözlerinin arasından bakmadan bile anlaşılabilecek güç onu ölüm sessizliğine davet ediyordu...

Baştan aşağı tüm bedeni siyahla çevrilmiş,hatta orta boyuttaki kirpiklerinin arasından gözüken siyaha en yakın kavurucu kahve tonu bile siyahla çevrili gibiydi.Geçtiği sokakların ardından,saptığı yeni sokak,yeni bir kıvılcımın toprağa düşüşünün şahidi olacaktı belki de.Sokağın başında yüzünde beliren tehditkar tebessüm onu,ölüm meleğini andıran soğuklukta ve güzellikte sarıp pençesi altına almıştı.Ellerinin arasına görünmez nitelikte saklanmış kanın kokusu onun merhametinin kayıplara karıştığını anlatmak istiyordu.Kız,sokağın içine girdiğinde karşılaşacağı manzarayı düşünmüyordu bile...

Tehditkar tebessümü,orada gördüğü misafiriyle daha da büyüyüp,onu çok güzel bir ölüm sessizliğinde bekledi.Davetsiz misafirinin gözlerine bakıp ne kadar zavallı olduğunu belirtircesine gülümsedi ona...

Başından beri taktığı kapüşonunun şapkasını başından geriye ittirdiğinde daha da belirdi güzel yüz hatları...

Davetsiz misafirinin ona kaldırdığı silahın klik sesi doldurdu kulaklarını,bir an bile tereddüt etmeden ona çevirdiği metal aletin kendi sonunu yazmasına engel olamadığını bilmiyordu o an...

Siyahın bütünleşmiş halinin,arsız yüzünde tebessüm yavaşça silindi,yerini donuk bakışlar devraldığında hiç düşünmeden çıkardığı bileğinin iç kısmındaki bıçağı adamın silah tutan eline isabet ettirdi.

Elinden büyük gürültüyle düşürdüğü silahın ardından attığı acı çığlık yankılandı boş sokakta...

Yavaş adımlarla yanına vardığı kurbanının,yüzüne bakıp dalga geçer tondaki kahkahasıyla etraftaki acılı inlemeleri ve sıcak havanın arasındaki soğuğu dağıttı.Bir süre sonra kahkaha atmayı kesti ve ''Onlara de ki;Karanlığın Kızı döndü Azrail'iniz olmaya geliyor.''dedi.Yaralı elini tutmuş inleyen adamın yüzüne baktıktan sonra cebinden çıkarttığı kezzap şişesini kurbanının eline döktü...

Kızın giderken arkasında bıraktığı adamın ağzından tüm sokağı inletecek güçlükte bir çığlık kaçtı,eline dökülen kezzabın bıraktığı yakıcı his onu parçalara ayırmıştı sanki.Kız gitmişti, adama onlara söylemesi için bıraktığı bir mesajın ardından...






KARANLIK BEYAZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin