Ve hemen Cafeden ayrılır ayrılmaz perili eve gittim.çok sinirliydim jennifer bana geleceğini söylemişti ama gelmedi! Hemen koştum perili eve.kapının önüne geldim.yine o ayakkabı vardı,gitmemişti.saat gittikçe geç oluyor.ama jennifer ı bulmam lazımdı.her neyse geldim ve kapıyı çaldım.1defa,2defa,3defa... Yok!yok!yok! Kapıyı açan yok! Bu kız beni kandırdı sanırım.hatta evet! Bu evden başka gidecek yeri olamaz ki? Eee peki bu erkek ayakkabısı neydi? Bi dakka!! Bu da ne! Kapı deliğinden birisi bana bakıyor!!! Ama kapıyı açmıyor.tam göremiyordum sadece birisinin baktığını görebiliyordum.çok korktum ve geri çekildim.tamm koşarak gidiyordum ki..... Kapı açıldı! Hemen arkamdaki kapının sesi gelmesiyle arkamı döndüm ve kimin açtığına baktım.OLAMAZ!bu..bu...MICHAEL dı!! hayırrrrr diyerek oradan kaçtım.çok ama çok korkmuştum şok un içinde koştum arkama bakmadan..bir ağacın altına saklanıp ,oturdum ve düşünmeye başladım.ya bu Nasıl olurdu? MICHAEL öldü!öldüüü! Biliyordum o perili evin adı bu yüzden perili evdi! Hatta hayalet evi falandı.bu işin peşini bırakırsam herkes korku içinde yaşar.mahalledeki kimse o eve yaklaşamıyor.nedeni ise içinde bir hayaletin olmasıydı! Demek o sesler de bu yüzden geliyordu! Tam ben düşünüyorken arkamdan birisi kulağıma fısıldadı:MICHAEL ölmedi ,MICHAEL ölmedi diye diye 3-4-5 kere tekrarladı.hiç bu kadar korktuğumu hatırlatmıyordum.ama korkmamalıydım.güçlü olmalı ve bu işin içinden çıkmalıydım.arkama usulca kafamı çevirerek döndüm ve bir de ne göreyim....!!!! hayıııııııııır!!??