*Oyuncular geçersizdir*
Herkes yemeklerini yemişti ve sırada çay vardı. Usul usul çaylarını içerlerken Kerim beyin sorusu sessizliği bozdu.
-Ne iş yapıyorsun kızım?
-Doktorum efendim.
-hımm. Hangi görevde?
-acil doktoruyum. Yoğun bakım hastalarıyla ilgileniyorum.
Kerim bey aldığı cevaptan tatmin olmuş olmalı ki bir daha konuşmadı. En sonunda çaylar bitince Aslı'nın aklına Büşra gelmiş olmalı ki birden yerinden sıçradı. Herkes telaşlı gözlerle Aslı'yı süzerken Aslı da herkesi telaşlandırdığını farkedip açıklama yaptı. Daha doğrusu yapma gereği duydu.
"Şey -ben-benim Büşra diye bir arkadaşım vardıda öğlen ona gidecektim unuttum."dedi üzgün bir ifadeyle. "Ay Allah canını almasın. Ödümüzü kopardın."diyip kahkaha karışık bir sitem etti İnci Hanım. Ve sonrasındada "Götürsene oğlum kızı öyle saf saf bakacağına" Burak hala öylece bakıyordu. Anlamadı herhalde dedim ama "Ha-şey-ben tamam ya hadi gidelim Aslı" deyince heyecandan yaptığını anladım.
"Aslında sen zahmet etmesen çok daha iyi olur. Zaten benide sen almaya geldin."
İnci hanım aradan lafa atladı. "Aa olurmu şey? Nişanlısını bırakmayacakta kimi bırakacak? dimi yavrum?" tebessüm etti. Ve başıyla onayladı. İnci hanım da aldığı cevaptan tatmin olmuş olmalı ki "yine bekleriz Aslı" dedi. Yine tebessüm etti. Ee malum gelin adayıydı dimi yani..
...
Yol boyunca hiç konuşmamışlardı. Sadece gidişte yaptıkları gibi yine bir şarkıya eşlik etmişlerdi. Bu sefer teoman dinlemişlerdi.
Sen geçerken sahilden sessizce
Gemiler kalkar yüreğimden gizliceBu sefer oyunu Burak başlatmıştı. Aslı her ne kadar oyuna gelmeyeceğini iddaa etsede yinede oltaya gelmişti ve şu anda beraber şarkı söylüyorlardı...
Ofise geldiklerinde önce onları bir sekreter karşılamıştı. Aslı her zamanki tatlı diliyle kendini tanıtırken Burak olaya fransız kalmış bir şekilde Aslıya bakıyordu.
"Bekleyin efendim ben haber verip geliyorum" Aslı asaletinden taviz vermeden "tabii bekliyoruz"diyebilmişti.
-Aslı bu büşra ne iş yapıyor?
-Biraz karışık canım yaa.
-Anlamadım??
- Yani ofiste çalışıyor. Ama ne yaptığını bende bilmiyorum.
Burak sırıttı. Ama birazda şaşkındı tabii. Çünkü Büşra ve Aslının çocukluktan beri arkadaş hatta kardeş gibi olduklarını biliyordu. Bu soruyu sormazsa içinde kalacağını bildiği için dayanamayarak sordu.
-E siz kardeş gibi değilmisiniz?
-öyleyiz ama işlerimizden konuşmuyoruz.
Burak anlamış olacak ki sadece başını salladı. O sırada sekreter geldi ve geçebilirsiniz anlamında başını salladı. Aslı ve sekreterin arasındaki bu soğukluk pek iyiye alamet değildi. Ki burakta bunu farketmişti. Sonra sormayı kendine hatırlatıp Aslıya döndü. Aslı sessizce bir teşekkürün ardından Büşra'nın odasına geçti. Burakta peşinden tabii.
Sekreterle konuşan o soğuk Aslı gitmiş yerine sevecen Burak'ın aşık olduğu Aslı gelmişti...Umarım beğenmişsinizdir.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Nefis (Tamamlandı)
General FictionAşk mı ? Aşk vardı ama edep ve ahlak çerçevesi içinde ....