Hayat her zamanki sıradanlığıyla akıp giderken anormallik ve Wendy yollarını 8 senedir yüzlerce kilometre ayrı tutuyordu. Hiç inanmasa da psikolojik terapiler demek ki ciddi anlamda işe yarayabiliyordu, genç kız artık sürekli onu takip eden gölgeler ya da yeni bir hayat dilenen Hayalet/İnsanlar ile karşılaşmıyordu. Canını bile hiç düşünmeden teslim edebileceği arkadaşları, ne olursa olsun çok sevdiği bir babası ve çoğu zaman onu çileden çıkarsa da değer verdiği bir kız kardeşi vardı. Hayatındaki tek pürüz, her gece sessiz iç çekişleriyle ağlamasına neden olan 10 sene önce kaybettikleri annesiydi. Annesi gitmiş; girdiği şok ve hissettiği boşluktan dolayı halisünasyonlar, hayaller ve fısıltılar başlamıştı. Bu halisünasyonlar ondan delice yardım dilenen gölgeler ile doluydu, ne ironik ama.
Bu ufak pürüzün küçüklüğünün kıymetini bilemedi, yaşamı her zamanki düzeninde ilerlerken daha önce pek önemsemediği birinin ölümü bütün duygularını baştan aşağı sarsacak ve kendini masum insanların ömürlerini mahvederken bulacaktı. Halisünasyonları tekrar kendini göstermiş, içindeki sese kulak verip bu olayın çözümünü çaresizce araştırmaya başlamıştı, hiç bir çıkar yol bulamayacağının farkında olsa da gerçekleri kabullenmek çok zordu. Yokluğu için kendini bilinmez bir girdapta hissettiği kadından bu kadar nefret edeceğini bilseydi belki de bu işe en başından karışmaz, O'nun ölümünü bütün imkanlarını kullanarak engellemeye çalışırdı.
Değersiz birine bu kadar bağlanacağını, zamanı onun için durdurmaya çalışacağını nereden bilebilirdi ki?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Nefes Calan
ParanormalNEFES ÇALAN Sizin gibi görüyor, sizin dilinizde konuşuyor, sizin aranızda yaşıyor belki de. Ama sizden değil. Aynı hayalleri kuruyor, aynı kişiden hoşlanıyor, aynı duyguları paylaşıyorlar belki de. Ama onlardan da değil. O, film ve kitaplardaki arad...