AHMET VE KÖSEM

ANASTASİA MAHPEYKER OLUYOR

Anastasia ın gözünden yaş gelmiyordu artık o kadar masum iyi niyetli idi ki etrafı yakıp yıkmıyor sadece ailesini istiyor sarı saçları kaç gündür taranmamış  olmasına rağmen hala ışık saçıyordu gözlerini ise o hüzünlü günler parıltısını alamamıştı Pahi taht 'a varmak üzere idi sonunda gemi saraya vardı.Tüm kızlar saraya vardıkları için mutluydu hepsi sultan olmak istiyordu ama o masum bir hayat istiyordu.Saraya girdiğinde o bile hayran kalmıştı her yer çok güzeldi.Bir kalfa yanına çağırdı ve Safiye sultan seni bekliyor dedi. Yolda giderken nasıl selam vermesi gerektiğini nasıl konuşması gerektiğini öğretiyordu. Safiye sultanın odasının kapısı çalındı.

_Gel 

__Sultanim  

Diyebildi Anastasia yarım Türkçesi ile 

_Adın ne hatun ? 

_Anastasia sultanim 

_Kaç yaşındasın? 

_14 sultanim. 

_Peki , seni çağırmamın nedeni hünkarımız Ahmet in senin resmini görüp yani amcanın yapıp dükkanında satarken resim hoşuma gitti aldım ve tabi gösterince Ahmet in de hoşuna gitti ve bende ağaları gönderip seni alıp saraya getirmelerini sağladım. Ve tabi orada güzle kızlarda senin rakibin olarak buraya geldi.

_Bu arada sana bir isim vermek lazım adın ne olsa ne olsa 

_Mahpeyker olsun adın.

_Peki sultanim 

Odadan çıkınca adının Mahpeyker olmasını istemiyordu.Ağır ağır taşlığa gidiyordu.Ondan sonra taşlıkta oturdu.Üzerine hiç güzel olmayan elbiseler verildi ama bu dönemde Anastasia ailesinin ne yapıyordu bilmiyordu.