Yağmurdan sonra parkın birinde geziniyorum yine.. Aklımın odaları terk edilmiş gibi bomboş. Yağmur kokusuna kaptırdım kendimi. Zaten düşünülecek bir konum kalmamış gibiyim. En son yaşadığım hüsran bunu gerektirdi. Hiçbir şey düşünme.. Çünkü düşündükçe yok oluyorum. Zaten değil midir insan her hüsrandan sonra bazı kararlar alır. Bazen bir hatayı tekrar yapmamak için, bazen mutlu olmak için.. Ama düşünmeden etrafa bakıp kendini oyalamak zordu. İnsan düşünmeden duramazdı. Düşüncelerden kaçmak gerekir bir müzikle mesela bir müzik açmalıyım, kaçmalıyım kendimden..
Farketmeden eve varmışım bile. Diğer yerlere uğramadan odama kaçtım. Odamı severdim. Oraya girince tüm dünyadan uzaklaştığımı hissederdim. Orası karanlıktı ve karanlıkla başbaşa kalırdım. Bazı insanlar karanlıktan korkar ama ben korkmazdım kendim karanlıktım. Etrafıma da insanları yaklaştırmazdım bundan uzun zaman önce vazgeçtim. Çünkü insanlar sahte ve senden istediğini alıp giderler. Güvenilir birini bulmak zor. Kendim gibi birini bulmak hepsinden zor.. Düşüncelerimi susturmayı deniyorum. Gözlerim ve aklım ağırlaştı..
*ilk iki bölüm tanıtım niteliğindedir..*
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DÖRT DUVAR
Teen FictionDuvarların arkasından iki el birleşebilir mi? İntihar ederek ailesini kurtardığını sanan bir baba.. Zorluklarla başa çıkmaya çalışan bir kız.. Çözülmeyi bekleyen paketler.. Aşk acıtır mı? *İlk iki bölüm tanıtım niteliğindedir..*