-1.Bölüm-

839 31 2
                                    




"Merhaba Luhan." Elindeki kağıtlara bakarken söylemişti doktor. Tek bildiği ismi ve tecavüze uğradığıydı. Çocuk doktora bakmıyordu. Geldiğinden beri sadece bir kere göz göze gelmişlerdi onun dışında hep cama bakıyordu. Duygusuz, hayatının bir anlamı kalmamış, ağlamaktan kızarmış gözleriyle, bordo rengiyle çevrelenmiş cama bakıyordu. "Merhaba." Yine ifadesizdi ve hâla bakışlarını camdan çevirmemişti. "Buraya neden geldin Luhan bana anlatırmısın?"Nedenini biliyordu doktor. Ama ondan da duymak istiyordu. Doktor ona meraklı bakarken "Bilmiyorum." Demişti sadece Luhan. "O-onun yüzünden. Demişti ardından. "Kimin yüzünden?" "B-bilmiyorum. Adını bilmiyorum." Luhan bakışlarını doktora çevirebilmişti sonunda. "Peki ne oldu?" Doktorun sorusuyla yine çevirmişti kafasını. Aynı yere odaklanmaya çalışıyordu. Yeniden. "Asansördeydim ve içeri girdi." Doktor luhanın konuşmayacağını anlayınca tekrar soru sordu. "Kim içeri girdi Luhan?" "Bilmiyorum. Tanımıyorum. Gözünün altında siyah halkalar ve kulaklarının farklı yerlerinde piercing vardı. Çok,çok korkutucu gözüküyordu." Doktor Luhanı dikkatlice dinliyordu. "Sonra n'oldu peki?" Luhan iç çekerek anlatmaya başladı. "İlk önce bana baktı sonra yanıma geçti ve gideceği katın numarasını tuşladı. Ardından anlayamadığım bir hızla Stop düğmesine bastı." Luhan olanları çok yavaş anlatıyordu. Bir kelime söyledikten sonra nefes alıp verip diğer kelimeye o şekilde geçiriyordu. "Birden üstüme gelmeye başladı ve lanet olsun ki dudaklarıma yapıştı. Acı vermek istercesine ısırıyordu dudaklarımı. Karşılık vermiyordum aksine onu ittiriyordum ama hiçbir işe yaramıyordu. Yerinden kıpırdamıyordu bile. S-sonra sonra-" Cümlesini tamamlayamadan seansın başından beri tuttuğu göz yaşlarını bırakmıştı. Artık Hıçkırarak ağlıyordu. "Tamam Luhan bence bu kadar yeter."

--------------

Bir kaç ay sonra Luhan kendini toparlayabilmişti. Ama hâla kendini savunmasız,acınası,kirli duygusuz hissediyordu. Hâla aklına o an geliyordu. Çocuğun ona yaptıkları, istemediği halde ona dokunması, acımasızca dudaklarını öpmesi her dakika canını daha fazla acıtıyordu. O daha 17 yaşındaydı. Bunları kaldırabilmesi büyük bir güçtü. Ailesi Luhan ile yeterince ilgilenmeye çalışıyordu. Ama ne kadar yetebilirki. Asansörde onu kirlettikten sonra bırakıp gitmesi çok büyük acımasızlıktı. Luhan'ın tek yapabildiği şey bağırarak ağlaması ve yardım çağırmasıydı. Ama onu duyan hiç kimse yoktu. Bir süre sonra artık bağıramıyordu bile sadece sessizce, çağresizce ağlıyordu.

Kız kadar güzel denebilecek güzelliği vardı. Okuldaki kızlar bile kıskanırdı onun bu güzelliğini. Ayrıca bu sırada okula gidiyordu. Sadece bu olaydan sonra 2 hafta okula gitmemişti. Diğer haftalar gitmişti. Ama bir faydası da olmuyordu onun için. Bazen hocaları dinleyip not alıyordu ama onun dışında her zaman ki gibi ifadesizce etrafına bakıyordu. Bir arkadaşı vardı. Lay. Sadece o biliyordu onun derdini, yaşadıklarını. O da elinden geldiğince destek olmaya çalışıyordu arkadaşına. Ama bilmiyorlardı ki Luhan'ın hem ruhen hem fiziken bir çöküntü yaşadığını. Bazı günler okulda kusuyordu. Nedeni aklına gelen görüntüler ve sonra ki yerde biriken kan.

Artık seanslar bitmişti. Luhan daha az yaşadıklarını hatırlıyordu. Luhan'ın doktoru ona başka bir ülkeye taşınmasını başka bir kültürle tanışmasını ve yeni çevre yeni arkadaşlar onun yaşadıklarını az çok unutturabileceğini söylemişti. Sonuçta hâla o apartmanda oturuyorlardı. İmkanları olsa hemen değiştirilerdi ama bazı şeyler hemen gerçekleşemezdi. Ama ikisi de biliyordu ki yaşananlar Luhan'ın zihninde ölene kadar kalacaktı. Ailesi de son kararı Kore'ye gitmesini söylerek vermişti. Luhan için daha iyi olabilirdi belkide.

Rape/HunHanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin