KAFES

97 16 1
                                    

-Miyay bonü yakalayamaz ki queue uçuyorum .Elimi birkez daha anlıma vurup sinirle nefes aldım bu çocuk beni artık akıl sağlığımdan süpe ettiriyordu. Yarın okullar açılıyordu ve Ege 'nin kafasında sanırım filler tepisiyordu .Sarhoş olmuştu gerizekalı. Egeyi neredeyse bir saattir yakalamaya çalışıyorduk en sonunda barlas abim tutmayı başarmış ola ki bi oh çekti kafamı çevirip abi kardeşe baktım. Ege Barlası çok zorlasada sonunda kolunda sızmıştı. Abim Ege' nin bir kolun girerken bende diğer koluna girdim. Abim Egeyi daha önce görmediğim bir arabaya bindirdikten fark etmiştim arabanın yeni olduğunu yasal olmayan işlerden çok para kazanılıyordu .Arabaya yerleştikten sonra abim bizi evin yolunu tuttu babam polis olduğundan geceleri olmuyordu bir polis kızının yasal olmayan bir yerde kafes dövüşlerine katılması çok olanak birşey değildi. Annemde özel hastanede hemşire idi ve bugün nöbete kalıyordu .Barlas bunu bildiğinden bizim eve sürdü .Eve geldiğimizde yedek anahtarımı cebimden çıkarıp kapıyı açtım. Barlas ve bir adet sarhoş Ege miz barlas tarafından çekilerek salona sürükledi. Bende mutfağa doğru yol aldım. Egenin uyanması için sıcak suyu kaynatarak içine bolca kahve döktüm ve kahveyi salondaki koltuklara kurulan abime verdim abim de sehpa bırakarak kalkarak mutfağa gitti ne yapıyor diye düşünürken elinde bir bardak su ile geldi o kadar sakin gelmişti ki o suyu Ege' nin suratına atacağı aklımın ucundan bile geçmemişti ağzımı kapatarak Egenin tepkisine gülmemek için kendimi zor tutuyordum ancak nafile kahkahamı salıverdim abim ise ağzında yarım ağız sırıtışla Egeye bakıyordu. Ege ise gözlerini pörtleşmiş bir şekilde bize bakıyordu dayanamayıp o yanacıklarından sıktım salak arkadaşım hala bize bakarken abim bizi ayırıp kahveyi Egenin ağzına döktü.Ege yavrum sıcaktan olsa gerek ağzını tam açıp püskürtecekken abim ağzını kapattı ve Ege kahveyi içmek zorunda kaldı .

YARIM SAAT SONRA

Ege ayılıp televizyon izlerken bende telefonuyla uğraşan abime gözlerimi diktim .Barlas kendine has yamuk gülüşünü yapıp bana bakmaya başladı. Bende göz kırparak ne oldu dercesine başımı salladım .

-Akşama kafestesin maç var.
Abim in dediği ile odama siyahlarla kaplı olan odaya çıktım dolaptan bol siyah erkek eşofman altımı aldım bol şeyler tercih ederim kafese giderken hem daha rahat hemde cinsiyetimi erkek olarak düşünmelerine yardımcı oluyor üstüme lacivert bol tişörtümü geçirdim ve alt kata indim evimiz üç katlı idi sadece üçüncü katta bodrum vardı ama anahtarı bende idi bende orayı boks dövüş salonu haline getirmiştim Ege ve abim sayesinde ailem sadece dövüş ilgi olduğunu düşünüyordu bir bakıma yanlış değildi dövüşe hep bir ilgim vardı. Salonda Barlas elindeki maskeyi bana verdi maskeyi elinden kaptım ve çantama attım. Ege arkaya binerken bu sefer beni de yanına çekti. Egeye sarılıp arabaya yayıldım. Kolumdan dürtülmemle gözlerimi açtım Ege elini yüzüme sokarsa sallarken elini ittirip çantamdaki maskeyi çıkarttım.Çantamı arabada bıraktım Arabadan adımımı atıp kapıyı kapattım .İnsan seslerinin yankılandığı bu caddede polisler bilmesi diye yeri buranin en ünlü ,en büyük restaurantının alt katı yapmışlardı. Restauranta ayrı ayrı giriş yaptık maske mi burada değiştirmem genelde .Yolu ilerlerken Restauranta girdim merdivenleri çıkıp kafese giriş yaptım o kadar kişi içinden böyle girdiğimde maskeyi seçemezlerdi .Sarhoş olanlar, uyuşturucu satanlar ve kafes in senelerdir değiştirilmeyen pis, yarı boyanmış demirlerine tutunup dövüşü bekleyen insanların bağırıp sesleri . Biraz ilerleyip kafes denilen alandaki barmen yerine ilerledim kafes in kapısının yanında yasak madde satan insanlar tam ortasında kafes yer alır bir köşede ise tezgah ,bar yer alır ve birkaç tane eski tabureler bar bölümüne doğru ilerledim ve her zamanki gibi barın zemininde sürgüyü kaldırıp merdivenlerden inerek kendi çapımda hazırladığım birkaç eşyanın bulunduğu bodrum gibi yerdeki el aynası alarak saçımı düzelttim maske mi geçirip saçlarımı içine soktum maça çıkmadan hep maske mi burada değiştiririm sonra diğer kapıdan çıkarım.Maskemi tekrar düzeltip diğer kapıdan çıkıp restaurantının giriş yerine geldim ve tekrar giriş yaptım insanlar beni MASKEYİ görünce selam veriyorlardi bense hiçbirine bakmadan kafese ilerledim hep böyle oluyordu insanlar ezik görünürse eziyorlardı.Biri omzuma çarpıp geçerken çarpan kişiye baktım abim bana ağzını oynatarak iyi şanslar dedi bende sadece gülümsedi şansa ihtiyacım yoktu ve o bunu biliyordu .Kafese ilerlerken herkes adımı haykırıyordu

ESMERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin