OKUL

82 13 0
                                    

Kaşımdaki elimi çekip kafamı sinirle geriye attım. Ege benimle aynı sınıftaydı ama çantasını bana verip özel yerine "kantine" uçmuştu taramalı tüfek gibi. Sıralar tekli olduğundan çantamı ön sıranın arkasına egenin çantasınıda benim arkama attım .Sırama oturup hocayı beklemeye koyuldum normalde gereksiz ,sadist bir kız gibi davransamda aşırı komik biriyim sadece hoslanmadıgım insanın canını yakarım zaten bi bakıma olaylar benim açımdan çok hızlı gelişmişti iki sene önce başlamıştım dövüşlere sonra giderek hoşlandığımı fark etmiştim zevk alıyordum bir türlü kelebek gibi hissediyordum özgür olmak hiçbir kısıtlama olmadan. Uçmak, kanat cırpmak daha yükseklere ulaşmak .Kendimi bildi bileli gerçekten ben iken hep güçlü durdum. Ben kafes haricinde kitaplardaki ezik karakteri oynamıyorum yada ordaki tehlikeli kız değilim başroldede değilim ben anca yan karakter olmaya mahkumum. Benim hikayemde aşırı tehlikeli, havali yada o masum kızı oynamıyorum sadece ayakları üstünde duran birini oynuyorum. Ben güçlüyüm ,dövüşüyorum ama benimde bir kalbi var ne kadar "maske" iken soğuk bir tavra bürünsemde beni gerçekten tanıyan bilir insanlara gerektiği gibi davranırım insan hakettigini yaşar ama değil mi ? Gözümün önünde sallanan el sayesinde beynimdeki düşüncelerden ayrıldım. Ege kantinden gelmiş önümde sıraya eğilmiş ,ağzındaki kek ile bana bakıyordu . Diğer elinde tuttuğu iki kekten birini alip keki açtım keki sanki velinimet gibi açıyordum. Yavaş yavaş ağır çekimde Ege ise ben bunu yaparken çoktan gözlerini büyümüş , agzini "o"seklinde açmış bana bakıyordu. Keki açmış yerken sınıftan sesler yükseldi kimin geldiğine bakınca barış olduğunu anladım bu kadar tesadüf olamazdı herhalde gerçi hayatın bir tesadüf olduğunu varsayalım çokta tesadüf değil idi kafamı Egeye cevirdigimde o da Barışı izliyordu oda farkındaydı bazı şeylerin bence.Ben Egenin hareketlerini kafamda analiz ederken o kadar dalmıştım ki Egenin elimde ısırdığım keki alması pek uzun sürmemişti kek gitti len! Ahaha ama ya evlat acısı .Tam Egenin elinden keki alıcaktım ki Ege bir ısırık aldı benim kekimden (!) bazen benim kadar eğlenceli birinin dövüştüğüne kendim bile inanamıyorum .Bir ısırık daha alınca kaşlarımı çatıp elindeki keki çekip aldım onunda boş anında dek gelmiş olmalı ki kek kardeşimiz artık bende idi kekin kalanını alıp ağzıma attım genelde insanların ağzından iğrenirim ama Ege ve abim buna geçerli değil ve bazı alıştığım kişiler. Hafif gülüp keki sindirdim Ege somurturken yanağına öpücük bıraktım aniden yumuşarken beni kendine çekip sarıldı bunu neden yaptı anlamamıştım çünkü çok duygu yüklü bir sarılmaydı bu duguların içinde boğuluyordum adeta, böyle dostlarım olması ne güzel tek kardeş olsamda onlarda abim,kardeşim sayılır .egeye, sarılışına karşılık verip daha sıkı sardım .Ege zor bir çocukluk geçirdi demiştim ya annesi ve babası ayrıldı evli iken babası hep annesini ve abisini dövermiş abisi korurmuş onu o bu konularda çok hassas babaları zengin bir iş adamı ama annesine tek kuruş bırakmamış Barlas bi bakıma bunun yüzündende karanlıkta, kafeste çalışıp para kazanmış ama şimdi durumları gayet iyi annesi bir bakıcı mesleğini çok sever özellikle de çocukları. Ne kadar dışarı yansıtmasada o zor bir çocuk.Bunu bana Ege anlatmıştı önceden kardeş konuşması yaptığımızda.Ege yi çekip uzaklaştığımda yüzündeki ifade ile dönüp kaldım yüzündeki bütün kan çekilmiş gibiydi sınıfta birkaç kişi ise bize bakıyordu onun elinden tutup lavaboya götürdüm ilk erkekler lavabosuna girmek istemesem de ege yüzünü yıkamalı sonrada ona neden böyle üzüldüğünü sormalıydım çünkü gerçek kardeşler böyle yapar.Tereddüt etmeden erkekler tuvaletine girdim içeride birkaç kişi vardı beni görünce birkaç dakika baktılar onlara dönüp sert surat ifademi belkide ilk defa taķınarak "dışarı çıkın "dedim.sonra Egeye döndüm o ise lavaboya ellerini yaslamıştı kafasını eğmiş bir şekilde lavaboyla bakışıyordu. Yavaş adımlarla yanına gidip başımı omzuna yasladım ve ağzımdan kelimelerin çıkmasına izin verdim
"Ege ,kardeşim ne oldu?"
Ege ise sadece bana bakmakla yetinmişti Egeyi böyle görmeye dayanamıyorum birden ne olmuştu anlamamıştım. Bana birşey olsa mutlaka söylerdi ama sanırım zamana ihtiyacı vardı bende nasılsa söyleyecek diye sadece onu kendine çektim sarıldım oda kafasını boynuma gömdü ve daha sıkı sardı beni .kollarının arasından çıktım o ise lavaboya eğilip yüzünü yıkadı.

BARIŞ'TAN
Okula gelince motorumdan indim etrafa bakındım , okula göz attım .Alara arkamdan inince bende indim ve sınıfa doğru ilerledik bazı erkekler Alaraya bakınca onu kolumun altına çektim.Okula girip sınıfımızı öğrenmek için alara müdürle konuştu müdür hani hikayelerden hafif göbekli amcalara benzeyenlerdendi .En sonunda iki saat konusmadan ve benim yerimde uyuklamamdan sonra müdür konuşmasını tamamlayıp sınıfımızı söyledi. Uyuşuk adımlarla sınıfa ilerledim taki Alara'nin sesini duyana kadar"daha ne kadar yavaş yürüyebilirsin kaplumbağa"alara cümlesinin ardından sinirle kaşlarını kaldırdı ona uyup omuz silkip adımlarını hızlandırdım .Sınıfa gelince bizi yine bir kalabalık karşıladı . Arkalarda bir kafa dikkatimi çekti yine o kız bu kadar tesadüf çok fazla diye geçirdim içimden bu kızda birşey vardı sanki heryerde karşıma çıkıyordu bi tür ajanmıydı ki. Kız ona baktığımı fark etmesin diye onu umursamazlıktan geldim fakat bir şey dikkatimi çekti kızın kaşında bant vardı büyük ihtimalle kaşını patlatmış olmalıydı beni görünce eli kaşına gitti sonra elini çekti .Çantamı cam kenarına bırakıp yerime oturdum bir önüme de Alara oturdu .O sırada bir hareketlenme hissettim esmer kız ile biri şakalaşıyordu büyük ihtimalle sevgilisiydi .Bir süre sonra çocuk ona sarıldı ve sınıftan çıktılar o gece esmer kızı ilk gördüğümde camdan girdiğimde azıcık sarhoş ve çakırkeyfdim işim gereği bir kumarhaneden yüklü miktarda para çalmıştım sonra badigartlar beni koşturmuştu hala beni arıyor olmalıydılar ne güzel.Onlar sınıftan çıkınca bende onları takip ettim bu kız değişik biriydi beni gördüğü yerde çığlık atmasını beklerdim yada korku dolu gözlerle bakmasını ama ilk şaşırmış sonra gayet normal bir tavır sergilemişti kız erkekler tuvaletine girince şaşırdım erkekleri kovmuştu bu ne cesaret böyle diye kendi kendime söylendim birbirlerine sarılınca sıkıldım çok romentiklerdi ve sınıfa çıktım .
ALARA 'DAN
Barış sınıftan çıkınca bende sınıftakilerle kaynaştım . Sırama oturdum ama aklıma telefonumu evde unuttuğum geldi o sırada suratını ekşitmiş bir şekilde Barış girdi ayaklarımı ağır hareketlerle adımlamaya zorladım kendini Barış ın yanında bulunca elimi omzuna koydum ve düşüncelerimi dile getirdim"ben telefonumu evde unutmuşum almaya gidiyorum anahtarı verirmisin?"diyip en tatlı Barış ın dayanamadığı gulumsememi takındım o derin bir nefes alıp başıyla onayladı. Tam dönüp gidecekken ne ile gideceğim sorusu aklımı çaldı arkama dönünce Barış oflayıp anahtarı bana attı .Anahtarı havada yakalayıp cebine yerleştirdi ve seri adımlarla motorun yanına ilerledim yanına varinca ayağımı atıp anahtarı çevirip gaza y uklendim. Motorla ilerlerken rüzgarın yüzüme vurmasını seviyordum gaza biraz daha yüklenip duruşumu dikleştirdim kulaklarım ıslık sesi ile dolunca başımı sesin geldiği yöne çevirdim .Bir grup erkek bana bakıp ıslık çalıyorlardı bana doğru yürümeye baslayinca motorun hızını düşürüp orta hızda ilerledim .İçlerinden kahverengi saçlı ve gözlü ,keskin bakışlı genç ile göz göze geldim ardından bakışlarımı kaçırıp eve sürdüm...

NOT:Canlar yb çok uzun süre sonra geldi biliyorum ama sınav fln vardı kusura bakmayın😊işte yb geldi
Multi:Barış Tamer

ESMERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin