1.

9 1 0
                                    

Yattığım yerden isteksizce doğruldum. Yeni bir gündü ve benbu sefer mutlu olacaktım. Önemli bir gündü. Ne olursa olsun, bana yapılan zorbalıklara karşı ayakta kalacak ve kendimi gösterecektim.

Ben Chau Ekin Hee. Ailem tarafından terk edildim. Beni on iki yaşında o lanet olası günde evde tek başıma bıraktılar. Bense umudumu yitirmedim. Umut benimleydi, ben biliyordum. İnanıyordum. Bunun için somut rüyamın peşinde sürükleniyordum. Gözlerimden akan her damla yaşı silip gizlemiştim, gerçek olmayan rüyadan korkamazdım değil mi?

Zavallı hissediyordum bütün arkadaşlarımın yanında. Sürekli onlar eğlenirken ben garsonluk yapmıştım. Hatta büyük aşkım Chanyeol çalıştığım kafeye gelince yerin dibine girdim diyebilirim.

Düşüncelerimden sıyrılıp üstümü giydim. 1.78 lik boyum yüzünden etek bulamıyordum ve okulumun forma konusunda sıkı kuralları vardı. Çaresiz kısa etek giyiyordum ve buda bana sürtük damgası vurmaya yetip artıyordu. Elime bir elma alıp evden çıktım. Yolumu seviyordum. Evim her ev gibi okula yakın değildi. 1 saatlik yolun ardından otobüs yoluna varıyordum. Durağa kadsr yürümek zevkli oluyordu çünkü kır çicekleri ve yeşilliklerle dolu toprak bir yoldan ve han nehri yakınlarından geçiyordum.

Okula geldiğimde kızlar etrafıma toplandı.

- Hey şu işe bakın minik sürtük gelmiş!"

Bu sefer farklı olarak yumruklarımı sıkıyordum. Beni hayatımın aşkına rezil edemezlerdi. Candy -okulun asıl sürtüğü- o berbat cırtak sesiyle konuştu.

-Ah canım ailen seni nasıl yetiştirmiş anlayamıyorum... Sen nasıl bir sürtüksün böyle? Ah şu eteğe bak!

Bu sefer kaldıramazdım. Hemen konuştum.

-Ah sen bana mı sürtük diyorsun? Çakma sarı saçların hakkında konuşmuyorum bile! O 1.50 lik boyunla insanların götün yakınsın ve osurukların hedefisin."

Kocaman açılan ağzıni umursamadım ve hızlıca çarpıp çıktım. Bu Chanyeol ün ilgisini çekmişti. Koşarak yanıma geldi.

-Hey sen! Neyin var? Daha önce Candy'e kimse böyle davranmadı!

-Ne yani? Yapamaz mıyım?! Bu okul beni ne sanıyor ki? Ezik felan mı? Kimse ailemin beni yetiştirme biçimi hakkında konuşamaz!

- Bana nasıl bağırırsın!

- Sen kendini ne sanıyorsun?

-Hey! Derhal sesini yükseltmeyi bırak!

-Ah biliyor musun? Seni kıçıma takmıyorum.

Arkamdan bağırmasına aldırmadan sınıfa çıktım. Aşık olduğum çocuk bana düşman olmuştu artık. Ama umrumda değildi. Dersler bitince cafeye gittim. Burada iyi anlaşabildiğim bir patronum vardı.

-Hey! Oppa ben geldim!

-Ah Ekin! Burada bir garsona ihtiyacım vardı!

Kocaman gülümsedim. Babamın unuttuğu babalık görevini 3 yıldir oppam yapıyordu bana.

-Ekin! Bu gün formanla yapma görevini. Önemli bir toplantı olacak burada. Al bunları giy!

Bana uzattığı garson kıyafetini aldım ve lavaboya gidip giyindim. Altına da siyah vanslarımi giydikten sonra aynada üstüme yapışan siyah kısa eteğimi ve beyaz kısa kollu dar gömleğime baktım. İki yandan örgülü saçlarımı açıp yukardan bir kurdele tutturdum. Dalgalı saçlarımla fakir kafemize zebgin hava kattiğıma inanarak çıktım. Ve masada oturan tanıdık simaya baktım. Onun butada ne işi vardı?

Chanyeol?

Merhaba kardeşler xhdvhxnxu.
Yeni bi fic e Allah ın adıyla başlıyorum. Kurdeleyi kesiyorum ndnx 👔💨 bxndhxn

İnşallah beğenirsiniz.

Sevgilerle cdbdbd....

-Chanyeol ün Müstakbel Karısı

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jan 25, 2016 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Bir İlkbahar Gecesi RüyasıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin