Onunla

James

Yazar Notu:Bu benim ilk hikayem ve çok kişinin okumasını beklemiyorum ama umarım beğenirsiniz.İlk bölüm biraz James hakkında olacak çünkü onu biraz tanıtmak istedim ve karakterlerin kişisel özellikleri,zevkleri vb.şeyler benim uydurmam.Bu arada karakterlerin yaşlarıda benim uydurmam yani Lana,Jen felen normal yaşlarından daha genç olacak.Neyse ben sizi hikaye ile başbaşa bırakayım.İyi okumalar ve yorumlarınızı bekliyorum.

-------------------------------------------------------------

Sabahın erken saatlerinde yine bir memnuniyetsizlikle sıcacık yatağımdan kendimi tuvalete attım.Tamam işimi çok seviyorum ama cidden bu saatte kalkmak zorunda olmak berbat bir şey özellikle sete gidip Lana'yı göremeyecek olmak bunu dahada berbat yapıyor.Lana'nın bugün çekilecek bir sahnesi olmadığı için bugün gelmiyor ve ben onu göremeyeceğim,cidden çok kötü bir durum.Soğuk suyun elime değişiyle düşüncelerimden sıyrıldım ve irkildim.Evet duşa giricem ve suyu ayarlıyorum veee işte ayarladım,ardından boxerımı çıkartıp banyoya girdim.Ben çıplak yatmayı sevenlerdenim yani çıplak derken bir boxer ya da şortla,pijama vb.şeyler giymem,yaz kış farketmez.Beni sıkıyor kıyafetler.Ve sabahları genelde duş alırım ayılmama yardımcı oluyor ve rahatlatıyor. Kısa ama rahatlatıcı bir duşun ardından belime bir havlu bağlayıp giyinme odama ilerledim.Evet gece uyurken kıyafetlerden sıkılıyor olabilirim ama günlük hayatta ne giydiğime çok özen gösteririm bu yüzden bir giyinme odam var.Odaya girdim,boxer çekmecemden siyah bir Calvin Klein boxer aldım ve giydim evet Calvin Klein severim(p*ç smile)Herneyse ardından onlarca olan siyah pantolonlarımdan birini giydim.İşte benim hakkımda bir şey daha siyah pantolonlara aşığım ve sanırım birkaç tane hariç pantolonlarımın hepsi siyah renk ve inanın bir sürü pantolonum var.Pantolonda renk sevmem,penyelerimdede renk pek sevmem ama gömleklerim için aynı şeyi söyleyemeyeceğim.Her renkten gömleğim bulunur,üstünde farklı farklı şekiller olan gömleklerim bulunur. Gömleklerimi seviyorum.Penye dolabıma ilerleyip klasik siyah penyelerimden birini üstüme geçirdikten sonra gömlek dolabıma ilerleyip mavi kısa kollu gömleğimi üstüme geçirdim.Ardından çorap çekmecemden gömleğimle aynı renkte bir çorap giydim.Evet belki size garip gelebilir ama üstüme giydiğim gömlekle çorabımın aynı renkte olması çok hoşuma gidiyor.Neyse ardından siyah bot tarzı ama her mevsimde giyilebilen ayakkabılarımı giydim,bilekliklerimi taktım benim hakkımda bir şey daha bileklik takmayı çok severim.Ve odadan çıkıp aşağı mutfağa indim.Kendime bir kahve ve birde tost yaptıktan sonra masaya oturdum ve Jen'i aradım.Aferin size iyi tahmin Morrison olan Jen hani benim ikiz kardeşim olan.İki çalıştan sonra telefon açıldı."Günaydın Jam!!"
"Günaydın Jen!!"sesi neşeli geliyordu Bugün Lana'yı göremeyeceğim için ben neşeli değilim ama Jen'in neşesini kaçırmamak için neşeli bir tonda cevap verdim."Hadi ama ben çoktan setteyim yine geç kaldın Jam gel artık"ahh bu kız neden bu kadar enerjik ki"tamam tamam hemen çıkıyorum da sen niye bu kadar enerjiksin sabahın köründe?"muhtemelen yine ufak bir şeye sevinmiştir."Bu sabah bende bir şey var bilmiyorum bir sevinçliyim işte"klasik Jen işte."peki prenses hep böyle ol"dedim ve gülümsedim bu kızı seviyorum."ah tamamdır,hadi çabuk gel"gülümsedim"tamam"dedim ve telefonu kapattım.Tostumu afiyetle yiyip kahvemi içtikten sonra arabamın anahtarlarını aldım,evden çıkıp garaja girdim ve güzelim simsiyah Porsche Jeep'ime bindim ahh arabamı seviyorum. Aynada şöyle bir kendime baktım ben 26 yaşındayım ama insanlar daha genç gösterdiğimi söylüyorlar ki bu güzel bir şey.Saçımı biraz düzelttikten sonra arabayı çalıştırdım ve sete doğru yola koyuldum.Sete vardığımda 30 dakika geçmişti.Arabayı park ettim ve çekimlerden önce toplandığımız odaya doğru ilerledim.Kapıyı açtım ve herkes birden bana baktı."Millet yakışıklı olduğumu ve bana hayran olduğunuzu biliyorum ama bunu biraz saklamaya çalışsanız"diyerek dalga geçtim.Josh"hahaha çok komik ufaklık buranın yakışıklısı benim biliyorsunki yakışıklı prens benim"dedi."Demek ki boynuz kulağı geçmiş babacım"dedim.Josh dizide benim babam rolünde olduğu için ona böyle hitap ettim.Ardından Josh'da "geç kalan bir boynuz"dedi ve gülüştük.Ardından Jen'in yanındaki sandelyeye oturdum ve Jen'e bir öpücük verdikten sonra önümdeki yuvarlak masadan bir su şişesi alıp su içtim.Bu arada Adam bugünkü sahneler hakkında konuşmaya başladı.Bugün sadece ben,Jen,Josh,Ginny,Emilie ve Robert'ın sahneleri var.Biz Mary Margaret'ın evinde ve şerif istasyonunda çekim yapıcaz Emilie ve Robert'da Gold'un dükkanında.Yani Mary Margaret'in evinde bir aile saadeti olacak.Konuşma bittikten sonra dağıldık,herkes kostümünü giydi ve makyajını yaptırdı.Harry'nin kıyafetlerini seviyorum benimkilere benziyor.Siyah bir pantolon,mavi bir penye ve beyaz spor ayakkabılar.Hazırlandıktan sonra hep beraber Mary'nin evine gittik ve çekim başladı. 4 saatlik çekimin ardından mola verdik ve yemek yedik,cidden çok acıkmışım.Ardından çekime şerif istasyonunda devam ettik ve yine 4 saatlik bir çekimin ardından Mary'nin evine döndük.Oradada 2 saatlik bir çekimin ardından artık bitirmiştik.Baya zor bir gün olmuştu ve eve gidip yatmak için sabırsızlanıyorum.Harry'nin kıyafetlerini çıkarıp kendiminkileri giydikten sonra herkesle vedalaştım ve arabama binip evin yolunu tuttum.Aslında sette karavanlarda kalabiliyoruz ama ben daha rahat hissettiğim için kendime ev tuttum.Eve vardığımda arabayı park ettim ve eve girdim.İnanılmaz yorgunum bu yüzden yemek yemeği ve duşu pas geçip üstümdekileri çıkardım ve direk yatağa girdim.Biraz Lana'yı düşündükten sonra yarın onu görebileceğimi hatırlayıp o mutlulukla kendimi uykunun huzurlu kollarına bıraktım.