Evine bayağı bir yaklaşmıştı. Bir yandan dua ediyor; bir yandan da evine vardığında ailesini ve evini normal bir şekilde görmeyi hayal ediyordu. Arkasından at sesleri geliyordu. Muhtemelen bir at arabasıydı. Eğer kafasında hesapladığı zamanlama tutarsa at arabasını kaçırabilirdi. Elindeki bastonunu sıkıca kavrayıp at arabası tam yanından geçerken arabanın üstündeki adamın suratına yapıştırdı.Baygın bir şekilde atın üstünden düşen adamın yerini hemen alıp hızla sürmeye başladı. Yüzüne vuran soğuk hava bayağı bi üşütmüştü. Ama hayatı için buna katlanmak zorundaydı. Yaklaşık 20 dakikalık yolculuktan sonra evine ulaşmıştı. Evini normal bulduğu için derin bir "Oh" çekmişti. Kapıya koşup açtı; evin içi aşırı kötü kokuyordu. Jesica (Ain'de bilmeden öldürdüğü karısı.) diye bağırdı. Ses gelmeyince yatak odasına koştu. Jesica orda da yoktu. Yataklarının başında duran bebeğinin yatağına doğru bir yandan ilerliyor bir yandan da dua ediyordu. Bebek yatağının yanına yaklaşmıştı. Eğilip yorganı çekti. Oğlunun kanlı vücudunu tutmaya yeltenmişti. ama kolları, başları ve bacakları kopmuştu. O yüzden tutamadı. Sadece başının altındaki kanlı yastığı alıp yatağına tramvayla oturdu. Ağlamaklı bir sesle:
-Ruhumun üstüne yemin ederim ki seni öldüreceğim Kyle. Seni ve o leş kokan tarikatını bitireceğim!
Sözleri söyledikten sonra oğlunun kanlı yastığını yatağına koyup evinden çıktı. Gene aynı at arabasına binip polis merkezine gitti. Karısının kayıp olduğunu ihbar etti. Evine geri dönmek istemediği için biraz polis merkezinde bekledi. Aklında sürekli nasıl intikam alacağını düşünüyordu. O sırada az önce karısının kayıp ihbarını verdiği polisin kemerindeki silah gözüne takıldı. Biraz bekledi. Bir kaç dakika sonra polis silahını masanın üzerine bıraktı. Bay Tatler sakin bir şekilde polisin masasına yaklaşıp:
-Polis bey, karımdan bir haber varmı?
Diye sordu. Pek belli etmeden elini masanın kenarlarına yasladı:
-Henüz bir bilgi geçmedi elimize. Siz evinize gidip bekleyebilirsiniz.
Masanın üzerine yanlışlıkla düşüyormuş. Gibi yapıp silahı paltosunun arasına sıkıştırıp hızlı bir şekilde odadan ayrıldı. Bu sefer intikam almak için at arabasına son kez binip tarikat binasına tam gidecekti ki daha ata binemeden polisler kolundan tutup onu aşağıya aldı:
-Ne oluyor, bırakın beni !
Polisler hiç ses çıkarmadan onu karakola attı...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GİZLİ SAKLI
RandomDünyaca ünlü Tattler ailesinin karanlık geçmişiyle dolu evin satılması mı daha kötü yoksa yalancı ev sahibi Aslı Tettler'ın gerçek ev sahibi olan kardeşi Azra'yı tımarhaneye atmasımı. Hadi sizde gelin ve bu hikâyenin bir parçası olun