" Ah tamam hazırım. Ama dur bekle bekle şu yastığı şuraya koyalım sonra kramp giriyor."
"Tamam mı, şimdi rahat mısın ?"
"Ahh evet."
Odadan gelen sesler annem ve bir adama aitti. Babam uzun iş seyahatlerindeyken annem eve bir adam getirir, akşama yemeğe kalacağını söyler, ve bu durumu babama söylemem için beni sıkı sıkı tembih ederdi.
O zamanlar henüz dokuz yaşındaydım. Annem bu vaziyetleri sürekli bir bahane içerisinde devam ettiriyordu. Babamsa eve hiç denilecek kadar az uğruyordu. Annem sürekli işe adıyordu kendini ve birde şu eve getirdiği adamlara.
Sabahları kahvaltı yapmam için aceleyle bana ekmek ısıtır daha sonra "Dolaptakilerle idare et tatlım." der, beni öper ve evden çıkardı. Akşam eve dokuz da gelir, akşam yemeğini hazırlar ve her gün yeni bir proje için, yeni bir adamla yatak odasına ilerlerdi.
Kendimi yalnız hissediyordum. Babam yanımda olsaydı bu şekilde olmazdı diye düşünürken, beni nasıl dövdüğü aklıma geliyordu ve burada olmadığına dua ediyordum.
Evde kaldığı zamanlar kendini alkole vuran bir adamdı babam. Annemin onu aldattığı gibi yanında sürekli asistanı diyerek gezdirdiği sarışın bir abla vardı. Sanırım bu yoğun hayatın stresini annemle değil sarışın asistanıyla atıyordu.
Bir gün yine annem eve sarışın bir adamla geldi. Akşam yemeği için birşeyler hazırladıktan sonra kahkahalarla odaya doğru ilerlediler. Bu adamı bir kaç kez daha görmüştüm. Sanırım geçen hafta. Bazı zamanlar odanın önüne oturur, seviştiklerini bile bile onları dinlerdim. O an gelen seslerle nasıl bir sahne yaşadıklarını hayal etmeyi büyük bir zevk haline getirmiştim. Çocuktum ve inanın ki bunu kendimi tatmin etmek için yapmıyordum.
O gece uyumak için odama gittim. Yatak odasından gelen sesler sürekli şiddetleniyordu. Okula gitmem gerekti fakat canım hiç istemiyordu. Sesler sinirimi bozuyordu. Buradan gitmeye karar vermiştim. Küçüktüm, nereye gideceğimi bilmediğim halde o öfkeli halimle sürekli anneme kızıyordum.
Okul çantamı boşalttım. İçine en sevdiğim elbiselerimi koydum ve birde babamın aldığı peluş ayıcığı.
