Filizin ağızından.
Kapıdan çıktım arabaya taraf yürüdüm. Aklım karma karışıktı ne yapıb etmeli içimden geçenleri birine söylemeliyimdim. Hiç iyi diyildim ne yapacağmı bilemiyordum iki gün sonra beni istemeye gelecekler içimden bağırmak geçiyor annem beni o adama vermek istiyor. Adelanı arayıp her şeyi ona söylemeliyim yapamıyorum artık, her şey üzerime doğru gelmeye başlıyordu. Arabanın kapısın açıp içeri oturdum derinden bir OFFF çektim telefonu götürüp Adelanı aramaya başladım.
-Efendim Filiz
-Nerdesin Adela
-Şimdi evden çıkıyorum.Neden sesin kötü geliyor, bir sorun mu var?
-Seninle konuşmam lazım musait misin?
-Evet,Bir saatligine Denizlerle okula geleceğim sınıfda konuşuruz
-Adela seninle yalnız konuşmam lazım
-Tamam Filiz nerdesin?Ben oraya geliyorum
-gerek yok, şimdi seni almaya geleceğim mahallenin başında seni bekliyor olucam
-Tamam Filiz
Telefonu kapatdım Adelanı almaya gittim.
Mahallenin başinda arabayı durdurup Adelanı beklemeye başladığımda mahalleden Denizin çıkıp arabaya taraf geldiğini gördüm.
Elim ayağim titremeye başladı ne yapacağımı bilemedim Deniz bana yaklaşarak.
-Nasılsın Filiz? ne arıyorsun burda?
Dediğinde susup kaldım
-İyimisin? rengin bembeyaz olmuş
Sesim titreyerek
-İyim Adelanı bekliyorum
Sen nasılsın?diyip başımı aşağı diktim.
-İyilik.Adelada geliyor işte
Adela bize yaklaşarak
-Nasılsınız?
Adelaya bakarak
-Gidelim mi?
-Tamam gidelim
Deniz bize şaşkın bakarak
- nereye okula mi? Daha erken değil mi?
-Bizim Filizle biraz işimiz var da sen Raminle gele bilir misin?
-Sabah sabah ne işiymiş öyle?
Denize bakarak
-Önemli bir şey değil
-Tamam o zaman
-Okulda görüşürüz diyip arabayı çalıştırıp Denizden uzaklaştık
Adela merakla
-Ee neyin var Filiz?
-Sana söyleyeceğim bir şey var
-Tamam söyleye bilirsin.Arabayı yolun bir kenarında durdurup Adelaya bakarak
-İki gün sonra beni istemeye gelecekler
-Ee iyimiş.Neden bu kadar üzülüyorsun ?
-Adela istemiyorum o adamı.dediğimde
-Zaten sevdiğin hiç kimse yok ki,
-Hoşlandığım birileri var
-Eee benim neden haberim yok?
Kim o çocuk? okuldan mı? Konuşsana meraktan çartlıyıcam
-Evet okuldan
-Bizim siniftan mı?
-Hayır
-O zaman söylesene kimmiş?Beni tanıştırsana
-Hiç kendisinin haberı yok ki ondan hoşlandığımdan
Adela bana bakarak
-Anlayamıyorum hiç bir şey.Peki neden kendisine söylemiyorsun.
-Olmaz, söyleyemem
O adamın kim olduğunu hala Adela bilmiyordu
-Peki ben tanıyor muyum?
Biraz sustum söylesem mi? Derinden bir nefes alarak
-Ben Denizden hoşlanıyorum dediğimde
Adela şaşkın şaşkın bakmaya başladı
-Ne? DENİZDEN Mİ?
-Evet
-Ne zamandan? peki bana neden söylemedin?
-Ama Deniz bilmiyor, istemiyorum ondan hoşlandığımı bılsin
-Neden bilmesini istemiyorsun?
-Hayır Adela bunu yalnız sen biliyorsun.Denize hiç bir şey söylemeyeceğine dair bana söz ver
-Tamam Filiz söylemem
-Sana bir şey sora bilirmiyim?
-Tabi ya buyur?
-Sen Denizle çok yakın arkadaşsın
Onun hoşlandığı birileri var mı? Sevdiği filan?
-Hayır yok ya hoşlandığı biri olursaydı ilk bana söylerdi.İçini rahat tut.
Ee konuşsana ne zamandan hoşlanıyorsun?
-Denizle partiye gitmiştik ya onunla odada kapalı kaldığımızdan sonra aklımdan çıkmıyor. Onunla konuştuğumda kendimi çok iyi hissediyorum
-Anlıyorum seni
-Yani böyle Adela Şimdi iyi oldugumu hissediyorum.
-Anlıyorum da.Ama biran önce Denizden hoşlandığını söylemelisin
Bunu bilmesi gerek
-Tamam Adela zamanı gelince söyleyeceğim....
Okula geç kalacağız hadi gidelim diyip okula gittik.
Denizin ağızından.
Okulun karşısındaki parkta oturup kendi kendime konuşmaya başladım
Hala neden gelmediler ki? Filizin Adelayla ne işi ola bilir ki? Yine bana ne oluyor?Filiz yüzüne bile bakmadı bugün.Neden düşünüyorsun onu? aklından çıkarmalısın. Onun umrunda bile değilsin dediğimde Ramin yanıma geldi bana bakarak
-Ne oluyor? Ne düşünüyorsun?
-Hiç Ramin boş ver. Sınıfa geçelim mi?
-Ee Adela nerde?
-Hala gelmemişler
-Gelmemişler mi? Kimle beraber ki?
-Filizle işimiz var dediler, hala ortalıkta yoklar
-Filizle mi? Ne işi ola bilir?
-Anlamıyorum yani hadi sınıfa
-Adelanı beklemeyecek miyiz?
-Hayır sonra görüşürüz onunla diyip sınıfa geçtik.....
Adelanın ağızından.
Arabadan inip okula taraf yürüdüyümüzde etrafa baktım
-Nerdeki Denizler okulda bizi beklemiyorlarmıydı?
Yüzümü Filize tutarak
-Filiz dün beni aradığında okulda sorun var söylemiştin ne sorunmuş o?
-İnan hiç bende bilemiyorum sınıfa geçtiğimizde zaten anlarız. Ee sen Emreden izin aldın mı?
-Evet aldım, sana bir şey sorucam
-Ne?
-Burak beyi tanıyormusun?
-Burak mı?
-Evet Burak
-Evet tanıyorum Emrenin çocukluk arkadaşı, ama o Amrekada yaşıyor sen nerden tanıyorsun?
-Dün şirkete gelmiştir. Yani Emre beyi çok önemli bir arkadaşım dediğinde merak ettim onun için sana sordum
-Öyle mi? Çok fazla kalamaz burda Amerikada büyük bir iş adamı.
-Evet bugün dönmeli diyip sınıfa geçtik.
Ders bitmesine az kalmıştı hala hoca gelmemişti
Filize bakarak
-Filiz neden hoca yok,peki biz neyi bekliyoruz gitsek mi?
-Bende bilemedim vallah
-Gidelim ya beklemenin bir anlamı yok diyip hazırlanıyorduk ki sınıfa bir adam girdi çocuklara bakarak
-Hocanız rahatsızlandı,yani ders bitdikten sonra gide bilirsiniz diyip kapıdan çıktı.
-Ee Filiz ben şimdi boş boşuna mı Emre beyden izin aldim?
Filiz gülümseyerek
-Öyle oldu Adela
-Ben onda çıkıp şirkete gidiyorum zaten çok işim var
-Tamam Adela çık hoşçakal
-Hoşçakal Filiz diyip çantamı götürüp okuldan çıktım
Taksi gelmediğini görüp biraz yürüdüm.
Karşıdan taksiye binip şirkete gitmeye başladım
Şirkete varmaya az kalmışken telefonum çaldı arayan Emre beydi
-Efendim Emre bey
-Merhaba Adela işe çok gec mi kalacağsın?
-Hayır Emre bey şirketin önündeyim geliyorum bir sorun mu var?
-Hayır geldiğinde benim odama iki kahve getire bilirmisin?
-Tamam Emre bey diyip telefonu kapattım şirkete girdim, çantami masamın üzerine qoyup kahveleri hazırlamaya gittim....
Emrenin ağızından.
Burakla oturmuş Adelanı bekliyordum, bugün Burakın saçma oynunu izleyecektim Buraka bakarak
-Burak Adelayla konuştuğunda ben dışarı çıkıb kapının arkasında olucam Kızın üzerine çok gitmiyorsun yalnız hoşlandığını söylüyüp Adelanın cevabını bekleyeceksin anlaşıldı mı?
-Tamam anlaşıldı
Dediğinde Adela içeri geçti kahveleri masamın üzerine bıraktığında Ben Adelaya bakarak
-Adela ben şimdi geliyorum diyip kapıdan çıktım kapının arkasında dayanmiş Burakla Adelanın konuşmasını dinlemeye başladım...
Adelanın ağızından.
Nereye gitti ki bu adam Burak bana neden öyle bakıyor, sinir oluyorum bu adama ya Buraka bakarak
-Ben çıksam iyi olucak zaten çok işim var diyip kapıya yaklaştığımda Burak kolumdan tutmaya başladı
-Bir az dur seninle konuşacaklarım var
Bu adam kendini ne zann ediyor
Çok şaşırdım bu adam ne konuşa bilirki benimle kolumu elinden çektim ve Buraka bakarak
-Sizi dinliyorum, buyurun
-Otursana?
-Hayır böyle iyi siz ne söyleyeceksiniz bir an önce söyleyin
-Tamam o zaman
Burak gözlerime bakarak
-Senden çok hoşlanıyorum, bak henüz bir şey söyleme beni dinle seni dün gördüğümden aklımdan çıkmıyorsun, beni yalnış anlama ben zengin bir erkeğim seni mutlu ede bilirim. Senin gözlerin, saçların gözümün önünden bir an bile gitmiyor anlıyormusun?
Çok şaşırdım bu adam ne konuşuyor diye düşündüm ve Buraka bakarak
-Bakın Burak bey sizin kadar zengın olmaya bilirim ama bu o anlama gelmez ki istediğinizi yapa bilesiz. Sizde yalnış anlamayın ama sizden hiç hoşlanmıyorum. Birde bana öyle şeyler söylemeyin, siz sadece benim patronumun arkadaşız benim se hiç bir şeyim.Sizinle bu kadar kaba olmak istemezdim özür dilerim diyip kapını açtığımda Emre beyin bana gülümseyerek baktığını gördüm aslında hiç bir şey anlamamıştım.....
