2.Bölüm OKUL

4.4K 219 38
                                    

Sabah alarımla uyandım hemen kalkıp dün hazır olarak koyduğum okul kıyafetlerine bir baktım siyah etek ve beyaz gömlek. Gayet iyiydi hemde bizim için yataktan kalkıp rutin işlerimi halledip okul kıyafetlerimi giydim. Ardından saçlarımı salık bıraktım ve gözlerimi karartıp Yüzüme hafiften fondötenle düzeltim. Dünden hazır çantamı aldım ve kapıyı açtım.

Ne aşağıdan nede odalardan ses seda yoktu. Hemen cırladım.

-Kızlar hadi ama benmi sizi uyandıracam kalkın beş dakika içinde aşağıda sizi motorların yanında görmek istiyorum.

Aşağı indim ve deri ceketimi giydim ve motorumun anahtarını alıp dışarı çıktım. Kahvaltı etmeyecektik dün zaten baya yemiştik.

Motorumun siyahlığına bakınca acaba o siyahın yanındaki ben silahların içinde boğulmuş bir kız olarakmı gözüküyorum? Diye düşünmeden edemedim.

Gözüme yan taraftaki evden çıkan kıza takıldı. Evden çıkarken hem annesine hemde babasına sarılarak görüşürüz diyordu. Ne mutlu bir aile ama!

Ben böyle düşünürken Begüm Ezgi Ayça Bilge Gülizar Cansu ve Sude dışarı çıktı. Begüm Ayça Gülizar ve Sude arabaya binerken ben Bilge Ezgi ve Cansu siyah yarış motoru olan  bmv elere bindik ve okula doğru sürmeye başladık.

Okul kapısına bakınca ne kadar büyük ve ihtişamlı olduğunu gördüm. İçeri motorlarla dalınca okulun hepsi bize baktı. Hemen yan tarafa motorları yanaştırdık diğer tarafta arabayı. Hepimiz inince en önde ben diğerleri arkada olmak üzere ilerliyordu. O arada herkes arasında bizim dedikodumuzu yapmaya başlamıştı bile. Müdürün odasına yani amcamın yanına gittik ve sınıfımızın numarasını aldık 11/A dı.

Biz amcamdan okul için gerek bilgileri alırken ders zili de çalmıştı. Amcam bizi sınıfın önüne kadar getirdi. Kapıyı çaldı ve sınıfa ilk adımları atan amcama dikkatlice bakıyordum. Önce hocayla biraz kısık sesle konuştuktan sonra amcam sınıftan çıktı.

Yaşlı saçları beyazlamış ve yüzünden sanki hiç düşmeyecekmiş gibi birde gülüşü olan hoca çok içtenlik bize bakıp güldü ve sınıfa girmemizi istedi. Bizim topuklu ayakkabımızın  sesi sayesinde bütün sınuf susmuş ve kızların gözleri kıskançlıkla erkekler ise ağzı sulanmış halde bize bakıyordu. Biz ise sadece soğuk ve donuk bakışlarla onlara...

Hoca istediğiniz yere oturun dedi bizde 4 sıra ard arda boş olan yere geçtik ben ve Bilge en arada oturduk.

Hoca bir şey anlatırken birisin sürekli gözü üstümdeydi. Kafamı çevirdiğimde bir meteor bana bakıyordu ve göz kırptı ben sadece ona ağzımı oynatarak "siktir git" dedim o ise şaşkınlıkla bakıyordu bende hemen önüme döndüm.

Teneffüs arasınagirdik her kes bir anda bize döndü Begüm ve ayça bana bakıyorlardı bende ayağı kalkıp onlar şunu bağırarak açıkladım

-O gözlerinizi üzerimizden çekmesiniz olacaklardan ben sorumlu değilim!!

Dedim tek nefesle o bana göz kırpan çocuk bana cevap vermek için ayağı kalktı

- Çekmesek ne yaparsın yoksa ağlarmısın?

Dedi alayla. Tek kaşımı kaldırdım ve kollarımı bağladım. Yanına yaklaştım ve onun gibi alayla konuştum.

- Kısaca şöyle o gözünü götüne sokarım!!

Ben tehditkarca onun üstüne yürürken o sadece  gülüyordu. Bir anada Bilge ayağı kalktı ve kahkaha attı.

-Sana bu kadar rahat olma derim birazdan kolun ve burnun kırıla bilir.

Dediğinde bizim gurub tamamen güldü çocuk beni küçümser gözlerle sürerken bir anda koluna yapıştım ve ters döndürüp yerle öpüşecek kadar yere yapıştırdım ve üzerine çıktım. Çocuk bana beni bırak diye bağırırken ben sadece kahkaha atıyordum.

Diğer kişiler bana korkmuş ifadeyle bakarken bir anda kapıda bir alkış sesi duydum. Her kes oraya bakıyordu. Olamaz!! Bu amcamdı!

Ben dudağımı ısırmaya başlamıştım bile kesin ceza verecekti

<><><><><><><><><><><><>

Evet ceza vericek dediysem verecekti şu anda kütüphanedeyim tek ben ceza almıştım diğerleri eve gitmişti. Amcam bana kütüphanedeki tüm kitapların tozunu almamı istemişti!

Ya ben çocukmuyum amca bune ya!

Hem amcama içimden sövüyorum hemde toz alıyordum bir yandanda son ses müzik açılmış şekilde iş yapıyordum. Daha ne kadar katlanabilirim bilmiyordum.

Bir ses duydum

-Baya hırçın ve güzelsin nedeni ne?

Bu oydu aptal çocuk adını bilmediğim için ona bu ismi vermiştim. Arkamı dönmeden cevap verdim

- Bu seni hiç ilgilendirmez. Ve şimdide defol şurdan.

Dediğimde sadece hafiften gülümsediğini anlamıştım. Bana geliyordu ayağındaki botların seslerinden,  daha net anladığıma göre tam dibimdeydi. Arkamı döndüğümde dip dibeydik. O benim gözlerimin içine bakarken ben sadece donuk ve dalga geçer gibi gülümsüyorumdum tam beni öpecekken arkamı dönüp ve çivili botlarımla bacağına tekmeyi basmıştım. Narkoz olarak vurduğum için bağırmamak için dişlerini sıktığınada emindim.

<><><><><><><><><><><><>

Evet biraz geç oldu çünki bu gün sinema izlemeye gittiğimiz işin yayınlayamadım inşallah beğenirsiniz.....

BELALI KIZLAR ÇETESİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin