Jason yorulmuştu. 10 saat aralıksız çalışmıştı ve hem sıkılmış hem de çok susamıştı. Ama mutluydu. Çünkü okul kuruluyordu. Fantastik güçleri olan insanların güçlerini kontrol etmelerine veya normal insanlara nasıl davranmaları gerektiğini öğrenirlerdi. Bazıları vardı ki kendilerini Tanrı zannedip insanlara kötü davranırlardı. Jason kısık bir sesle diğer işçilere bakarak:
"Biraz hızlı olun. Bekleyen çok öğrenci var." dedi
İşçiler 3 gün sonra okulu yapmayı neredeyse tamamlamışlardı. Okula dışarıdan gelebilecek saldırılara karşı kapıda fantastik insanlar bekliyordu.
Jason kendi ile gurur duyuyordu. Çünkü evsiz fantastiklerin yuvası olacak bir yer yapıyordu.
İşçilerden biri:
"Mutasyonlular göründü!"diye bağırıyordu. Fantastikler dışında ki herkes orayı terk etmişti. Birden havada süzülen bir Mutasyonlu görünmüştü. "Bu adam kesinlikle Olympuse" diye kafasından geçirdi Jason. Onu duyan tek kişi yanında ki fantastik Greg idi:
"Eğer dediğiniz doğruysa efendim, büyük tehlike altındayız demektir." Bunu söylerken Greg' in gür saçları rüzgardan dolayı önüne düşüp gözlerini kaplıyordu. Gökyüzü kararmış ve tüm ışıklar sönmüştü. Fantastikler korku içinde aniden gelebilecek bir saldırıyı bekliyorlardı.
Bekledikleri oldu önce George sonra Mike daha sonra ise Lucy... Neredeyse tüm fantastikler birer birer ölüyorlardı. Jason çok sinirlenmişti. Gözlerini kapadı ve ellerini birbirine çarptı. Büyük bir ses dalgası oluştu ve Jason' ın karşısındaki herkes kulaklarını tutarak yere düştü. Bunu fırsat bilen fantastikler mutasyonlulara saldırdılar.
Aradan 2 saat geçmişti. Etraf kanla kaplanmıştı. Hava tekrar aydınlanmış ve cesetler toplanmıştı. Jason okulda bulunan odasında oturuyordu. Kapı üç kere tıklatıldı. İçeri giren Greg idi. Saçlarını salladı ve konuşmaya başladı:
"Sözümü dinlemeliydin baba"
"Senin sözünü mü dinlememi bekliyorsun oğlum?"
"Sen neden bahsediyorsun? Sen ve şu aptal fikirlerin olmasaydı bu kadar fantastik ölmezdi!"
Greg bunu dedikten sonra pelerinini kendine çekerek ışınlandı.
Jason' ın içinde kötü bir his vardı. Camdan dışarı bakarken kapüşonunu kafasına kapattı. Jason okulun içinde elleri arkada sessizce yürüyordu.
Okulun dışında ise fantastikler( büyü yapabilenler) bir kalkan oluşturuyorlardı. Bu kalkan sayesinde okul dışarıdan gözükmüyor ve dışarıdan elleyenleride küle dönüştürüyordu. " Lanet olsun!" diye kafasından geçiriyordu Jason. Bir yandanda başka bir saldırı olmamasını diliyordu.
Okulun yıkılan yerlerini tamir etmek uzun sürecek gibi görünüyordu.
" Bir saldırı daha yapmalıyız! İyice zayıfladılar bir saldırı daha yaparsak onları Dünya üzerinden silmiş olacağız" ses çok korkutucu çıkıyordu. Adamın önündekiler diz çökmüş duruyorlardı. İçlerinden biri:
"Efendim ama bir kalkan yapıyorlar." Söyleyen kişinin gür saçları vardı. Gözleri ise nefret doluydu
"Sen nereden biliyorsun? Sakın Lordumu kandırayım deme. Beni kandırırsan sonu ölüm olur."
"Efendim, biliyorum çünkü az önce oradaydım."
"Güzel. Artık sen bizim yeni ajanımızsın. Dostlarım hadi gidin. Gidin ve şehre saldırın biraz da insanların gözünü korkutalım."
BİRİNCİ BÖLÜMÜN SONU
ŞİMDİ OKUDUĞUN
FANTASTİK İNSANLAR OKULU 1(Karanlık Dönem)-TAMAMLANDI-
FantasyBu kitap Karanlık Üçleme Serisinin ilk kitabıdır. Doğduğundan beri özel güçleri olan Jason kendi gibi daha çok kişinin var olduğunu keşfeder. Bunu öğrenmesi onun kaderini değiştirmiş ve bir okul kurmaya karar vermiştir: FANTASTİK İNSANL...