Yolda yaşıyan ölü gibi yürüyordum. Eski bende zaten yaşıyan bir ölüydü. Okulun en popi çocuğuna sataşmıştım. Gözüne kestirdiği kızlarla oynayıp sıkılınca bir köşeye atanlardandı. Şimdi napacağımı gercekten hiç bilmiyorum. Yarın gidip özür mü dilemeliyim yoksa boşverip hiç birşey yokmuş gibi mi davranmalıyım?. Hiç bir fikrim yok. Eski halim olmaya oldukça alışmıştım. Çünkü bugün şeytanın bacağını kırıp yeni arkadaşlar edinmiştim buda beni oldukça yoruyordu.
Gerçekten güzel bir kız değildim. Yüzüme veya elime koluma hiç birşey sürmezdim. Okulda ki kızlara bakınca ben yanlarında çirkin ördek yavrusu gibi kalıyorum. Rüzgar bana sataşmazdı. Çünkü benden oldukça güzel kızlar vardı, gidip onlarla takılır diyip kendimi avuttum. Taşa takılıp nerdeyse düşüyordum. Sarsıldım ama nihayet kendime geldim.
Başımı yana çevirip kimse beni gördümü diye bakarken köşede duran çift gözüme takıldı. Daha dikkatli bakınca kızın Aylin olduğunu anladım. Ve yanındaki çocukta Emir di. Kız iyice sokuldu Emiri boynundan kavradı. Tam öpecekken gözlerimi kapattım. Kalbime ok saplanmış gibi acı çekiyordu. Orda durdukça bir tane daha darbe alıyordu. Hıçkırıklarım duyulacak düzeye geldi. Duyacaklar diye hızlıca koşmaya başladım. Öyle koşuyordum ki bacaklarımı hissetmez oldum. En sonunda taşa takılıp durabildim. Ama o soğuk zeminede boyladım. Dizimden ılık ılık kanlar boşalmaya başlamıştı..Hem düşmemin etkisiyle hemde yaşanan olayın acısıyla bağıra bağıra ağlamaya başladım. Bana ne olmuştu böyle. Bu olay ne ki ben daha ne olaylara katlanmıştım bunamı katlanamaycaktım. Hiç bukadar derin ağlamadım. Aşk bu olsa gerek. Ayağa kalktım. Kol dirseğim baştan aşağı kanıyordu. Bacaklarımda feci haldeydi. Kötü düşmüştüm bu hayellerin ve sonuçların sonu kanla bitmişti..
Eve geldiğimde anneme görünmeden çatı katındaki odama çıktım. Camı sonuna kadar acıp kendimi yatağa attım. Kafamı yatağın başına çarpmamla bir darbe daha yedim. Neyse bugün yaşadıklarımı düşünmeye başladım. Başım öylesine ağrıyordu ki duvara duvara vurasım geliyordu. Bir an gece olup ayla konuşmam gerekti. Öbür türlü bu baş ağrısı ve kafamdaki sorular dinmeyecekti. Derken odamın kapısı çaldı. Annem " Gelebilirmiyim", "1dk" diyip hemen yaralarımı sakladım göz yaşlarımı silip "gel" dedim. İçeriye girip yanı başıma oturdu."Anne hiç havamda değilim lütfen..." derken sözümü kesip " Eğer kendini kötü veya iyi hissediyorsan bunları içinde tutma kimseye göndermiyeceğin veya göndereceğin yeri bilmediğin mektuplar yazarak kendini avutmalısın" dedi sonra kapıyı sessizce kapatıp odadan çıktı. Annemin verdiği öneriyi mantıklı bularak masama geçtim. İlk önce ortaokuldaki arkadaşlarıma yazdım. Sonra Ailem, Emir, Aylin, Yeni tanıştığım arkadaşlarım derken sıra Rüzgara geldi. Rüzgarı daha tanımadığım için onu sonra yazmaya karar verdim. Böylelikle masamda uyuyarak yeni bir günede merhaba demiş oldum.
Dolabımdan koyu mavi, deseni asker pantolonundaki olan desenden bulunan pantolonumu giydim boldu ve uçları büzülüydü. Üstüne ise yine göbeğimi gösterecek derece kısa tişörtümü giydim. Altına bileğime gelen altı yüksek spor ayakkabımı seçip sırt çantamıda aldım. Saçımı dağınık topuz yaptım. Boynuma ise tişörtümün boyunda ucunda kocaman güneş olan kolyemide takıp evden çıktım. Birazcık okuldaki kızlar gibi giyindim ama onlar hep etek giydikleri için pek onlar gibi olmuş sayılmazdım.
Yolda giderken Emirle karşılaştım. Önüme geçip ;
"Naber" dedi. Bende ;
"Sanene" dedim biraz sert cevap olsada bunu hak ediyordu. Ayrıca en sinir olduğum karşılaşma sitiliydi.
" Hey, sabah sabah seni kim kızdırdı ?"
"Seni ilgilendirmez benimle uğraşma !" kendime kızıyordum onu inciteceğim için ama onun için ben bir hiçtim.
"Tamam anladım."
"Neyi anladın Emir? Ha dur sen neyi anlarsın ki ?" dememle Emirin suratı şaşkın hal aldı.
"Seni bana kızgın yapacak ne yaptım." dedi.
"Hiç" diyip otobüse bindim.
Emirle tartışmamızın ardından okula geldim. Aslında ben Emire aşk değildim. Bana önceden nazik davrandığı için onu seviyordum. Hepsi buydu yani artık ona karşı sadece 'ilk aşkım olan Emir olarak' hissediyordum. Kapıya öğrenci kartımı gösterip okula girdim. O sırada Rüyayla karşılaştım. Sınıfa doğru ilerlerken herkez duyuru panosuna bakıyordu. Merak edip bizde gittik. Kızlar çığrışıyordu. Ama Rüzgar görünüşte yoktu. Panoda asılan kağıdı okumaya başladım."Sevgili öğrencilerimiz. 9. Sınıflar olan öğrencilerimizin daha iyi öğretim görmesi için yapılan çalışma ilk olarak bizim okulumuza verildi. 10. Sınıflar ve 9. Sınıflar birleşerek beraber ders görmelerine karar kılındı."
Ne yani resmen onlarla bir mi ders görücez ? Rüyayla birbirimize şaşkın şaşkın bakarken kızların neden çığırdığını şimdi anlamış oldum. Birisi "Rüzgarla aynı sınıfta ders görmek mi ? " derkende çığrıyordu. Rüya telefonunu çıkarıp Esraya
"Duyuru panosunun yanına gel acil Güneşle bekliyoruz. " diye mesaj attı.
Esrayı bekliyorduk. O sırada sınıftaki Burak yanımıza geldi. Muhabbet etmeye başladılar Rüyayla. Ben ise sadece onlara arada katılıyordum. Bir yandanda Esra ne taraftan gelecek diye etrafımı süzüyordum. Birden duvar köşesine takıldı gözüm. Siyahtan deri pantolonlu dizlerinin üstünde biten koyu mavi sıfır kol tişortlü Rüzgarla göz göze geldik. Bana kaşları çatık bakıyordu. Sebebini merak etmiştim. Aman ya bütün kızları süzüyordur o şimdi diye düşünürken Burak kolumu tutup birazcık beni kendine çekti. "Ne düşünüyorsun Güneş ?" diye sordu. " Hiç" diyip dün düştüğüm yaralı kolumu ondan kurtarıp uzaklaştım. Esra nihayet gelmişti. Rüya ona olanları anlatırken Rüzgarın durduğu duvar köşesine baktım. Ama o çoktan gitmişti.2 tane okulda görevli adam geldi. Panoyo 6 tane kağıt astılar. Sonra esmer olan görevli birleşen sınıfları okumaya başladı. 9/F ve 10/A dediklerinde bizim sınıftaki kızlar çığlığı bastı. Diğer sınıfın kızları ise kıskançlıktan yüzleri kızardı. Sınıf dağılımlarını söyledikten sonra sınıflarımıza çıktık. Sınıf hemen dolmuştu. Kızların yanları boştu. Esraya niye böyle diye sorduğumda Esra; " Rüzgar herhangi bi kızı seçip yanına oturacak o yüzden bütün kızlar sıradalar " vay be Rüzgar beye bak hem en son gelsin hemde istediği yere otursun derken Rüya ve Esra bana ikisi bir " Delimisinn!!! Adam okulun sahibi bırakta otursun" dediler. Haklıydılarda bir yandan ama sonuçta burası bir okuldu meyhane değil. Cam kenarında sondan 3. Sıraya Mert ve Rüya oturdu. Esra ise onun arkasına Murat denen hoşlandığı çocukla oturdu. Ben yanlız başıma yine en arka sıraya kalmıştım. Oturup kafamı cama doğru çevirip sıraya koydum. Öylece uyuya kalmıştım. Aradan 15 dk geçtikten sonra sırtımın birisinin dürtmesiyle uyandım. Başımı kaldırıp baktığımda yanıma oturan Burak bana gülümsüyordu. Bende gülümsedim. Esralarla muhabbet ederken kızların çığlıkları koridorda duyulmaya başladı. Sınıfa kızların beklediği TRİEND Tayfası gelmişti sonunda. Bütün tayfa yerlerini seçmeye başladılar. En rahat yeri ben kapmıştım bile yanımda doluydu. Bu yüzden kulaklığımı takıp o güzel uykuma geri döndüm. Burak beni hızlı ve güçlü şekilde dürttü. Tam NE VARR diyecekken başımızda Rüzgar ve mini etekli, ince askılı tişörtü olan kızla başımızda dikilmişti. Rüzgarla birbirimize sert bakıyorduk. Kızda öyleydi. Burak bana " Kalkmamızı istiyor hadi eşyalarını alda kalkalım." dedi. " Burak söylermisin Rüzgar beye güzellikle gitsinler biz ilk geldik ve biz oturucaz" dedim cesaretli ve özgüvenlice. Rüzgar sinsice gülümsedi. " Haydi İnek kalk dedim güzellikle yoksa zor durumda kalmayın. " dedi yanında ki kızda sümüklü böcek gibi beline sarılmış onu destekliyordu. "Kalkmıyorum zorlamı ?" , " Ozaman biriniz kalksın kızsın diye bir şey demiyorum ama birşey yapmıyacağım anlamına gelmez." tehtidi ettikten sonra inatla kalkmadım. Burak kalemi alıp defterime 'ben kalkıyorum dikkat et ' yazdı. Kalkıp yan sıraya geçti. Rüzgar ise yanındaki kızın kullağına fısıldadıktan sonra yanıma oturdu. Etrafıma baktığımda bütün gözlerin bizim üzerimizde olduğunu anladım. Telefonum elime alıp şarkı açacekken Esra ve Rüya beni ekliyerek bir konuşma gurubu oluşturmuşlardı. Adınada Özgüven patlaması>_< yapmışlardı. Artık nereye gisem yolum Rüzgarla kesişiyordu... Kader mi ? Hayel mi ? Yoksa Gerçek miydi ?
Kaderim benimle alaymı ediyor yada Hayellerim başka senaryolar yazmaya devvammı ediyordu ?Arkadaşlar yeni bölüm geç geldi bende biliyorum ama niye diye sorarsanız vote ve yorum yapılmıyo buda şöyle düşünmeme sebep oluyor sizin benim emeğime saygı göstermiyormuşsunuz gibi lütfen 2 saniyenizi almaz voteleyin ve yorum yapın benide mutlu edin arkadaşlar yoksa yeni bölümler geç gelebilir haydiii hep beraber vote ve yorummmm :) Hayelleriniz daima sizinle olsun <3 ;)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
~İmkansız Hayeller~
Novela JuvenilHer şey daha küçücükken başladı. Hayellerimin peşinden koşmak, onlara kavuşmak istiyordum. İşler hayal etmekle bitmiyordu. Herkes gerçeklerle yüzleşirken ben hep ama hep hayal kuruyordum. Her şeyden vazgeçip hayellerime koşmak için gerçeklerden vazg...