Saat sabahın yedisiydi. Güneş tüm gücüyle ışıldıyordu. David çalar saatin sesiyle beraber yatağından fırladı. Hemen elini ve yüzünü yıkadı. Kahvaltı edecek zamanı yoktu. Zaten işe geç kalmıştı, işe daha fazla gecikmek istemiyordu. Merdivenlerden otoparka inerken az kalsın yüz üstü yere kapaklanıyordu. Oto parka geldiğinde duraksadı. Arabası karşısındaydı. Duraksamasına neden olan şey ise arabanın anahtarını almayı unutmasıydı. Dairesine çıkacak zamanı yoktu. Bu yüzden otoparktan dışarı çıkarak bir taksi çevirdi.
########İşyerine geldiğinde saat sekiz buçuk olmuştu. Patronundan iyi bir azar işiteceğini düşünerek patronunun ofisine doğru ilerledi. Ama hiçbir şey tahmin ettiği gibi olmadı. Patronu Lucas Bey adeta koltuğuna yığılmış; gözleri buğulanmıştı.Lucas Bey David yanına yaklaşınca kendine çeki düzen verdi. Ve emirlerini yağdırmaya başladı. Öğle paydosu olduğunda David yemekhaneye doğru ilerlerken Lucas Bey'in neden üzgün olduğunu düşündü. Belki de kumarda çok para kaybetmiştir varsayımlarını üretirken yemekhaneye gelmişti.
############################Herkese merhaba arkadaşlar. Eğer hikayemi beğendiyseniz votelerinizi ve yorumlarınızı bekliyorum.