2. BÖLÜM ''PRENSES ELİF Mİ?''

59 3 2
                                    

*Hakikaten kimse o bayılan kızı merak etmedi ya ''/*

 -Ah... Hadi ama! Neden kimse bizden umut beklemiyor?

-Biz çocuğuz unuttunuz mu?

-Artık sıradan çocuklar değiliz!

-Şansımızı deneyelim mi?

-Denemeye değer...

   Hep beraber yollara çıkan 4 arkadaş, Cehennem Bekçileri'ni yok etmek için yola koyuldular... Şehrin tam göbeğinde sessiz ve usulca beklediler. Belki bu bekleyiş onların ölüm bekleyişi idi ama onlar kendilerini her duruma hazırlamışlardı. 

***

-Kim bu faniler!

-Efendim, bunlar Prenses'in tılsım verdiği kişiler.

''Ah kardeşim, neden bunu yapıyorsun?'' diye içinden geçiriyordu komutan Beli. Belli ki kardeşinin onun tarafında olmayışını kabullenemiyordu ve kızıyordu. Abisine nasıl karşı gelebilirdi ki? 

-Efendim? Onları yok etmek için asker yollayalım mı?

-Ha? Ne? Tamam, yollayın.

''Bu kadar dalgın olmamalıyım!'' diye düşünmeye başladı komutan. Odasında inzivaya çekildi ve kardeşini hatırladı...

***

-Bizi asla yenemeyeceksiniz!

-Gır, susun!

-Gır, efendim! İzin verin gır bunları ben öldüreyim!

-İzin senindir!

-Evet, Ayşe sen Ceren ve Handan'ı alıp farklı yerlerden saldır, ben burasını korurum.

-Saçmalama Emre! Sen sadece 13 yaşında bir çocuksun!

-Eğer dediğimi yapmazsan tüm dünya gidecek!

-Yaparsam sen gideceksin!

-Bana güven...

   Ayşe istemeyerek başını evet anlamında salladı ve denileni yapmaya başladı. Emre uçmaya çalışıyordu ama yerden 10 santim kadar ayrılabiliyordu. Zaten o da 2 saniye sürüyordu. Emre son kez havaya kalktı ama Cehennem Bekçileri'nin 10 başı Emre'yi tuttu ve kanatlarından çekmeye başladı. Böyle devam ederse kanatları kopacaktı! Beklenen olmuştu, Emre'nin kanatları kopmuştu ve her yer kan olmuştu. Ümitler iyice tükenmişti...

   Koyu karanlık dünyanın her tarafından görülebilecek parlaklıkta bir ışıltı geldi Emre'nin yanına. Tüm düşmanları ışınladı ve ışıltısını bıraktı. Bu, onlara tılsımı veren kişiydi. Komutan Beli'nin kardeşi olduğunu, adının Elif olduğunu, her şeyi ama her şeyi anlattı. 

  -Komutan Elif mi?

Herkes sesin geldiği yöne doğru baktı. Emre güldü ve gelen kişiye sarıldı. Ardından ekledi.

-Arkadaşlar bu Handan, ben çağırmıştım. Bize savaşımızda yardım edecek. 

-Dur Emre, komutan Elif mi dediniz!

-Evet?

-Ona güvenmeyin! Komutan Beli'nin kardeşi!

-Kardeşi olması, onu da kötü yapmaz Handan!

-Ya öyle mi?

-Evet öyle!

-Of, bir kavga etmeyin ya! Dünya yok oluyor alo!

-Haklısın...

-Her neyse, ben sadece yardım etmek istemiştim... Yo! Her neyse değil! Sadece yardım için söylüyordum ve beni istemiyorsunuz o zaman ben giderim! 

Dedi ve havaya doğru uçarak gitti...

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Feb 20, 2016 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

''Yağmur'un'' sesi...Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin