ALEXANDIR

4 2 2
                                    

Bisikletimiz ile bayağı bir yol gitmiştik, nerede olduğumuzu hiç bilmiyorduk. Zaten bilsek bile yine gideceğimiz bir yer yoktu, arkamda gözleri her an kapanmak üzere olan Alexandır'a dönerek, ''-Hey ! Hey ! Hey ! Sakın uyuma Alexandır, bekle yatacak bir yer buluruz.''dedim ve gözleri kapanmak üzere olan Alexandır gözlerini açarak, ''-Tamam, bulalım.''dedi ve yol üzerinde bir evin arka bahçesine girdik. Tam her şeyi bırakacakken çantadan çıkan telefonun sesiyle ikimizde irkildik, çalan Alexandır'ın telefonuydu acele ile yanına gitti ve telefonu eline aldı, bana dönerek, 

''-Arayan annemiz ! Bizi  özlemiş olacak ki arıyor Alex! Bizi bırakmayacağını biliyordum!'' dedi ve telefonu açtı. ''-Anne!''diye bağırdı annem nerede olduğumuzu sormuş olacak ki Alexandır ağlamaya başlayarak

 ''-Kaybolduk, neredeyiz bilmiyorum anne, bizi al lütfen.''dedi ve bana dönerek, ''-Alex, annem bizi almaya geliyor!Neredeyiz ?''dedi ve endişe ile bana bakmaya başladı.Tebessüm ederek, ''-Gerçekten bizi mi arıyor ?''dedim ve hemen apartmanın ismini alarak anneme söyledim. 3,4 saat sonra annem yanımıza geldi ve bize sarılarak, ''-Çocuklarım, özür dilerim ! Size o sözü nasıl söylerim ? Sanki ölecekmiş gibi oldum, gitmezsiniz sandım. Gittiniz, belki sinir atmak için giderler dedim , geri gelmediniz sizin için çok endişelendim, size her ne kadar laf söylesem de siz benim evlatlarımsınız, özür dilerim !'' dedi ve ağlamaya başladı, ağlayan annemi avutmak için, ''-Anne, Ağlama lütfen.''dedim ve sarıldım. Sonra eve geri gitmek üzere yola koyulduk. Aradan bir kaç saat sonra eve geldiğimizde üvey babam koltuğa oturmuş sinirli ve iğrenççe bize bakarak ''-Evden kaçmak hah! Neden geldiniz ? Gitseydiniz ya, başka yer mi bulamadınız ?''dedi ve ayağa kalktı. O sıra da annem büyük bir sinirle, ''-Peder laflarına dikkat et ! Gerçekten ağır konuşuyorsun, ben senin kızlarına nasıl bir şey demiyorsam sende benim oğullarıma laf söyleyemezsin! Senin yüzünden gittiler! Artık onlara laf söylemene izin vermeyeceğim !''dedi ve babam büyük bir sinirle ayağa kalkarak annemin yanına geldi. Bilmiş bir tavırla, ''-Bak kadın, bana oğullarını savunma, ne de dillen din sen ? Bu iki  işe yaramaz oğlullarına mı güveniyorsun ?''dedi ve anneme daha da yöneldi. Bu laflar üzerine Alexandır sinirlenerek, ''-Yeter be ! Sen bu kadını sahipsiz mi sandın ? Biz en azından sizin kızlarınız gibi sürtük değiliz, artık laflarına dikkat et Bay Peder ! Sen bizim hiçbir şeyimiz değilsin! Bize hakaret edemezsin Bizim soy adımız LONDON senin ki ise ASHLEY artık anla biz senin bir şeyin değiliz.''dedi ve üvey babam Alexandır'ın yüzüne sertçe bir tokat attı, o anda annem babamı sertçe iterek, ''-Dokunma oğluma Peder! O na sakın bir daha vurma anladın mı!O na vurmazsın !''dedi ve üvey babam annemi kenara iterek, Alexandır'ı tekmeleye başladı. O sıra da büyük bir hırçın ile üvey babamın yüzüne büyük bir yumruk geçirdim ve ''-Sen kimsin ! Kendini ne sanıyorsun ? Benim kardeşime vuramazsın ! Alçak adam, seni öldürürüm anlıyor musun! Seni öldürürüm! Bizi artık ezemezsin !''dedim ve  laflarım üzerine sinirlenen üvey babam daha da sinirlenerek yüzümü tutarak, ''-Bana bak küçük, eline koluna sahip çık, yoksa senide öldürürüm!''dedi ve beni yan tarafta ki koltuğa fırlattı. İkizimi tekrar yöneldiği sıra da üvey babamın bacağını tutan anneme büyük bir yumruk attı ve annem bayıldı, ''-Dokunma anneme ve kardeşime pislik adam! Geber, geber!''dedim ve ağlamaya başladım. Laflarım üzerine üvey babam arkada olup bitenleri keyifle izleyen kızlarına  çağırarak, ''-Tutun şu alçak Alex'i.''dedi ve üvey kızları benim kollarımdan sımsıkı tutmaya başladılar. Ne kadar uğraşsam da ellerinden kurtulamadım, evde sadece iğrenç kız kardeşlerimin gülme sesler, üvey babamın kardeşime ettiği küfürler ve yerde öldüresiye dayak yiyen  ikizimin çığlıları vardı, yapabildiğim tek şey Allah'a dua etmekti, çünkü bizi bu durumdan sadece o kurtarabilirdi, ve Allah duamı kabul etmiş olacak ki büyük bir hırçın ile üvey kız kardeşim Elizabeth'in bileğini sertçe sıktım, o kadar sert sıktım ki kolu mosmor oldu ve canının acısından kolumu bıraktı, o sıra da İzabellah'ın yüzüne de sertçe bir yumruk attım ve İkizimi saatlerdir döven o iğrenç adamın Üvey babamın yüzüne defalarca yumruk attım, yüzü kan revan içinde kalmıştı, yerde yatan kardeşimin yanına giderek, ''-Alexandır! Alexandır, iyi misin ? Kalk, kalk hadi.'' dedim ve onu doğrulttum, hemen annemin yanına koşarak ''-Anne! Kalk lütfen kalk bu evden gidelim kalk!''dedim ve başında ağlamaya başladım, elimi sertçe yumruk yaparak yere vurdum ve yere çömeldim, artık hiçbir şey eskisi gibi değildi bunu biliyordum ve ayağa kalkarak bana doğru korku dolu gözlerle bakan sürtük üvey kız kardeşlerime büyük bir yumruk attım ve köşeye çömeldim ALLAH'A dua ederek saatlerce af diledim.

LAST DANCEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin