Film ve Dizi Yorumları

THE REVENANT (DİRİLİŞ)

YÜKSEK SPOILER UYARISI!!!

Film

İmdb Puanı: 8,3/10

     Konusu: Eski zamanda hayvanların kürklerini çıkarıp, üretmekle görevli bir grup, vahşiler tarafından saldırıya uğrar ve kürkleri orada bırakıp kaçarlar. Yüzbaşılarının bulunduğu konuma doğru ilerlerlerken Hugh Glass bir ayının saldırsına uğrar. Hugh Glass ayıyıyı indirmeyi başarsa da ayı onda ölümcül yaralar bırakır. Bir süre onu yanlarında taşımakta ısrarcı olsalar da çıkılması sağlıklı insanlar için bile hayli zor olan bir dağa geldiklerinde durumlar değişir. Onunla geride kalıp onunla ilgilenecek ve öldüğünde usullere uygun bir şekilde defnecek 3 kişiye 70 dolar para teklif edilir. Oğlu Hawk hiç düşünmeden onunla kalmak ister. Bunun yanında genç yaşlarda iyi bir çocuk olan Bridger da para bile istemeden onunla kalmaya gönüllü olur. Üçüncü kişiyi ise bulması daha zordur. Sonunda ödülün 100 dolara arttırılması ve Hawk ile Bridger'ında ödülünün ona verilmesi sonucunda John Fitzgerald'da onlarla geride kalır. Ama buna gönüllü olmadığından Hugh Glass'ın ölmesi için gün saymaktadır. Sonunda onu öldürmeye kalkar . Hugh Glass'ın oğlu Hawk bunu görür ve Fitzgerald'a saldırır. Fitzgerald onu öldürür. Bu sırada derede olan Bridger döndüğünde Hawk'ı bulamaz ve fazlasıyla endişerlenir. Sonunda Fitzgerald onu da düşmanın geldiği gibi bir yanılgıya düşürerek Hugh Glass'ı geride bırakmaya mecbur bırakır ve böylece hayatta kalma mücadelesi başlar.

     En azından gösterilmek istenen bu. Bana kalırsa ilk yarıya bir konu koymayı bile unutmuşlar. Bana fazlasıyla anlamsız geldi. Buradan ilk yarının fazlasıyla sıkıcı geçtiğini tahmin etmek zor olmasa gerek. İkinci yarıda ise mutlaka bir konu olması için hayatta kalma mücadelesi ve intikam gibi sıradan olaylar işlenmiş. Ama ne işlenmiş! Konunun bu kadar anlamsız ve alışıldık olmasına rağmen bunları o kadar iyi işlemişler ki. Filimde hayatta kalma mücadelesini dibine kadar hissediyorsunuz. Bazen bu fazlasıyla dehşet dolu sahnelere yol açsa da. Filmde ki kanlı sahneler bazen miğdemi bulandıracak raddeye geldi. Ve ayrıca,"Bakın biz ne kadar da iyi yapıyoruz görüntüyü, bakın ne kadar da çok kan var!" Demek istenmiş gibi tüm film kışın geçiyor. Kan , beyaz kara bulaşınca ortaya çok daha dehşet verici bir görüntü ortaya çıkıyor.

     Gelelim filmin görüntülerine. Tek kelimeyle harika. Çok güzel kareler var. O kanlı hayatta kalma mücadelesinin içinde bize harika bir görsellik sunuyor.

     Karakterlere gelirsek, baş rol karakterimiz olan Hugh Glass ile başlayabiliriz. Karkterimiz "vahşiler" olarak da adlandırılan gruptaki bir kadına aşık olmuş ve evlenmiştir. İkilin Hawk adında melez bir oğlu olmuştur. Glass'ın eşi öldükten sonra oğlunu da alıp kürk işine girmiştir. Aslında bu karakter hakkında tam olarak ne söyleyebileceğimden emin değilim. Fazlasıyla cesur ve güçlü bir karaktere sahip olduğundan şüphe yok. Ama şöyle bir sorun var ki Glass'ın sesini film boyunca çok çok az duyuyoruz. Bu karakteriyle ilgili bilgi edinme ve yaşadıklarına karşı hissettiklerini anlayabilme şansımızı fazlasıyla kısıtlıyor. Bana kalırsa karakterin kişiliğini minimuma indirlerek Leonardo DiCaprio'nun oyunculuğu öne çıkartılmaya çalışılmış. Eğer düşünülen gerçekten buysa kesinlikle başarılı olmuşlar.

     Peki ya yan karakterler? Yan karakterlere, baş karakterimiz Hugh Glass'ın oğlu, Hawk'la başlayabiliriz. Aslında onunla ilgili de çok fazla söylenecek şey yok. Ne olursa olsun babasının yanında olması, kendisinin iki katı olmasına rağmen babasını öldürmeye çalışan bir adamın üzerine atlaması, sağdık ve cesur bir karakteri olabileceğini gösteriri. Yani gelecek vadeten bir karakter. Ama maalesef filmin ilk çeyreğinde kendini gösteremeden ölüyor. Bu karakterin tamamıyla harcandığını düşünüyorum.

     Her filmin klasik bir kötü karakteri vardır. Bu film,n o kötü karakteri tartışılmaz bir şekilde John Fitzgerald. Fitzgerald Hugh Glass'a para için yardım eden ve onu öldürmeye çalışan karakterimiz. Bu karakterin tek tanımı klasik kötü karakter. İnsanları sinir etmek için sahip olabileceği tüm özelliklere sahip. Kısacası izleyenleri delirtmek için yaratılmış bir karakter. Çıkarcı ve yalancı bir kişiliğe sahip. Çok klasik olsa da diğerlerinin aksine en azından bir karaktere sahip.

     Gelelim Bridger'a. Filmin başlarında fazlasıyla sevdiğim bir karakterdi. Sonralarda da nefret etmedim doğrusu. Ama ilk baştaki sevgim kalmadı. Çünkü ilk başlarda gerçekten bir karakter gibiydi, kişilikli bir karakter. Hiçbir karşılık beklemeden Hugh Glass'a yardım etmek için gönüllü oldu. Hawk öldüğünde, kaybolduğunu düşünüp onu aradı. Başlarda gerçekten gözü pekti ve iyi bir kalbe sahipti. Fitzgerald vahşilerin geldiğini söylediği ve Bridger'ın, Hugh Glass'ı geride bırakmak zorunda kalması bile ona olan sevgimi azaltmadı. Bir şeylerden şüphelenmeye başlayınca Fitzgerald'a silah çekip onu tehtit bile etti. Beni ondan soğutan bölüm işte bundan sonrasıydı. Fitzgerald'ın ona neredeyse hiçbir şey söylememiş olmasına rağmen kısa sürede, döndükleri zaman yüz başına hiçbir şeyi anlatmamayı kabul etti. Bu onu ya zannettiğimin aksine zayıf bir karaktere veya tamamıyla yine kişiliği olmayan bir karaktere dönüştürdü.

     Bu kadar bahsettik yüzbaşı diye. Peki bu yüzbaşı kim? Kaptan Andrew Henry. Ancak filmin sonlarına doğru çıkmasına rağmen onun filmde ki en esaslı karakter olduğunu söyleyebilirim.Fitzgerald'ın, Hugh Glass'ın oğlunu öldürdüğünü öğrenince sonuna kadar Glass'ın yanında durdu ve bunun uğrunda öldü. Bu onu en sevdiğim karakter haline getiriyor.

     Tatbikî daha bir çok yan karakter vardı ama sanırım bahsedilmeye değer olanlar bunlar.

     Kısacası; monoton bir filimdi. Özellikle ilk yarısı tamamen sıkıcıyıdı. Bunun nedeniyse tamamen konusuydu. Böyle bir konuyu bile gayet güzel işlemeleri ayrı bir başarı. Görseller gayet güzeldi. Karakterlerde ise bir olay yoktu. Bana kalırsa bu filmi yapmalarının tek amacı Leonardo DiCaprio'ya bir oscar kazandırmaktı. Çünkü en öne çıkarılan unsur onun oyunculuğuydu.

Filmin İyi Yanları:

    1. Kötü bir konu seçimi olmasına rağmen o konu çok iyi işlenmişti.

    2. Görseller çok iyiydi.

    3. Leonardo DiCaprio çok iyi bir oyunculuk sergilemişti.

Filmin Kötü Yanları:

    1. İlk bölüm çok sıkıcıydı.

    2. Konuya özenilmemişti.

    3. Karakterlerin bir kişiliği yoktu.

     Ben olsam bu filme 50/100 verirdim.