Bölüm 2

39 3 12
                                    

Bazı anlar vardır ölümsüz olsun istediğimiz yani sonsuza kadar o anının içine hapsolup orada yaşamak istediğimiz. Ve yine bazı anılar vardır ki hatırlamak bile boğazınızı paramparça eder. Burnunuzun en ucunda bir sızı bırakır. Onu sevmek işte tam olarak bu ikisini ayıran o uçuruma atlamak gibiydi. Ya ölümsüz olsun diye her gece yalvaracaktım ya da lütfen birisi beynimi alıp yerine yenisini taksın diye çırpınacaktım. Ya ölümsüzlüğe düşecektim ya acının koynuna. Ya onu severek ölümü kucaklayacaktım ya da parçalara ayrılan uzuvlarımı acılar içinde birer birer toparlamak zorunda kalacaktım

"Günaydın. Daha iyi misin?"
Yüzüme vuran güneş yüzünden bölünen uykum yoğun bir migrenin çağrısı gibiydi. Gözlerimi aralayıp sesin geldiği yere baktım. Ercan endişeli gözlerle bana bakıyordu.
"Sanki ölmüşüm ama ölmek bana yetmemiş gibi. Yeniden dirilip yeniden ölmek istiyorum gibi."
"Anlaşıldı uyku sana çok geldi küçük hanım." Dedi ve üzerimde olan pikeyi çekti.
Homurdandım, kalkmak istemedim. Çırpındım. Ve tabii ki Ali ve Tuğra'da gelince mecburen kalktım. Telefondan saate baktım. Saat 16.50 Harika.
Antrenman bitmişti çoktan. Koçumdan gelen 25 cevapsız çağrı beni kalpten elbette götürebilirdi. Görkem, Aycan, Dolunay da aynı şekilde bir çok mesaj bırakmıştı.
"Size arayıp sormayı akıl edemeyen bu insanlara mı kızayım? Merak ettirip her işimi boka batırdığım için kendime mi kızayım?  Yoksa. Neyse ya. Unutun gitsin!"
Dedim ve bir sigara yaktım. Ali, Tuğra ve Ercan sadece susuyorlardı. Aslında dün gece o kadar da ağır bir travma atlattığımı düşünmüyordum. Tamam kabul sadece düşünmek istemiyordum.
"Balkız sana kahve yapayım mı?" Ali beni biraz ayıltacağına inanıyordu.
Saçlarım biz tanıştığımız zaman bal rengi olduğu için bana genelde Balkız derdi.
"Ben hallederim canım."dedim ve ağzımda sigara üstümden düşen eşofmanı çeke çeke mutfağa gittim. Sebilden sıcak su aldım ve kahveyi hemen yaptım. Bu üç üşengeç için mucizevi bir buluştu. Üç üşengeç, üç kardeş, üç yıl.
Bana kucak açan üç erkek. Kimi zaman ağabey kimi zaman baba olmuşlardı bana.
 Biz duygularımızı kelimelerle anlatmazdık. Bizim dilimiz notalarımızdı. Notalar, evrenseldi. Öyle değil mi?

"Sev diyorlar aldatıyorlar. Sev diyorlar ama gidiyorlar." Tuğra elinde kül tablası ile mutfağa şarkıyı mırıldanarak geldi.

"Bu gün sahneyi iptal mi etsek?" Dedi bir anda. Benim hayatıma normal bir şekilde devam etmem gerekiyordu. Bunu anlayamaması dahası endişeli olması beni daha da yaralıyordu.
"Şimdi, soruyorum sana." Dedim elimi omzuna attım.
"Bu kol alçıda oldu, bu surat mosmordu. Bu bacak sakattı. Ben hiç bir koşulda inmedim o sahneden. Şimdi mi ineyim? Bir şuursuz yüzünden? Bana bunu söyle bakalım. "
"Olay bu değil." Dedi ve bana doğru döndü. Çenemi tuttu. "Seni ilk gördüğüm gün gözlerinde gizleyemediğin bir şey vardı. Acı desem değil. Hırs hiç değil. Pişmanlık da sayılmaz. Tanımlayamıyorum Ayça. O anki bakışların. O pet şişeyi yere savurup koşan deli kızın gözlerini. Tanımlamakta güçlük çektim hep. Sonra seni tanıdıkça içindeki güzellikleri tanımladıkça o bakışa hep küfür ettim biliyor musun? O iri gözler öyle bakmayı hiç hak etmediler." Göz yaşlarımı tutamamıştım. Baş parmağı ile yanağıma düşen göz yaşımı sildi. Ve elindeki göz yaşımı öptü.
" Ben dün aynı bakışı gördüm.  Ben ilk kez senin ruhundaki karanlığın sebebini gördüm. Ben o an katil olmak istedim Ayça. Ben ruhunun karanlığını ölürse aydınlatırım sandım. Ercan ve Ali olmasaydı gözüm dönmüştü. Yapardım. Eminim buna. Ama sen de emin ol Ayça. Bir daha o karanlığı gözlerinde görmemek için gerekirse yakarım. Gerekirse gebertirim. Sakar haline alıştım. Morluklarına da. Alçıda koluna bacağına da. Ama Ayça ben o karanlığa asla alışamam. Bunu bekleme benden. O yüzden önemli değil. Sahne de umurumda değil, o bar da. Para falan da umurumda değil. Ciddiyim. Eğer o karanlık seni mahvederse. Yakarım, bozarım karanlığı." Hıçkırıklarımı tutamıyordum. Tuğra ya sarıldım ve deli gibi ağladım. Saçlarımı okşuyordu.  Düşen kızının yarasına ağlamasın diye üfleyen baba gibi. Kucağında küçücük kalmıştım.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jul 24, 2016 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Uzatma N'olursunHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin