Bir saniye telefonum çalıyor. Bu da kim?
"Efendim"
"Ee, şey merhaba Catherine. Be- ben Marshall."
"Hey"
"Hey orada mısın?"
"Catherine iyi misin?"
"Alo?"
"Catherine??"
Az önce sanırım hayatımın en büyük hatasını yaptım. Telefonu Marshall'ın yüzüne kapattım. Çünkü çok heyecanlıydım. Kafama ve yanaklarıma tokat atıyordum.
"Salak Catherine"
"Aptal Catherine"
Kapım açıldı. Gelen Joe'du.
"Demek anladın artık salak olduğunu benim küçük kardeşim" dedi ve kahkaha attı.
Peki ben bana böyle bir şey dense hala yerimde durur muydum? Tabii ki hayır :) Sizce ne yapmışımdır? Meraklanmadan söyleyeyim. Buzluktaki buzları aldım ve Joe'nun tişörtünden içine attım. Biliyorum, mükemmelim. Egoist Joe.
Ayaklarımı parkelere vura vura Joe'nun odasına girdim ve anahtarını aldım. Kendi odama girdim. Kapımı içerden kilitledim ve Joe'nun kapımı tekmelediğini duydum. Duymadığım ama hissettiğim bir şey daha vardı. Bana sövüyordu :)
Aradan 5 dakika geçti. Joe odasına girdi. Bunu yapacağım aklının ucundan bile geçmezdi. Ah, pardon akıl dedim dimi. Özür dilerim. Onda olmayan bir şeyi varmış gibi gösterdim de. Her neyse kapımın kilidini açıp odamdan çıktım ve kapısını dinledim. Uyuduğundan emin olabilirdim saat zaten 12.41PM'i gösteriyordu. Annem bugün nöbetçi hemşire olduğu için hastaneye gitmişti. Hemen kapıyı kilitledim. Sabah onu böyle bırakacaktım ve okuluma gidecektim.
Umarım güzel bir gün olur. Odama girdim ve yatağıma yattım.
XXX
Saat 08.00am' de uyandım. İlk önce Destiny'le buluşup daha sonra okula gidecektik. Saçlarımı saldım üniformalarımı giydim ve anahtarımı, telefonumu, kulaklığımı ve cüzdanımı alıp yola çıktım. Mystique Cafe'ye adımlar kalmıştı. Destiny'i görmüştüm. Bahçede bize bir yer ayırmıştı. Ve siparişleri çoktan vermişti. Sadece beni bekliyordu. Saate baktım. 08.56am'di. Destiny'nin karşısındaki sandalyeye oturdum. Selamlaştıktan ve biraz hal hatır sorduktan sonra birbirimize, dün ki olayı anlatmaya başladım.
"Ya şimdi biz Nick'in partisine gittik Joe'la saat 07.30pm' de. Tutturdular şişe çevirmece oynayalım diye. Herkes istedi ama. Biz de mecburen tamam dedik. Sonra Nick ve Joe çıktı ve soruyu Nick soruyordu. Joe salağı da Cesaretlik dedi tabiki. Egoist zaten biliyorsun. Herkes oo falan demeye başladı. Nick g*t gibi görevi verdi buna. Dedi ki "Al kız kardeşini gelin benimle" dedi. Gittik ve bizi evindeki gizli bir çelik odaya kapattı. Parti bittikten sonra kapıyı açtı ve Joe da onun ensesine vurarak Nick'i bayılttı. Kaçtık tabiki sonra. Bu kadar"
"Vay p*ç."
"Hemde ne p*ç."
Yanımızda bir araba durdu. Ve arabadan inen kişi Marshall'dı. Tanrım!
xxxx
