Don't Say [TAMAMLANDI]

~Again Day~

Sabah'ın direk bakışta gözü kör edicek derecede güzel ve ışıl ışıl olan güneşi kıskandıracak derecedeki güzelliğiyle Jiyeon her sabah olduğu gibi o sabahta deniz kenarında koşuyordu aslına bakarsanız daha önceleri başka bir yerde koşuyordu ama ailesi buraya çokta yakın olmasada yakın bir yere taşınmıştı ancak Yesung'ı okul çıkışı takip edip evinin olduğu yere öğrenince koşusunun rotasına burayıda dahil etmişti güzel kız

Jiyeon : (Luhan'ı sarsarak) Hey uyan

Luhan : (Uykuyu sersemi) Ne var ne istiyorsun?

Jiyeon : Sabah oldu!...

Luhan kalkmıştı ancak Yesung orda yoktu bunu fark eden Luhan etrafına bakarak "Yesung"diye bağırdı Jiyeon ise heycanını elinden geldiğince gizlemeye çalışarak

Jiyeon : Yesung mı? Hani şu okul grubunuzun Lideri?
Luhan (Jiyeon'a bakarak) evet ama sen bunu nerden biliyorsun?

Jiyeon : Bende sizinle aynı sınıfa gidiyorum unuttun mu? Hatta aynı yarışmaya bile katılmıştık.

Luhan : Heee JXJ'deki kızsın sen

Jiyeon : Evet ben buraya yaklaşık 5 dakika önce geldim ve yanınızda kimse yoktu arkadaşınız önceden gitmiş olmalı
Luhan hemen oturduğu yerden kalkarak oturdukları bankın hemen arkasındaki markete gidip görevliye sorularını sıralamaya başlamıştı

Luhan : Günaydın acaba sabah siz dükkanı açarken benimle aynı boylarda hatta biraz daha uzun siyah saçlı bir erkek gördünüz mü?

Görevli : Evet siz şu bankta uyuyordunuz (Diyip marketin önündeki bankı gösterir)

Luhan : Evet

Görevli : Tarif ettiğiniz o delikanlı siz uyurken size bakıp saatlerce ağladı bende bir bahaneyle yanına kadar gidip size ne dediğini duymaya çalıştım ve o adam size "Bunun geri dönüşü yok bir daha bana yaklaşma" dedi ve beni fark etti banada size söylemem için birşeyler tembihledi

Luhan : Nedir onlar?

Görevli : Herkes kazanamaz,kazananlar sefasını kaybedenler kazananlarının sefası olur ben kaybettim ama sen her zaman kazanan olup benden daha iyilerini rakip olarak seçiceksin kendine dedi ve siz uyanmadan yaklaşık 6-8 dakika önce şu tarafa doğru gitti deyip (Yesung'ın evine giden yolu göstermişti) Luhan hemen "Teşekkür"edip Yesung'ın evine doğru koşmaya başlamıştı Jiyeon'da onu takip ediyordu ve tam evin kapısına 4-5 adım geride duran Yesung'ı gören ikimiz hemen Yesung'a seslenip durdurmuştu

Luhan : Lanet olsun Yesung ne istiyorsun ? (Deyip yolun otasına geçer) eğer istediğin ölmemse zaten sadece yaşıyan bedenim ruhum ve kalbim öleli çok oldu
Yesung ise evine doğru bir adım daha atarken bu seferde Jiyeon'un sesi duyulmuştu

Jiyeon : hiç değişmemişsin

Yesung tabikide sesin kime ait olduğunu anlamıştı ama ona bakamazdı ya ona bakarsa ve bir daha kopamazsa?

Yesung : Yeterrrr... gidin başımdan

Jiyeon : Yıllar önce seni dinleyip gitmiştim hem senden hemde bu ülkeden sensiz bu ülke bana cehennem gibiydi ama artık senin bir şansın var bizim bir şansımız var ve ben bu şansı mahvetmene izin vermiycem...
Luhan olanları şaşkın gözlerle izlerken.

Yesung : Sadece senin için mi zordu sanıyorsun geçen yıllar? Sadece senin için mi burası bu ülke cehennemdi mi sanıyorsun ? Seni bıraktığın ateşi söndürmesi için kalbime aldığım tek insan kardeşim dediğim dediğim insan bile beni bıraktı hangimiz daha fazla acı çektik yarışına boşana girmiyelim istersen...
Luhan daha fazla dayanamayıp Yesung'ı kolupdan çekip sürükleye sürükleyip deniz kenarındaki banka tekrar oturtup
Jiyeon'a birlikte önünde duruyorlardı