İLK GÜN

37 5 0
                                    




İçeri girdiğimde bir de ne göreyim ? Ahh şu çarpıştığım 2 yakışıklı çocukla aynı sınıfa düşmüşüm Emre ve Deniz. Neden bilmiyorum ama Emre daha çok çekmişti dikkatimi. Bunu hissettirecek miydim ? Tabiki hayır. Bi an Emre'yle göz göze geldik bakışlarımı hemen çevirdim ve boş bi sıra aramaya koyuldum. Deniz'in seslenişiyle ona baktım

-Tesadüfe bak sen de mi bu sınıftasın ?

-Evet şansa bak dedim gülümseyerek

-İstersen benim yanımda oturabilirsin Boş burası hem biraz sohbet ederiz istersen dedi.

Kıramadım bende yanına oturdum. Hem belki iyi anlaşırdık sonuçta çok kibar bi çocuktu. Yeni arkadaşlar edinmye ihtiyacım var hem diye düşündüm ve

-Nasıl bi yer bu okul, sence iyi arkadaşlar edinebilir miyim ? diye sordum

-Bence rahatlıkla arkadaş edinebilirsin ama uzak  durman gereken kişilerde var, dedi

Tam o sırada bi ürperdim. Ne demekti bu şimdi ? Şu filmlerdeki gibi psikopat kişiler mi vardı bu okulda. Oysaki ben iyi arkadaşlar edinirim sanmıştım. Ya o psikopatlardan biri bana bulaşırsa. Başıma dert alırsam. Bunların şimdi çeteleri falan da vardır. Ya benim organlarımı satıp organ mafyalarına falan satarlarsa. Off nasıl bi okuldu burası boyle. İki dakkada aklımda kurduğum seneryoları bi kenara bıraktım ve

-Kim onlar mesela ? diye sordum

Tam o sırada arkadan tanıdık gelen bi ses duydum. Öküz Emre'ydi bu salak salak kahkasıyla buraya doğru ilerlediğini hissediyordum, slk ya. Buraya geldiğinde piçimsi gülüşüyle

-Ben mesela , dedi.

Gerçekten çok sinir bozucu bi çocuk. Gıcık, sinir bozucu ,öküz ama yakışıklı ve tatlı Emre yapmışlar. Emre'nin bende deyişiyle biraz korkmuştum ama belli etmeyecektim ve tepki olarak

-Ahh tatlım gerçekten çok komiksin, senin gibiler sadece tehtit eder, dedim.

Bu deli cesaret nerden geldi acaba diye düşünecektim ki, Emre tekrar konuştu

-İnanmıyosan inandırmasını biliriz Meliscim, dedi.

Meliscim mi ? Ahh gerçekten bu çocuk sinir bozucuydu. Bu Meliscim hiç samimi olmayan bi meliscimdi çünkü.

-Siz tanışıyo musunuz ? diye sordu, deniz

Ben cevaplicaktım ama laf ağzıma tıktı Emre

-Evet, sabah gelirken üzerime attı kendini, dedi salak salak sırıtarak.

Ahh hadi ama neden bu kadar abartıyodu ki, alt tarafı yanlışıklı çarpmıştım ve üzerine de düşmemiştim zaten. Aslına anlamıyordum bu kadar güzel gülen biri nasıl olur da bu kadara sinir bozucu olmayı başarabilir ki. Peki kendi bilirdi bende onun gibi yapacaktım. Güzel bi laf sokmanın zamanı gelmişti sanırım.

-Canım ya ben öyle bişey hatırlamıyorum sadece çarpmıştım sana yanlışıkla. Sende haklısın ama insan hayal ettiği şeylerle gerçekleri karıştırabiliyo bazen.

Evet işte bu.Güzel laf sokmuştum ama bi anda yüzü düştü ve öfkeli bakışlarını üzerimde hissettim. Bu sefer korkmuştum işte belli etmemeye çalıştım. Evet emre gidiyordu ama gitmeden kulağıma eğildi ve 'ben tehlikeli olduğum konusunda ciddiydim ' dedi.

Umursamadım ama korkmuştum gerçekten. Daha ilk günden bi düşmanım olmuştu galiba. Aptal Melis diye düşündüm ve Deniz'le biraz daha konuştuk öyle. Hoca derse girdi falan işte zil çaldı sonra Deniz bana bakarak

-Ben arkadaşlarımın yanına gidiyorum ama seni biriyle tanıştırmak istiyorum, dedi ve 'Duru' diye seslendi.

-Efendim kanka dedi bi kız buraya gelerek.

Kız gerçekten çok güzeldi uzun saçları vardı. Mavi gözleriyle ve uzun dalgalı saçlarıyla cidden her erkeğin dikkatini çekebilirdi. Zaten fiziği de iyiydi.

-Bu Melis dedi beni göstererek iyi anlaşırsınız diye düşündüm, tanışın isterseniz, dedi.

-Meraba ben Duru dedi.

Bana çok samimi gelmişti. Gerçekten iyi anlaşabileceğimizi düşündüm bi an ve bende onun gibi samimi bi şekilde

-Meraba ben de Melis, dedim.

-Neyse kızlar ben sizi yanlız bırakiyim konuşursunuz hem siz, dedi ve gitti

-Sevdim seni Melis, iyi anlaşırız bence dedi

-Bence de, dedim

İşte birbirimizden bahsettik oyle, kısacası tanışma faslı işte. Onun dışında günüm sıradan geçmişti. Derse gir çık işte. Zaten bi öğrenci ne yapardı ki derse girip çıkmaktan başka. Çıkış zili çaldığında eve doğru yürüdüm. Annemler işteydi zaten. Yarından itibaren servise binecektim. Yol biraz uzaktı ama olsun. Biraz bugün olanlar düşünerek yürümek iyi gelirdi. Derin düşüncelere dalmıştım ki bi korna sesiyle irkildim. Bu Emre'ydi. Arabanın camını açarak bana bi bakış attı ;

-Bugün olanlar hoşuma gitmedi prenses hareketlerine dikkat et, ben hoşuma gitmeyen şeyleri yok ederim, dedi ve camı kapatıp gitti.

Ahh bu da neydi. Tehtit ediyodu resmen beni. Yok ederim de ne demekti? Bu çocuk cidden serseri psikopatın tekiydi ama bu serseriyle uğraşmak benim hoşuma gidiyordu.

********************

Beğenirsiniz umarım :)

Tatlı TesadüflerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin