O gün mert'in doğum diniydi mert heyecanlıdır:
-Ooooo şunlara bak baya ugrsmissiniz der
Arkadan sude:
-Hepsi senin için canisi
Mert:
-Vallahi ne yalan soyliyim mükemmel
Ama herşey öyle mükemmel devam etmez o anda titreme olur ve sude ve mert'den bir daha haber alınamaz diğer kalan arkadaşları onları arama ya başlamadan önce birşey dikkatlerini çeker o da sude mert'in telefonlarını almadan yok olmalarıydı ama maalesef çok geçti telefonları yanlarında olmadığı için onlara ulasamazlardi
????? Bu arkadaşlarından haber alamayan diğer arkadaşları endişelenir ailelerine haber verirler aileleri duyunca coookk dizilirler ve hemen aramaya koyulurlar meltem'in annesi çocukları uyarır ve şöyle der:
-Çocuklar sakin bu ise karışmayan sakin bak biz haledecegiz.der.
Semih cevap verir:
-Tamam şema teyze.der.
Ama ne kadar karışmayacağını deselerde yine burunlarının dikine giderler ve onlar da bu işin peşini bırakmazlar ve onlar da genç kavgalarıyla aramaya başlarlar ve selim bir ipucu bulur o da:
-Arkadaşlar buldum!!
Diğerleri selim'i duyunca hemen oraya doğru koşmaya başlarlar ve selim'in bulduğu şey nedir?
Baran oradan atılarak:
-Eeee bu ne?.der.
Selim:
-Sende baran bu sude'nin eşarbı. der.
Baran:
-doğru yaaa bunu ona mert almıştı
Ve o esarbin olduğu yer eski bir mağarayı gösterir o mağara da "doyendikos mağarasıdır" çocuklar önce urkselerde yinede arkadaşları için oraya girmeyi göze alırlar ve mağara da eski yazılar gorurler ve bir kapıya rastlarlar bu kapının isminde şöyle yazar:"eğer bulacaksın kendinden eksiltki onlar seni gorsun" yazar çocuklar bunu anlayamazlar seda atılarak:
-Eeeee ne dedi burada
Baran:
-Bilmiyoruz ki?
Semih:
-ne demek Bilmiyoruz yaa
Gül:
-eee cavabi ne o zaman Semih bey
Selim olaya el koyar tavırla:
-Arkadaşlar biz buraya onları yanı mert ile sudeyi bulmaya geldik kavga etmeye değil.der.
Ve herkes yoluna devam eder ve karşılarına boll çikolatalı bir pasta çıkar ve pastanın ustunde bir not vardır o notun ustunde şöyle yazar"bu pasta yolumuza açıklık sağlayacak yazar
Gül:
-Taşlar yerine oturmaya başladı der
Arkasından selim:
-Ne taşı ne ne anladın gül
Gül:
-Nasıl anlamasınız olay aynen şöyle bakın o gün doğum gününde bu pasta yenildi ve ondan sonra bu ikisi pastadan yiyince ev titreşim ve kayboldular çünkü bu pasta ya bir mekanizma bağlıydı ve bizde bu pastadan yersek o mekanizma çalışır ve bizde mert ile sude'nin yanına görebiliriz
Selim:
-Mekanizmanın olduğunu nereden biliyorsun
Gül:
-Çünkü mekanizma olmasa bunlar zehirlenmesi ama onları buraya sadece bir pusu getirebilir gelin bir şansımız deneyelim der
-Taamaam der herkes
Ve pastadan birer lokma alırlar ve gülün söylediği doğru çıkar gercekten de mert ve sude'nin yanına giderle r ve olayı öğrenirler....