Only One Room

1.6K 30 9
                                    

Bölüm 1: Oda Arkadaşım

Benim adım Nova Star Peters. Ben 18 yaşındayım ve şu an üniversitedeyim. Bu benim buradaki ilk günüm, saat çoktan akşam 11.36 ve oda arkadaşım henüz burada değil. Bu okul biraz tuhaf, odada birlikte kaldığın kişi karşı cins olmalı ve onunla aynı yatağı paylaşmalı. Daha oda arkadaşımın adını bile bilmiyorum ve şimdiden endişelenmeye başladım. İlk sınıfım yarın öğle saatinde ve belki de şimdi biraz uyumak iyi bir fikir olabilir.

*3 saat sonra*

Kapının açılış ve kapanış sesini duyuyorum ama hala yarı uykuluyum. Bunu boşverip derin uykuma tekrar dönüyorum.

*10 dakika sonra*

Parlak bir ışıkla uyandım ve biri "Aaaaaaaaawwwwwww" diye bir ses çıkardı.

"Bu da ne be?" Diye sinirli bir şekilde sordum.

"Ah, özür dilerim seni uyandırdım mı? Sadece çok sevimli uyuyordun ve ben de bir fotoğraf çekmek istedim" dedi tapılası İngiliz aksanıyla. Bu biraz ürpertici değil mi sizce de? Karanlıktan göremesem de bu kişinin oda arkadaşım olduğunu tahmin edebiliyorum.

Birden sıcak hava yüzünden pijamalarımı çıkartıp uyuduğum aklıma geldi. 

"Benim hiç bi tarafımı gördün mü acaba... Ben..... Bi çeşit.....Um...Biraz... Çıplağım da...." Utanarak sormuştum ama gözlerim hala kapalıydı.

"Hayır" dedi çabukça.

"Oh, Tanrım teşekkürler. Bu utandırıcı olabilirdi" dedim yardım bekleyen bi şekilde.

"Evet..." Dedi beceriksizce.

"Peki,ne zaman uyumayı planlıyorsun?" diye sordum nazik olmasına çabalayarak. Nasılsa bundan sonra onunla bir yatak paylaşmak zorundaydım.

"Ah, aslında şimdi uyumayı düşünüyordum eğer sana da uygunsa."

"Tabiki" dedim yanıma arkası dönük bir şekilde uzanırken. Ardından çabucak uykuya daldım. Ya da bir kabusa mı demeliyim.

"Nova'nın ağzından kabus sırasında"

Gecenin bir yarısı sessiz,karanlık ve çok korkutucu bir ormanın içindeyim. Bazı çıtırtılar duyuyorum ama yürümüyorum. Amacım birden atağa geçmek çünkü kendimi belli etmemeliyim. Bu tarafa doğru çok hızlı koşan birileri var. Şimdi koşuyorum ve onlar da öyle yapmaya devam ediyor. En az onlar kadar hızlı bir şekilde koşmayı beceriyorum ta ki tökezleyene kadar. "Kahretsin" diye mırıldanıyorum. Beni yakaladılar. Beni sağa sola salladıklarında ben de çığlık atmaya başlıyorum.

*Harry'nin ağzından*

Yeni oda arkadaşım çığlık atmaya başladı. Kalktım ve onu uyandırmaya çalıştım. "Beni öldürme!" Diye mırıldandı.

"Ne?" Diye sordum kafam karışmış bi şekilde.

"D-dur!" diye kekeledi.

"Endişelenme, seni incitmeyeceğim! Söz veriyorum! Şimdi uyan," Gözlerini açtı ve konuşmadan önce bana baktı.

" Teşekkür ederim ve üzgünüm bu çok, çok kötü bir rüyaydı."

"Boşver, önemli değil. Sarılmak ister misin?" Güzelce sormaya çalıştım. Filmlerde ve kitaplarda diğer kişi kabus gördüğünde bunu yapmıyorlar mıydı?

"Evet, lütfen." Diye mırıldandı ve yüzünü eğerek boynuma koydu. Onu kollarımla sardım ve ikimizin de çıplak olduğu gerçeğini fark ettim...TUHAF Bİ AN... Ama o bunu önemsiyormuş gibi görünmüyordu ve ben de umursamadım. Sonra ikimiz de birlikte uykuya daldık.

*Sabah 9.30*

*Nova'nın ağzından*

Güzel kokan bir şeylerin kokusuyla uyandım. Doğruldum ve kollarımı açarak esnedim. Sonra gardırobumun önüne doğru yürüdüm. Bu esnada oturdum ve ne giyeceğim konusunda düşünmeye başladım. Favori kot şortum, gri-beyaz çizgili tişörtüm ve tabiki siyah converselerimde karar kıldım. Kokunun geldiği yer olan mutfağa doğru yürüdüm. Tüm gördüğüm fırının önünde çıplak duran bir erkekti. Birileri evde kendileri gibi dolaşmaktan hoşlanıyor galiba.

"Sen benim yeni oda arkadaşım olmalısın?" Diye sordum, cevabın evet olmasını gerçekten umarak.

"Evet, ben Harry ve senin isminin ne olduğu sorabilir miyim acaba tatlım?" dedi çıplak çocuk seksi ingiliz aksanıyla.

" Nova Star Peters" dedim utanarak.

"Um... Eğer kahvaltı etmek istersen hazır" dedi kendi tarafına dönerken.

. "Çok isterdim ama eğer sakıncası yoksa önce üstüne bir pantolon ya da en azından bir iç çamaşırı giysen?"

"Ah, doğru! Üzgünüm! Geri döneceğim," dedi başka bir odaya girerek. Değişik biriydi doğrusu. Zaten kim çok seksi birisinin normal olduğunu görmüş ki?

Hazırladığı şeylere şöyle bi baktım. Üzerinde bir boxerla geri döndü.

"Böylesi daha iyi mi?" Sırıttı.

"Evet, teşekkür ederim. Eğer buralarda çıplak dolanmak istiyorsan umrumda değil ama ben varken en azından bir boxer giymelisin" diye belirttim ilk kuralımızı.

"Ah, anladım. Çıplakken senin dikkatini çok fazla dağıtıyorum anlaşılan.Üzgünüm." Diyerek yeniden sırıttı.

"Pekala..." Dedim kızararak ve kıkırdamaya başladı. Evet Nova, yine bir erkeğin önünde rezil oldun. Hem de en seksisinden.

Masaya oturdum ve yemeye başladım. Harry de karşıma oturdu.

"Bana kendinden bahset" dedi.

"Um, ne gibi bir şey bilmek istersin?" Diye sordum gerçekten aklında bir konu olduğunu düşünmeyerek.

"Bilmiyorum... Erkek arkadaşın var mı?" Bunu sorarken gülümsüyordu. Ben de onun gibi gülümsemeye başladım. Tek fark gülümsememin bir salak gibi olması bir de üstüne tekrar kızarmaya başlamam. Açıkçası benimle flört ettiğini düşünüyordum.

*Harry'nin ağzından*

Nova ve ben kahvaltımızı edene kadar birbirimize bir şeyler sorduk. Tamam geçirdiğimiz zamanın yarısında onunla flört etmeye çalıştım çünkü o açıkça mükemmeldi; şuna bir bak! Saatlerce bakabileceğim güzel gözler ve tavşan kuyruğuna benzeyen dağınık topuz yapılmış uzun sarı saçlar... Keşke ona sonsuza kadar sarılıp kalabilsem. Biliyorum yeni tanıştık ama ben onla şimdiden çıkmak istiyorum ve bunun zorla olmasını istemem.

"Harry?" Diye kendime getirdi beni Nova elini yüzümün önünde sallayarak.

"Hah... Ne..." dedim aklımdaki düşüncelerden uzaklaşırken.

Anlaşılan uzun bir okul yılı bizi bekliyordu.

Only One RoomHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin