Biliyor...um... Çok fazla... K-kesiyorum...
-*-
Okuldan sonraydı.
Occult Club, tekrar ve tekrar şeytan çağırmaya çalışıyordu.
''Tamam, ne yapacağımızı biliyoruz. Supana, hazır mısın? Kolyeni göster...''
Oka, bir şeyi ilk defa kekelemeden ve bu kadar yüksek sesle söyleyebilmişti. Sonunda, sonunda başaracaklardı. Bunu hissedebiliyordu...
-*-
Budo, Dövüş Sanatları Kulübüne ilk defa geç kalmıştı.
''Bu büyük bir sorumsuzluk, Budo! Sana inanamıyorum, bunu nasıl yapabilir...''
Gelen bir gürültü sayesinde durakladı. ''Bu gürültü de nereden geliyor böyle?''
Budo yavaş yavaş sesin geldiği yönü takip etmeye koyuldu. Sonunda durduğunda, bunun bir kulüp olduğunu öğrenmişti.
''Occult Club, ha?''
Kapıyı yavaşça açtı, neler olduğunu merak ediyordu. Bir ayin gerçekleşiyordu sanki, herkes o kadar odaklanmıştı ki kimse onu fark etmemişti.
Bir kişi hariç.
''Durun... Durun, gidiyor! Supana daha güç-'' başını kaldırdığında onu gördü.
Şaşkın mor gözlerinde, hafif de olsa sinirlilik vardı.
İşte o zaman, iki taraf ilk defa birbirini gördü.
Aslında iki tarafın gözlerinde de hem sinirlilik, hem de şaşkınlık vardı.
Budo hızla içeriye girdi: ''Ne yaptığınızı düşünüyorsunuz siz!?''
Bu sözler üstüne her şey bitti. Mumlar söndü, yavaş yavaş gelen iblis yok oldu...
''Asıl sen ne yapıyorsun?'' Shin, bunu sinirle söylemişti.
''İlk önce ben soru sormuştum.''
''Ş-şeytan çağırıyoruz,'' dedi kekelemesi eksik olmayan Oka.
''Ne? Bunu bu kadar sakin mi söylüyorsun yani!?''
''Sayen...de...'' Oka ayaklandı, ''sayende başarısız olduk. O-okulu lanetlemi...yorduk.''
''Bir de lanetleseydiniz!''
Budo sinirle nefesini verdi. ''Gözüm, üstünüzde.''
''Özür dilemen gerekmez mi? Sonuçta bunun için bir kaç aydır uğraşıyoruz. Ayrıca bunun okula bir zararı filan da yok.'' Shin tekrar çıkışmıştı.
''Nasıl bu kadar rahat olabiliyorsunuz!?'' İyice sinirlenmişti artık.
Önünde, rahat ve sakin yüzleri görünce gözlerini devirdi. ''İyi, tamam. Özür dilerim. Oldu mu? Okula zarar vermiyorsa yapabilirdiniz.''
''Bir... Daha bugünü bekle...Beklememiz gerekiyor. Ki bu yaklaşık bir y-yıl demek, bir yıl sonra me-mezun oluyorum.''
''Doğru, ben de...'' birden gözleri parladı. ''Dur biraz, ben seni tanıyorum!''
''A...Aynı sınıftayız. Bir... hafta geçti.''
''Hiç birbirimizin yüzüne bakmadık ama.''
''Artık gözün onun üstünde olacağına göre, bakabilirsiniz sanırım.'' Dedi Shin.
Budo yavaşça gülümseyip, saate baktı. ''Gitmem gerekiyor, kulüpteki kişileri beklettim bile.''
''Görüşürüz.''
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Coward & Heroic (BudOka)
FanfictionTehlikenin yaklaştığı, Hayatın koyulaştığı, Sonunda kızın amacına ulaşacağı zamanda, Çocuk odaya girdi. İşte o zaman, İlk defa çekingen kız, Kendinden emin çocukla, Göz göze gelebildi.