-SU-
Medya:Su
"Kalkkksanaa Deniz valla vurarım hea büle ağzına ağzına, hemde ıslak odunla." dedi Nil, tabi bizi bi gülme tuttu ama tüm ciddiyetimizle işimize devam ettik. "Kalkmıyıcam gidin başımdan.'' Bu kızın uykuculuğunu anlamıyorum, saat 9'da uçak var biz hala Deniz'i yataktan ayırmaya çalışıyoruz. Eğer uçağı Deniz yüzünden kaçırırsak kitaplarımla dalarım ha ona, gerçi benden önce Nil onu parçalar ama her neyse...
Ben böyle düşüncelerimle boğuşurken Atlas sinirlendi ve mutfağa gidip bir sürahi soğuk su alıp geldi. Nil " Napcan la onla?" diye fısıldarmış gibi sordu Atlas onu takmadan Deniz'in üstünden yorganı çekti ve sürahiyi yüzüne boşalttı. Meriç'in "ABOV" sesi ve Deniz'in çığlığı merdiven aralığında yankılandı.. Deniz' i sonunda uyandırmayı başarmıştık-ki bu Leonardo DiCaprio'nun Oscar almasından daha zor bişey-. Hemen üzerini giyindi ve hepimiz bavulları alıp çıktık. Havalimanı her ne kadar uzak olsa da Cem bizi yetiştirmişti-bu arada Cem mahalleden tanıdığımız bir şahıs.
Havalimanın önünde durduk ve herkes bavullarını aldı. Her zaman ki gibi Meriç normal bavul alma düzeyinden fazla bavul aldığı için Cem arabadan inmek zorunda kaldı. Meriç'in elinden bavulları alırken Meriç Cem'e hiç pas vermese bile Cem Meriç'in içine düştü ;))). Biraz geriden aldım ve Meriç'İ kolundan çektim, Meriç ne sorcağımı anlamış gibi "Sakın." dedi.
Bütün kontrollerden geçtik veee sonunda uçaktayız. Atlas oturur oturmaz bana üzerinde bi kaç oynama yaptığı şarkıları dinletmeye başladı. Çok büyük bir saygıyla dinledim ancak Nil'in omzuma tünemesi ve Deniz'in kendi kendine söylenmesi -kendi kendinede söylenmiyor olabilir- dikkatimi dağıtıyordu. bir an gözüm Meriç'e takıldı, yanında uyuyan amcanın yüzüne tüy dokunduruyodu. Bu kızın tahtaları eksik diyorum inanmıyorlar.
En büyük sorunda neydi biliyor musunuz Atlas dışında kimse istanbulu bilmiyordu. Onlar havalimanını çözmeye çalışırken, ben gidip güvenliğe taksiye nereden bineceğimizi sordum. Adam bana direk "Dışarı çıkın orda boş birtane bulursunuz.'' dedi. Böyle soğuk insanları anlamıyorum. Neyse kızların yanına gittim ve hep beraber dışarı çıktık. Güvenliğin dediği gibi bir tane boş taksi bulduk. Taksiye biner binmez Meriç hemen atladı ve "Galatasaray üniversitesine gidelim'' diye seslendi. Ve yurda doğru yol aldık.
-ATLAS-
Su'nun yaptığım şarkıları dinlemekten bıktığını anladım en azından saygı duyuyor annecik
-MERİÇ-
Sıkılmıştım, fazla sıkılmıştım. Ama yanımdaki tatlı amcacık bana sanki içinden ''O TÜYÜ BANA DOKUNDUR MERİÇ EVEAAT'' diyordu. Veya ''BENDE SIKILDIM YOUNOOOWW'' diyordu. Evet saçmaladım. Her neyse ben sandiviç yicem.Bizimkilere de istiyimde sevap point kasıyım.
-NİL-
Tüm soğukkanlılığımla uyuyorum aslında uyumuyorum Su'yu kandırmak için yapıyorum onu korkutucam heuehuehuehu neyse ben uyuyordum fakat sandiviçler geldi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
5 Kız 5 Öküz
Teen FictionKüçüklüklerinden beri beraber olan 5 kız arkadaş 1. sınıftan beri aynı okul, aynı sınıflara gitmiş ve tüm bu yıllar boyunca aynı okulda okumuşlardır. Her 5 aileninde ortak kararı ile kızlar okul değiştirir ve her hikayede olduğu gibi bu yeni okulda...