Boş sokakta yankılanan nefes alıp verişlerimi umursamadan köşeyi döndüm.
Uyumaya yeltenmişken telefonuma gelen mesaj ile yataktan fırlamış,üzerimdeki hello kitty li geceliğimi unutmuş,ayağıma terliği geçirip kendimi sokağa atmıştım.Neyseki evlerimizin arasında uzak denilecek kadar mesafe yoktu.Bizim evin bir alt sokağındaydı evleri.
Yolun karşısına hızla geçip zile bastım.Aradan geçen on saniyenin ardından kapıyı açan biricik arkadaşım Sezin olmuştu.Bana 'çabuk gel,sana anlatacaklarım var!'dediğine göre kapıyı Mehmet Amca'nin açmasını beklemek biraz şey olurdu değil mi?
Bakışları bedenime kaymış,baştan aşağı beni süzüyordu.Dudağının kenarı yukarı kıvrılmış,kendini gülmemek için zor tutuyor gibi bir hâli vardı.E normaldi yani.On sekiz yaşında olmama rağmen hala böyle gecelik giyiyordum.Eğer benimle kıyafetim hakkında dalga geçecek olursa ona söyleyeceğim tek bir cümle olacaktı.
"Zevkler ve renkler tartışılmaz!"
"Eylem!Acele et dedim ama bu kadar hızlı olacağını tahmin edememiştim.Ben üzerini değiştirirsin diye umuyordum!"diyip kapıdan kenara çekilerek,bakışlarını nihayet üzerimden çekmiş,içeri geçmemi işaret ediyordu.Tabi bıyık altından gülmeyi de ihmal etmemişti.
Evlerimizin arası kırk beş saniye olmasına rağmen kulaklarımın ve burnumun donduğunu hissedebiliyordum.Bu nedenle içeriye geçerek ayakkabılıkta duran -bazen günün yarısını burada geçirdiğim için kendime özel olarak koyduğum -pofuduk terliğimi alırken bundan birkaç saniye önceden hazırlamış olduğum cevabımı vermeyi de ihmal etmedim.
"Ben senin Temel Reis ve Safinaz'lı tişörtüne bir şey demiyorsam sen de benim hello kitty'ime karışamazsın!Ne demişler 'Zevkler ve renkler tartışılmaz!' "derken sağ ayağımdaki terlikten elim kaydı ve tek ayak üstü durduğum için biraz sendelemiştim.Bozuntuya vermeden diğerini de giyip ayağa kalktım..Elimle yüzüme düşen saçlarımı geri atıp Sezin'e baktım.
"İnşallah söyleyeceğin şey bu halde geldiğime değer,Sezin Hanım!"derken o,çoktan dış kapıyı kapatmış bana bakışlarıyla üst katı işaret ediyordu..Salondan televizyon sesi gelmediğine veya odada ışık yanmadığına göre Sezin'in babası Mehmet Amca ve annesi Tülay Teyze çoktan uyumuş olmalıydı.Bizde gürültü çıkarmadan üst kata adımlamaya başladık.Bu arada ayağımdaki pofuduk terliklerle ve üzerimdeki hello kittyli geceliğim ile ne kadar şeker bir kız olduğumu daha önce söylemiş miydim?Adeta şeker kız candy!Tamam tamam abartmış olabilirim fakat şekerdim işte be!!
"Değer mi değmez mi bilmiyorum ama sabaha kadar dayanamazdım!"diyerek meraktan çatlayan ben artık patlamak üzereydim.Gecenin bu saatinde-saat on buçuktu-beni aceleyle yanına çağırmıştı.Başında olduğu gibi hala merak ediyordum fakat son kurduğu cümlenin üzerine anlatacağı şey son derece önemli olmalıydı ve ben de bunu öğrenmeden gitmeyecektim.Saat kaç olursa olsun!
Derin bir nefes alıp merdiveni çıkmaya başladık.Ben önden giderken Sezin'de adımlarımı arkadan takip ediyordu.
'Yine mi bu koku?Hala aynı parfüm mü?'diye geçirdim içimden....
Tek tek çıktığım merdivende yükseldiğim her basamakta kalbim benden habersiz teklemeye başlamıştı bile.Sanki benim için her taraf onun kokusuna bürünmüştü.Heyecanım gittikçe artıyor,Sezin'e belli etmemek adına konuşmayı değilde sessizce merdiveni çıkmayı tercih etmiştim.Eğer konuşursam bir pot kırıp aptal gibi davranacağımı biliyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
~KÖRDÜĞÜM~
ChickLitEylem~ Belki de beni sevmeyen birini severek kendime en büyük acıyı yaşatıyordum. Biliyorum, Elbette canım yanacak lâkin bir taraftan da aşık olmayı deli gibi istiyordum.. Semih~ Vazgeçersin bazen..Sevmediğinden değildi elbet..Yorulduğundan. 'Çünkü...