GİDERSEN YIKILIR BU KENT
Gidersen yıkılır bu kent, kuslar da gider
bir nehir gibi susarım yüzünün deltasında
Yanlıs adreslerdeydik, kimliksizdik belki
sarısın bir saskınlık olurdu bütün ısıklar
Biz mi yalnızdık, durmadan yağmur yağardı
üsür müydük nar çiçekleri ürperirkenGidersen kim sular fesleğenleri
kuslar nereye sığınır aksam oluncaSessizliği dinliyorum simdi ve soluğunu
sustuğun yerde birseyler kırılıyor
bekleyis diyorum caddelere, dalıp gidiyorsun
adını yazıyorum bütün otobüs duraklarına
öpüstüğümüz her yer adınla anılıyor
bir de seni ekliyorum sususlarımaSelamsız saygısız yürüyelim sokakları
belki bizimle ısıklanır bütün varoslar
geriye mapusaneler kalır, paslı soğuklar
adını bilmediğimiz dostlar kalır yalnız
yüreğimize alırız onları, ısıtırız
gardiyan olmayız kendi ömrümüze her aksamGidersen kar yağar avuçlarıma, üsürsün
bir ceylan sessizliği olur burada asklarFiyakalı ısıklar yanıyor reklam panolarında
durmadan çoğalıyor faili meçhul cinayetler
ve ölü kuslar satılıyor bütün çiçekçilerde
menekseler nergisler yerine kus ölüleri
bir su sesi bir fesleğen kokusu simdi uzak
yangınları anımsatıyor genç ölülere artıkBulvar kahvelerinde arabesk bir duman
sis ve intihar çöküyor bütün birahanelere
bu kentin künyesi bellidir artık ve sususun
isyan olur milyon kere, hiç bilmez miyim
sokul yanıma sen, ellerin sımsıcak kalsın
devriyeler basıyor karartılmıs evleri yineGidersen yıkılır bu kent kuslar da ölür
bir tufan olurum sustuğun her yerde
Ahmet Telli