Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
" nasıl senin suçun? " dedim. Pars yüzünü eliyle kapattı...yutkundu. Yanıma gelip ellerimi tuttu. Avucumun içini öptü. Yanağını öptüm. " söyle korkma " gözlerini kapattı. " korkuyorum " " neyden " " Seni kaybetmekten... Seni üzmekten" güldüm. " beni üzemezsin " ayağa kalktı ve elini yumruk yaptı. " çok safsın asıl en çok ben seni üzerim bu hayatta. tesadüf diye bişey yoktur Eylül ' üm. Hayatımıza baksana çarpışma daha sonra sında aynı kurs. Bu Hayat yalan! Bu dünya sahte! ". Yüzüne çarasizce baktım. " Ilgın öldü. Sende beni yanlız bırakma " " Kendini düşünüyorsan benden uzaklaş çünkü ben denedim ve başaramadım. " beynim durdu. yüzüm buz tuttu. " hey hadi ama sizin aşk sohbetlerinizi dinlemeye gelmedik. "
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
20.gün
Günler geçtikçe bende ki merak, acım ve göz yaşım çoğalıyordu. Pars benden uzaklaştıkça ruhum bedenimden kalbim ise yerinde durmuyordu. Sarışın çocuk her gün yeni bilgiler yada ip uçları veriyordu. Eski ben olsam öğrendiğim şey karşısında kafayı yerdim. Şuan ise gülüp geçiyorum.
Deniz herşeyin baş kahramanı kız ' mış.
21.gün " rahat bırak onu Deniz " bu ses Pars ' ındı. Denizi nerden ve nasıl tanıyordu. " o zaman bu oyuna başta girmeyecektin" " bu bir oyun degil ki bir intikam ile karışık şakaydı . Sen dalga geçip bırakıcaz dedin. Şimdi ise düğümler çözüldü. Ya sen bi insanı öldürdün aklım almıyor. " " Tamam git o zaman ne bekliyorsun? " Kapıyı tam açacakken arkamdan birisi bedenimi kendisine doğru çekti. " yanlış hareket! " " bırak kim olduğunu öğrenmem lazım " " daha tanışmanıza çok vakit var " " sarı kafa nolucak. " kendimi ondan uzaklaştırdım ve suratına tükürdüm. " suratsız bir sarı kafa " ~ Pars yanıma geldiğinde hiç konuşmadık. Susarak ona her şeyin cevabını verebiliyordum. Fakat ne yazık ki kendi cevaplarımı alamıyordum. " hep böyle mi durucaz Eylül ' üm " yüzümü başka tarafa döndürdüm. Eli belimi çevreledi. Başını omzuma koydu. " bana sessizliği yaşatma " " kendin diyordun benden uzak dur diye " " başaramadığımıda söylemiştim. " " Deniz ' le aranda ne var? " hızla ayağa kalktım oda yaptığım hareketi tekrarladı. Sorduğum soru karşısında tepkisiz kaldı fakat şaşırmıştı. " sen?" " az önce senle konuşurken duydum fakat ne yazık ki onu göremedim bak orda intikamdan falan bahsediyordunuz. Bu fazlasıyla tüyler ürpertici bir şey . Daha çok merak etmeme ve sorularımı daha çok büyütüyor . " başını yere eğdi daha sonra büyük bir hız ve kendinden emin bir şekilde doğruldu. " Sana bunları anlattıktan sonra bir daha beni görmek isteyeceğini düşünmüyorum . Ve seni görememek benim ölümüm." " söyle artık sence de bu olay fazlasıyla çıkmaz bir kuyuya dönüşmüyor mu ? " " o kuyu dan seni ben kurtaramam " " hayır...asıl senin varlığın sayesinde şuan burada dim dikim " elini duvara geçirdi . " asıl ben olmasaydım suan burada bu halde durmazdın . Ben olmasam yaşamak nedir onu öğrenirdin . Lanet olsun hic beklemedigim bir anda nasıl seni sevdim . Bu oyunun tek hasta sı sensin bende seni hastalandıran virus üm ... " ağlamaya başladım . Koşarak pars ' a sarıldım . Öpmeye başladım . Kendini cekti. " ben senden kurtulmaya çalışırken sen beni nasıl öpersin ! Bilmiyor musun sana deliler gibi sahip olmak istedigimi ? Tek zafim in sen olduğunu . Isleri neden zorlastırıyorsun ? " " ya pars anlamadığın her ne olursa olsun senin yanında olucağımı anlayamaman belki tamam tesadüf diye bir şey yok senin dediğin gibi fakat zaten kader bizim yolumuzu birlikte çizmişse senden uzaklaşamam ki , ayrılamayız ki . "
