Lara'dan
Offff başımın içinde horon tepen yaşlı tombul neneler var. Sehpaya baktığımda ağrı kesici ve su olduğunu gördüm normalde ilaç içmem ama bu ağrıyı geçirecekse amuda bile kalkarım . Üstüme baktığımda pijamalarım olduğunu gördüm ne ara giydim acaba? diye düşünerek banyoya doğru yavaş yavaş yürümeye başladım adım attıkça beynimde bir zonklama olduğu için dedim ki kendi kendime bir anda acı çekiyim diyerek koşarak gittim. Banyonun önüne geldiğimde durdum başım çok ağrımamıştı kapıyı açıp içeri girdim arkadan kapıyı kapattım yüzümü yıkadım ağzımda çirkin bir tat olduğu için dişimi de fırçaladım. Suyla fazla haşır neşir olunca tuvaletimin de olduğunu anladım buradayken onu da yapiyim dedim ne olur ne olmaz diye kapıyı kilitledim ve tuvaletimi yaptım. Normalde daha önce hiç böyle birşey olmamıştı iradem gayet iyiydi hiç sarhoş olmamıştım acaba niye öyle oldu . Banyodan çıktım mutfağa girdiğimde Deniz kahvaltı hazırlıyordu
"Wooooow Deniz mutfakta" dedim güldüm ağrı kesici etkisini göstermiş olmalı ki başım eskisi kadar çok ağrımıyordu.
"Sonunda Türkçe'ye dönebilmişsin" dedi ve kıkırdadı ben de olayı anlamadığım için
"Ne ? Anlamadım? "
"Dün ağzın yüzün yumuluyordu konuşurken onu diyorum zaten kahvaltı da konuşcaz hem sen kalk yardım et bana al şu domatesleri soy "
"Iııı ama şey ya hıh benim başııım çok ağrıyo" dedim başımı iki elimin arasına aldım ağ ıt yakmaya başladım " tiley tiley tiley benim başım ağrıyor cani kardeş bana ne yaptırıyor" dediğimde ikimizde gülmeye başladık.
"sen ağıtını bitirine kadar ben soydum kalk bari çayları koy" diyince dolaba yöneldim iki kupa bardağı aldım çay makinasına doğru gittim bardakları tezgaha koyup çayları doldurmaya başladım çayları doldurup birini Deniz in önüne koydum karşısına da benim bardağımı koydum ve yerime oturdum.
"Ee anlat noldu dün" dedi
"Sen salak mısın ? Ne biliyim ben " derken tabağımı tepeleme doldurmaya başladım zeytin peynir sosis salam yumurta...
"Oha hatırlamıyor musun?"
"Canım sen bizim aileden misin neden bir seferde anlamıyorsun"diyince aldırmadı güldü başkası dese kesinlikle alınırdı ve karşıdakini ona laf ettiğine pişman eder özür dilettirecek konuma getirirdi. Hafif gülümser gibi oldu ama olmamışta olabilir gördüğüme emin olamadım olduysa bile ani bir mimik hareketiydi sanırım.
"Ben dün dans ediyordum yoruldum yanına gelecektim sonra bir baktım sen yoksun baktım baktım sonra bir çocuğun..."
"Ne? Ne çocuğun? Nolmuş çocuğa? Irzına mı geçtim anlatsana!"
" Bi susarsan anlatıyordum zaten "
"Tamam sustum"
"İşte çocuğun boynundan tutmuş sarılıyorsun çocukta sana sarılıyor görünümlü ama Allah ne verdiyse sonra dedim Lara herşeyin doğrusunu bilir bi bildiği vardır psikokojim daha da bozulmasın diye hemen dans etmeye devam ettim öyle yani " şuan Deniz e cevap veremiyordum dondum kaldım.
"Laraa iyi misin?" diyip elini gözümün önünde sallamaya başladı girdiğim şoktan çıktım ve Denize bağırmaya başladım.
"Gerizekalı! Şuana kadar Lara nın bir bildiği vardır demedin demedin başına buyruk takıldın bi o günü mü buldun!" diyince tabağından kafasını kaldırdı ve bana baktı elindeki çatalı sesli bir şekilde serbest bıraktı
"Kusura bakma sadece şaka yapmak istemiştim. Afiyet olsun" diyip hızla masadan kalktı. Çok sinirlenmişti gözleri şu ana kadar bana bakmadığı kadar yakıcı,üzgün,sinirli, kızgın bir sürü duygu vardı belki de benden böyle bir çıkış beklemediği için bu şekilde davrandı bende sert davrandım ama çok sinirlendim Deniz o şekilde olsa ben aynı şeyi yapmam o neden öyle yaptı diye düşündüm. O anda o da beni anlamalıydı beni en çok tanıyan oydu ben ani çıkışları olan hemen sinirlenip etrafıma saldıran biriyim. İştahım kalmadığı için bende kalktım yönümü Deniz'in odasına doğru çevirdim hızlı adımlarla odasına çıktığımda ağladığını duydum kapıyı açıp
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ÇATIŞMA
Teen FictionBirbirinden farklı dört karakterin zamanla nefretlerinin aşka ve karakterlerin birbirlerine dönüştüğü bir hikâye Lara ve Deniz muhteşem bir şekilde dans etmektedir ve üstlerine rakip tanımamaktadır FAKAT karşılarına biranda çıkan gizemli çocuklar b...