Gözlerim kapalıydı açmamak için ısrar ediyordum. Annem beni uyandırabilmek için sallayıp duruyodu. Bir süre ses kesildi. Oh be sonunda pes edip beni göndermekten vazgeçti.
"Sen inatçıysan ben daha inatçıyım. Pes ediceğimi mi sandın."
Evet annem ve water shovu. Bir bardak su boşalttı üstüme. Ve yine ben anneme karşı yenilgiye uğradım. Şu an yüzümden ve saçlarımdan akan su damlaları,üzerime yapışmış bir
t-shirt ile anneme gözlerimi kısıp görürsün sen bakışları atıyorum ve bu bakışlar annemin terlik geliyo bakışları ile sona eriyor.
"Kalk çabuk ve saçlarını kurut yoksa terlikler bekliyo seni."
"Derya Saraç show time diyosun yani."
"Türkçe konuş benle hala oturuyo musun sen?"
Olayın ciddiyetini ve ölümcül tehlikesini olduğunu anlayınca banyoya fırladım. O ne lan yavaş yere yapışıyodum. Şu an annemin kıkırtılarını duyabiliyorum. Huylarımız benzemese bi şeyler söylerdim de aynı ona şey olsa bırak kıkırdamayı anırırdım. Evet arkadaşlar bi alkış yok mu bana kendime hakaret konusunda mastır yaptım.
"İyi misin kız biyerine bişey oldu mu?"
"İyiyim" Bak ya yine gülüyo. Ayağa kalkıp önce yüzümü sildim. Sonra saçlarımı kurutmaya başladım. Aha telefonum çalıyo. Annem bakmadan gitmem lazım eğer tanıdık değilse konuşturmaz. Banyodan salona doğru ikinci bir uçuş gerçekleştirdim. EYVAH! Telefon annemin kulağında.
Ve sırıtıyo OH BE.
"Kız dur geliyom bekle"der ve annem telefonu kapatır.
"Çekil kız kankim gelmiş."
"Kim o?"
"Hasibe gelmiş."annem kapıya doğru gitti. Ve Hasibe teyze sabahın sekizinde elinde menemen ile bizim kapıda. Senin işin yok mu be kadın elli yaşındasın otur evinde yorgan dik. Banyoya yöneldim.
"Bak bak şuna bak hiç bir selam sabah bi hoşgeldin yok. Günaydınlar"
Evet size şunu da söyliyim Hasibe teyze beni hiç sevmez. Ah Hasibe teyze sen bu saatte burda olunca benim günüm hiç aydın olmaz ki.
"Sanada"Okuduğunuz için teşekkürler umarım beğenmişsinizdir.
Multide Çağla var. ;)
İkinci bölüm yakında.