Aşığım işte

43 5 3
                                    

Sunum bitmişti. Üzerime diz üstü, gök mavisi bir elbise ve beyaz bot giydim. Saçlarımı maşa yaptım ve makyaj bitiminin ardından hazırdım.

Müge nin verdiği adrese uyarak gittim restorana. Herkes toplanmış beni bekliyordu. Gözüm Mert in arkadaşına takıldı...

Allah ım o saçlar... O gözler..!! Kahve tonu saçları, denizi andıran masmavi gözleriyle son derece yakışıklıydı.

Yanlarına geçtim.
"Hoşgeldin"
"Hoşbulduk"

"Seni Doruk la tanıştırayım. Lara,Doruk. Doruk, Lara"
Işte o an göz göze geldik. Kendimden geçmiştim.

En sonunda saçmalama Lara dedim kendi kendime. Bana uzattığı elini sıktığımda bütün vücudumun elektriklendiğini hissetmiştim.

Yemek sırasında gözleri üzerimdeydi. Inadına ona bakmıyordum, bakamıyordum...

Konu konuyu açıyordu. Bir ara Mert telefon izni aldı. Telefona bakıp sırıtmıştı. Şüphelendim ve wc ye gitme bahanesiyle onu dinlemeye karar verdim:

"Hmm tamam canım da bugün isim çıktı yarın olsa?"
Telefondan ciyaklama sesleri geliyordu.
"Tamam unutmayacağım"
"Bende seni"

Evet haklıydım bu çocukta birşeyler vardı. Ve yanılmadığımdan da emindim.

Geri masaya döndüm. Yemek bitmek üzereydi. Doruk ile göz göze geldiğimizde iliklerime kadar titredim. Kendime hakim olamıyordum. Bu çocuk nasıl bişeydi? Kendimi çok tuhaf hissettim. Yemek bitmişti. Sahilde yürüyüş yapacaktık. Müge ile Mert fısıldaşıp gülüşüyorlardı. Umarım hep böyle mutlu olur dedim içimden.

Birer banka oturduk. Ben Doruk ile. Müge de Mert ile. Dorukla yan yanaydım. Bu gerçekten tarif edemeyeceğim birşeydi. Nasıl etkilenmiştim bu kadar. Anlamıyorum...

Hava esiyor, üstüme aldığım deri ceket yetmiyordu. Üşümüştüm. Bunu farketmiş olacak ki;

-Üşüdün mü?

-Hayır.

-Burdan öyle gözükmüyor ama.
Sırıttı.

-Ya üşümüyorum.

-Iyi sen bilirsin.

Sesim fazla titrek çıkmıştı. Onunki de öyle.

-Sen hep böyle misin?
Diye sordum.Gözlerine bakamıyordum.

-Nasıl mıyım?

-Ukala.

Sırıttı.

-Anlamış olmana sevindim.

Gözlerimi devirdim. Soğuk bir esinti daha çarpınca dibine sokuldum. Parfümü harika kokuyordu. O da bana biraz yanaştı. Hayır bu kadar çabuk olamaz. Elimde olmadan ayağa kalktım. Şaşırmıştı.

-Hadi artık gidelim.

-Noldu birden?

-Bişey yok. Yoruldum.

Başını salladı. Çok geçmeden Müge ve Mert de geldiler. Mert evimizin önüne bizi bıraktığında ne hissettiğimi bilmiyordum. Durgunluğumu fark etmiş olacakki;

-Lara bişey mi oldu?

-Yo hayır bişey yok.

-Hadi ama Lara. Herkesi kandırabilirsin. Ama beni asla.
-Inan bilmiyorum.

-Kız bana bakk. Şu Doruk fena çocuk değil haa.
Göz kırptı.

-Ya Mügee. Bu konu çok sıkıcı. Hadi bize gidelim. Lütfen.

-"Eve gitsem iyi ol-"

-Lütfen.

-Tamam. Hadi.

Eve vardığımızda Derya abla açtı kapıyı.

-Hoşgeldin Lara. Aa hoşgeldin Mügecim.
-Hoşbulduuk.

Söze atıldım;
-Derya abla sen bize bi içecek birşeyler getir. Biz odamdayız.
-Tamam canım.

Odama çıktığımızda yatağıma oturduk. Odamı seviyordum. Kocaman gardrobuma uyumlu güzellik masam, çalışma masam, kitaplığım krem ve açık fuşya rengindeydi.

-Müge. Diye söze girdim.
Bugün Mertin bir telefon konuşmasına şahit oldum ve-

-Yapma Lara. O gerçekten iyi biri.

-Bak Müge sırıtıyordu ve telefondaki kadın sesiydi.

Müge nin hiç bozuntuya verme gibi bi hali yoktu. Ifadesizce baktı gözlerime.

-Neyse ya tamam. Kapatalım konuyu.

Derken Derya abla portakal suyu getirmişti. "Afiyet olsun" diyerek çıktı.

-Hadi yatalım. Uykum geldi.

-Ya ben eve gitsem iyi olur.

-Hayır ya göndermem gece gece. Arayalım Nesrin teyzeyi izin verir o.

Yanılmamıştım. Izin vermişti çok geçmeden yataklara yayılmıştık.

Telefonum çalıyordu. Ama kalkmaya üşeniyordum. En sonunda açtım. Burçin Hanım arıyordu.

- Alo Burçin Hanım?

-Merhaba Lara. Müjdelerim var.

-Hayırdır?
Heyecanlanmıştım.

-Sektörümüz olan "Prénsés Moda Evi" nin yanına bir şirket açılıyor. Ve baya ünlü. Bir anlaşma içerisindeyiz. Bağlantılı olmak istiyoruz. Ve birçok yönden kâr edeceğiz. Yarın çok önemli bir toplantı var. Ve açılış konuşmasını senin yapmanı istiyorum. Bende orda olacağım. Umarım ki iyi geçer. Akşam 7.30 da şirkettesin.

-Burçin Hanım ciddi misiniz? Bu gerçekten harika. Elbette elimden geleni yapacağım.

-Sana güveniyorum. Iyi geceler.

-Iyi geceler.

Telefonu kapattığımda neşenden yatağın üstünde uçarcasına zıplıyordum. Müge şaşırmıştı. "Noluyor Lara?" Sevinçten ona da sarıldım ve Burçin Hanım ın dediklerini anlattım. O da çok sevinmişti.

Müge hukuk okuyordu ve benim moda evimin çok yakınında idi okulu.

-Lara sana güveniyorum. Yarın çok iyi bir sonuç çıkaracaksın.

-Ayy inşallah.

Göz kapaklarımız kapanmaya başlamıştı. Iyi geceler diledik. Aklımdan Doruğu çıkarmaya çalışarak gözlerimi kapadım.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Mar 13, 2016 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

HAYATIM SENSİNHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin