TARDİS

61 5 4
                                    

O bulduğum kağıtla hüzünlenmiştim desem yeridir. Onunla bir daha karşılaşamamaktan korkuyordum. Bunları düşünerek sokak sokak dolaşmaya başladım. En sonunda bankın birisini gözüme kestirdim ve uzanıp yattım. Tanrım... gerçekten rahatsız ediyordu. Ben öyle debelenirken karşımdan birisi depar atıyordu. Bir kaç metre ilerledi ve sonra aynı hızla benim yanıma geldi.
"Ah Maria! Sonunda seni buldum."
Nasıl yani? Beni mi arıyordu? Benim onu aradığım gibi? Kıkırdadım.
"Ne oldu Doktor?" dedim. "Şu dinazora yaptığını gördümde gerçekten çok cesursun. Hoşuma gitti. Seni T.A.R.D.I.S. e götüreceğim." "Tardis ne Doktor? Yoksa şu mavi telefon kulüben mi? Seni kaçık. O kulübeye zygon denen yaratıkla nasıl sığdığınızı merak ediyorum. GÖSTER ONU BANA DOKTOR!" çok heycanlanmıştım ve Doktor'unda en az benim kadar heyecanlı olduğunu gördüm. Anlayamadığım bir sürü şeyler geveliyordu. Ağlayan melekler,zygonlar,dalekler,sibermanlar... vs. ne zaman susacaktı. Gerçekten ama gerçekten merak ediyordum ve bir yandanda hepsini görmek istiyordum.
Kulübenin pardon TARDİS'in önüne geldiğimizde Doktor "Hazır mısın? Hazır değilsen ol. Çünkü bu manzarayı görünce kesinlikle heyecandan küçük dilini yutacaksın GERENİMOOOOOO!!!!" gerçekten heyacanlıydı. Küçük çocuklar gibi ordan oraya koşuyordu. Kafasında fes vardı. Bir dakika? "Doktor bu fesi hangi ara kafana taktın ve nereden buldun?"
"Fesler havalardır. Papyonlarda havalıdır. Böyle zamanlar için saklıyordum." dedi. Kıkırdamama sebep oldu. Uzun zamandan sonra ilk defa bu kadar mutlu oluyordum.
Doktor kapıyı açtı ve kolu ile benim önden girmemi işaret etti. Onu mu kıracaktım! İçeri girdim.
Aman Tanrım! Böyle bir şey olamazdı olmamalıydı. Bütün kurallara aykırıydı.
Dışarı çıktım tekrar baktım. içeri girdim tekrar baktım. İçimde unicornlar tepişirken dışımdan oldukça sakin bir şekilde "Dışı içerisinden küçük,içi dışından büyük." dedim. Doktor benim sakin kalmama şaşırmıştı ve ne yalan söyleyeyim bende şaşırdım.
Beyefendinin önce suratı asıldı, sonra birşeyler düşünüyormuş gibi oldu ve beni dışarıya çıkardı. Ah hadi ama beni bu güzellikten mahrum edemezdi değil mi? Gösteripte vermemek ki bu! Ellerini birleştirim alnına dayadı ve "Bir şeyler ters gidiyor.Tardis'i görünce niye şaşırmadın?" dedi.
"İnanamayacaksın ama içimde unicornlar tepişiyor."
"Unicorn mu?" Muzipçe sırıttı ve beni kolumdan tutup hızlıca içeri soktu. Ben daha noluyor diyemeden hızlı bir şekilde konuşmaya başladı.
"Bu Tardis. Tardis'e yalnız kalınca sexy diyorum ama bu konumuz değil. Tardis uzay ve zamandaki mekanlarda yolculuk yapabilme imkanına sahip ve hadi söyle seni istediğin bir yıla götüreceğim. Mesele New New New New New.... York'a gidebiliriz veya çok eski zamanlara dinazor çağınada gidebiliriz. Ya da dur uzay balinasını görmeye ne dersin? Unicorn'un çok yakın dostudur kendisi."
Olamaz neler söylüyordu. Resmen dudaklarını öpesim geldi. Size bahsetmiştim değil mi yani sanırım bahsetmiştim. Ben akıla gelebilecek bütün çılgınlıkları yapabilen birisiyim ve şu an n'aptığımı tahmin edersiniz. Evet doğru bildiniz Doktor'un dudaklarındayım.
Ah Tanrım... Mükemmel bir şeydi. Uzay balinasını görecektim! Ayrıca ordan belki başka gezegenlere başka zamanlara giderdik.
"Wowwowwow. Biraz yavaş ol Cam Göz! Tamam tamam sakin şimdi uzaklaş benden." Demeye çalışıyordu. Bu sefer öpmeyi bırakıp sıkıca sarıldım ona. Bu bok çukurundan beni çekip almıştı. Umarım bu sıkıca sardığım kolları açmak zorunda kalmam!
"Şimdi ki durak Uzay Balinası'nın yanına. GERENİMOOOOO!!!"
ve bende tekrar ettim. "GERENİMOOOOO!!!!"

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Mar 15, 2016 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

DOCTOR WHO?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin