Çok soğuktu.Herkes gibi bende battaniyenin altında kitap okuyordum.Herkes gibi demişsem mecazen yani doğaçlama yaptım . Kapının birden çalmasından irkildim.Kapıyı açtım,gelen postacıydı.Elleri yüzü bacakları heryeri titriyordu. Elinde zarf tutuyordu .Zarfı aldım ve kapıyı kapattım. Zarfı açınca içinde şunlar yazıyordu
Kimsenin senin hakkında bilmediği bir şeyi birden herkesin öğrenmesi nasıl olur?
Bu ne demek oluyordu?Zarfın üzerinde kimin olduğuna dair bir isim yoktu.Belki postacı bir şey biliyordur diyerek hemen kapıya koştum.Soğukla tenim buluşunca kendime geldim.Hava cidden çok soğuktu.Aralık ayındaydık ama Ankara'da böyle soğukla hiç karşılaşmamıştım.Hemen etrafıma baktım yolda yürüyen bir kaç insandan başka kimse yoktu.Postacı gitmişti.Daha fazla soğuğa dayanamadım ve apartmana girdim.Çok lüks içinde yaşamıyordum.Zaten lise bitince Esinle beraber ayrı eve çıkmıştık.Esin benim çok küçüklük arkadaşım ilkokul ortaokul ve liseyi birlikte okumuştuk.Daha sonra girdiğimiz üniversite sınavında ikimizde Ankara'yı tutturmuştuk.Ankara'da küçük 4 katlı bir apartmanın 2.katında oturuyorduk.Ama Esin 3 günlüğüne Eskişehir'e gitmişti ailesinin yanına.Benimde ailem Eskişehir'de yaşıyordu ve 1 hafta öncede ben gitmiştim.Esinle çok uzun yıllardır arkadaştık.Eskişehir'de okurken tanışmıştık.Aslında Esin Samsunluydu ama babasının işi yüzünden yıllardır Eskişehirde yaşadılar.Bende kendimi bildim bileli Eskişehirdeydim.Aynı okullarda okuduk yıllarca.Daha sonra aynı üniversiteyi kazandık.Hayal gibi geliyor ama gerçek.Bir çok genç kızın istediği şeydi bu.Biz azimle çalıştık ve bunu başardık.Yediğimiz içtiğimiz ayrı gitmezdi.Yanımda kimse yokken Esin vardı.Esin benim annem babam yeri geldi dostum yeri geldi en azılı düşmanım oldu ama ayrılmadık.Dostluk ilk yenilgide bırakıp gitmek değildi,herşeye rağmen vazgeçmemekti dostluk.