Yaklaşık 5 dakikadır elimdeki mektupa bakıyordum.
Her okumaya çalıştığımda kelimeler birbirine giriyordu , harfler karışıyordu.
" Bu ne? "
" Okusana"
Yutkundum. Birdaha deneyecektim.
Gözlerimi yumdum. Odaklandım.Gözlerimi açtığımda mektup normal gözüküyordu.
" Bayan Silver,
İlk olarak iyi günler dilemek isteriz."Daha fazla okumayıp Quentin'e döndüm. O bir bakıma abimdi.
" Sen okudunmu? "
" Okuyamıyacağımı biliyorsun"
Odaklanıp okumaya devam ettim.
" 15 yaşına basmanız nedeniyle, Mangelius Melekler Ve Büyücüler Okulunda eğitim görmeniz zorunludur. Seçim hakkınız yoktur. "
Gözlerimi mektuptan çekip Quentine kızgınca baktım.
" Bunu biliyordun değil mi?! "
Kaşlarını kaldırıp kıkırdadı.
Mangelius'u biliyordum ama oraya gidiceğimi düşünmemiştim. Yada herkesin gittiğini.Okumaya devam ettim.
" Zarfın içindeki kağıtta alınacaklar listeniz vardır. Arabalarımız 10 ekim, saat 01.00 'da Amare yolundan kalkıcaktır. Yanınızda evcil hayvanınızı getirebilirsiniz.
Sevgilerle ,Mangelius Müdürü "
Kafamı kaldırıp Quentin'e baktım. Bana ukalaca gülümsüyordu.
Bu mektupu sonu dışında okuyamamamış olmamasının nedeni mektupa yapılan bir büyüydü. O büyü sayesinde mektupu birtek gitmesi gereken kişi ve gitmesi gereken kişinin ailesi okuyabiliyordu.
" Cassandra az sonra gelicek, onun da haberi var. O senin şu listendeki şeyleri almaya gitti. " dedi koltuktan kalkarak.
" Ne yani mektup önceden mi gelmişti?! " dedim şaşkınca.
Ukalaca kaşlarını oynatıp kapıya yöneldi.
Quentin bir melek değildi , o bir büyücüydü . Bazen onun şanslı olduğunu düşünüyordum. Benden büyüktü ve o çoktan bir büyücülük okulundan mezun olmuştu.
Mektupu masaya koydum.
Belimdeki acıyı takmayarak ayağa kalktım. Kanatlarımın daha çıkmamış olmasından dolayıydı.
Çalan kapıyı açtığımda karşımda Cassandra duruyordu. O teyzemdi.
Elindeki poşetler ağır gözüküyordu.
Tuhaf birşekilde bakışmamızdan sonra kapının önünden çekildim. O poşetleri koyarken ben ise kapıyı kapadım ve ona döndüm.
Gülümsedi ve "Listedeki şeyleri aldım" dedi.
" Ahh, sana kızgın kalamıyorum" dedim ona sarılırken. Onu çok seviyordum.
Ondan ayrılıp poşetlere baktığımda içinde tonlarca kitap olduğunu gördüm. Gözlerimi devirip offladım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mangelius
Fantasy" Ne olduğunu anlamıyordum, hiçbir zaman anlayamamıştım. O kafamın içindeydi , yada ben onunkinin. "