letters (türkçe)

.06

sınıfın arkasındaki sevgili çocuk,

okula bu gün çok sinirli geldin, çünki bu gün yağmur yağdığı için mi? hep yağmurdan nefret etmişsindir.

yoksa, çocuklar bisikletini mahv ettiği için mi? lukey, yapacağım en son şey bu olursa, seni onlardan hep koruyacağım.

sadece oturdun ve kulaklıklarını taktın, telefonundaki beyaz şarkıdan haraketsiz bir ses çıktı.

bunu yazarken gülümsedim, çünki onlar hep senin favori şarkılarından biri olmuşdu, favori şarkılarımızdan biri olmuşdu.

yirmi dakika geçti ve o koca yirmi dakikada olduğu gibi yine sana bakmağa başladım.

bana baktın ve sordun, "neden hep bana bakıyorsun?"

kafamı salladım ve gülümsedim, sana kelimelerimle geri döndüm.

sen güzelsin, kendimi göz dikip senin sivilcelerine ve patlatdığın sivilce yaralarına bakmak zorunda hissediyorum, ve işte, kaşların bok gibiler ama onlar her durumda iyi gözüküyorlar.

artık saçlarını jöle ile yukarı kaldırmıyorsun, bunu natural halinde seviyorum. on altı yaşımızdayken "havalı" gözükmek için bunu fazlasıyla çok yapardık. gerizekalılara benziyorduk.

şimdi çok güzel görünüyorsun, ve siktir, sana aşığım.

ama, artık benle konuşmuyorsun.

senin hakkında yazmayı seven çocukdan.