Bölüm 17

458 26 3
                                    

'' Oğlum eve kitlemek ne demek, ya ölseydim, ya deprem olsaydı. Ne tür bir psikopatsın?''

''Sana 10  dakika verdim hazırlanamamak senin suçun.''

''Ya Klostrofobim varsa?''

''Ya yoksa?''

Derin bir nefes aldıktan sonra gözlerini uzun bir süre kapattı ve tekrar açtı.

''Ben masaya dönüyorum sende iyice bir kendine gel öyle gel yanımıza.''

bin misiyi diniyirim sindi yici bir kindini gil iyli gil yinimizi.

Arkasından bende masaya doğru ilerledim.  Çilingir çağırmış eve anahtarımı camdan düşürdüm çıkamıyorum diye. İki dakika duramazdı zaten evde.

Masaya doğru ilerlediğimde Berkayın, Derinin yanında yani benim yerime oturduğunu gördüm.

''Isıtmıştım rahat mı?'' dediğimde anlamaz bir yüz ifadesiyle bana döndü.

''Anlamadım.''

''Normal.''  dudaklarını birbirine bastırdıktan sonra Derine döndü.

''Derin diyorum acaba sende mi bizle gelsen, annenler seni çok özledi.'' heh illa bir puştluk yapacaksın değil mi? 

''Çok isterdim Berkay ama biliyorsun Dersler yeni başladı, yazın gelirim.'' dedikten sonra samimi bir şekilde gülümsedi ve masadaki çayına uzanıp küçük bir yudum alıp bardağını masaya geri koydu.

Ne zaman gidecek şu çocuk?

Amacı ne bu çocuğun?

Alın şunu şuradan

Abla Berkay'ı pistten alalım.

***

Anahtarımı ve cüzdanımı kapının girişine koyduktan sonra odama geçerek üzerimdeki deri ceketi koltuğa astıktan sonra kendimi yatağa attım, ellerimden destek alarak kendimi biraz daha yukarı çektikten sonra sırtımın bir kısmını yatağın başlığına dayadım ve cebimdeki telefonu çıkarıp bakmaya başladım. Bir çok mesaj gelmişti, en üstte duran Gökhan'ın mesajını açtım.

Göndere: Gökhan

Emre nin biraz moreli bozukmuş. Akşam bizim mekanda olacağız. Gel mutlaka.

İki seçeneğim vardı, ya evde Berkayla kalacaktım yad- 2. seçeneği boşver.

Oturduğum yerden kalktıktan sonra masadaki saati sol bileğime taktım ve ceketimi alıp odadan çıktım. Salona geçtiğimde Berkayın bacağının birini yere koymuş diğerini uzatmış bir şekilde kanepeye yayıldığını gördüm. Ona hiç bir şey demeden cüzdanımı ve anahtarımı ceketimin iç cebine koydum ve ayakkabılarımı giydim kapıdan ilk adımımı atmıştım ki Berkayın o iğrenç sesi kulaklarımı doldurdu.

''Dışarı mı çıkıyorsun?''

''Yok giyindim bi kapıdan bakayım geri gireceğim.'' ukalaca güldü.

''Dışarı çıkıyorsan benide Derinlerlere bırakır mısın?'' 

Derin ve Berkay..

Onları yalnız bırakmak istemiyordum. Ama ne kadar çok seversem seveyim Derini, Kardeşim dediğim insanın moreli bozukken onu bırakıp Derine koşamam.

''Bırakırım.'' şaşırmış gibi davrandı.

''Sen Derinin yanına gitmiyor muydun?''

''Derinden başka arkadaşlarım da var, şimdi hazırsan çıkıyorum.'' dediğim zaman kafasını salladı ve oturduğu koltuktan hızla kalkıp yanıma ulaştı ve evden çıktı. Kapıyı kilitledikten sonra bende arkasından gitmeye başladım.

Berkay'ı, Derinlere bıraktıktan sonra Gökhanların yanına geçtim. Bar'ın önüne geldiğimde yüzümdeki umursamaz ifadeyi geri takındım.

''Hoşgeldiniz Demir Bey.'' kafamı sallamakla yetindim,

''Ooo kimleri görüyoruuz.''  helyum yutmuş  bir sesle konuşan kıza döndüm baktım ve önüme geri dönüp her zaman ki masaya doğru ilerledim.

Aras, Gökhan ve Emreyi görünce adımlarımı hızlandırdım.

''Abeğğ ben aşık olduğum.'' Emrenin yarım yamalak konuşmasıyla gözlerimi devirdim.

''Yine ne oldu bu salağa?'' Aras söze girdi.

''Abi hani İrem diye bir kız vardı ya bu, sevmiyorum, sevmiyorum diye geziniyordu hani. Bugün kızı bir çocukla sarılırken görmüş gitmiş çocuğun yüzüne yumruk atmış, sonra çocuk kuzeni çıkmış. Buda sabahtan beri bir rezil bide aşık oldum diye bağırıyor.''

Derin bir nefes aldıktan sonra Emreye döndüm.

''Oğlum niye tanımadığın çocuğa yumruk atıyorsun.'' işaret parmağıyla gülmekte olan Gökhanı gösterdi.

''Hepsi onun suçu,o dedi ben bunları öpüşürken gördüm dedi abi gaza gettirtti beni.''

Gökhana döndükten sonra gülmeye başladım.

''Ya oğlum siz niye böylesiniz.'' dedikten sonra sesli bir şekilde güldüm.

Bir Erkeğin Gözünden         AşkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin