Bölüm 2

130 18 31
                                    


Şortundaki kumları silkeleyerek evine doğru giden Duru, az önceki bakışmanın etkisindeydi. O kısacık bakışma sürecinde içi kıpır kıpır olmuştu.  Evde yaşanan olumsuz olayları unutmuş, belki de ailesi ve birkaç arkadaşı dışında bakıştığı bu yabancı kafasını dağıtmasını sağlamıştı.

Kafasındaki düşüncelerle eve hangi ara geldiğini anlayamayan Duru, guruldayan karnını doyurmak için mutfağa geçti. Buzdolabından çıkardığı domates peynir ikilisini ekmekle birlikte midesinde buluşturdu. 

--------------------

Kalabalık arkadaş grubu ile kumsalda dolaşan Kutay, biraz sonra yaşanacaklardan habersiz yakın arkadaşı, kardeşi diye bahsedebileceği  Ege'nin yaptığı esprisine gülüyordu.

Kumsalda biraz daha ilerleyen grup üyeleri, bağdaş kurmuş, kafasını gökyüzüne kaldırmış ağlayan  genç kızı gördüler.

Esprilerine hala devam eden Ege, ağlayan kızı fark etmemiş, üstüne üstlük bir espri daha patlatmıştı. Ağlayan kızı görüp de umursamayan gençler bu espriye fazlasıyla gülmüşlerdi. Ağlayan kızı gördükten sonra tek gülmeyen kişi olan Kutay, kızın neden ağladığını merak etmişti. Aslında umrunda olmazdı fakat, bu güzel kızın ağlamasını değil de hep gülmesi gerektiğini fark etti.

----------------------------------

Yatağının üstünde kitabını okuyan  Duru, telefonuna gelen art arda bildirim sesiyle irkilmişti. İki yakın arkadaşı tarafından gelen mesajlara ayrı ayrı cevap verdi Duru. Kafa dağıtmak için akşam dışarı çıkmayı teklif etmişlerdi. Kendini dışarı çıkacak ruh halinde hissetmediği için,  üzülerek de olsa arkadaşlarının teklifini reddetmişti. 


İkinci bölümün de çok kısa olduğunun farkındayım. Ama en kısa sürede uzun bölümler yayımlamaya başlayacağım :))

Sonsuzluk Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin