BÖLÜM 2

227 33 4
                                    

Bu gece kabus görmemiştim.Yatakta yayıla yayıla mırıldanırken annem odaya girdi."Oha çüş ahıramı giriyon be çık çabuk utanmaz kapıyı çalda gel "diyesim olsada diyemedim .  Annemin karşısında bunuu söylemek biraz sıkar .

Annem hem beni hemde yorganımı çekiştirirken   "of anne beş dakika daha uyusam ne olur." dediğimde annem ayağndaki terliği çıkarıp destan yazmaya başladı;"okula geç kalırsın,okula geç kalırsan yok yazılırsın yok yazılırsan devamsızlıktan kalırsın,devamsızlıktan kalırsan sınıf tekrarı yaparsın,sınıf tekrarı yaparsan seni  pıçaklarım"dedi.İki dakikada  içim kararıp psikolojim iki kere deprem yaşarken yataktan söylene söylene çktım.

Annemi odadan kovduktan sonra annemin benden habersiz aldığı okul formamı  giyip saçlarımı saldım.Aynada kendime son bir "of çok tatlıym "bakışı attıktan sonra otobüs durağına  doğru yürümeye başladım.Otobüse bindim.okulun önüne geldiğimde ücreti ödeyip indim.

Okul bahçesine girdim.Dünkü iki grup yine birbirlerine öldürücü bakışlar atarken Egemenlerin grubuna baktım Egemen'le göz göze geldiğimde hemen gözlerimi devirdim .Hızlıca okula yürümeye başladım.Binaya girdiğimde olaysız bir gün diledim-her ne kadar böyle olmayacağını bilsemde-

Sınıfa girdim.-Geçip sırama oturdum. ,Allah'ım bu sınıf niye böyleydi ki-hayvanat bahçesi gibi-          Sınıfa herkez girdiğinde (Egemen,tayfası ve o pislik çocuk)hocada girdi .İlk iki ders inanılmaz biçimde sakin geçti.Zaten matematik dersinden ne beklenir.  

Tenefüste lavaboya gittim ve bizim kezonun bir kızı sıkıştırdığını gördüm.Hemen yanlarına gittim ve kızı yalnız bırkmasını söyledim. Oda bana arkamı kollamamı söyledi ne yani bu gerzek beni tehtit mi ediyordu .Bende ona dikkat etmesini söyledim.O lavaboyu terk ederken ben kıza iyi olup olmadığını sordum.Sonra bizdespor salonuna geçtik. Sıkıştırdığı kızda bizim sınıftanmış.Sıkıştırdığı kızla tanıştım.Çok iyi kızdı.İsmi Çisem.Of ya isme bak ne güzel.Malesef yanımda eşortmanlarımda yoktu.Aman zaten pekde umursadığım bir ders değildi.  



Malesef yanımda eşortmanlarımda yoktu.Aman zaten pekde umursadığım bir ders değildi.Derse girdiğimizde isminin Defne olduğunu öğrendiğim kezo yanıma oturdu.Ve sabah olanlar için üzgün olduğunu söyledi.Daha sonra" yakartop oynarmısın "diye sordu bende kabul ettim.Biraz oynadıktan sonra sıkıldım ve oturmaya gittim.Tam ben banka oturacakken Defne "Asel "diye bağırdı.Arkamı döndüğümde yere yapıştım.Topu suratımın ortasına yemiştim.Ben hariç herkes kahkaha atarken ayağa fırladım.Kızı  öyle bir ittim ki kahkahalar yerini benim yumruk seslerime ve sessizliğe bıraktı.Kızın üstüne bindim.     saç baş daldım.-daldık demiyorum dikkatinizi çekerim ben daldım.-Henüz tanımadığım bir kaç kişi beni tutmaya çalışıyordu.Ama oluyomu şimdi daha bir yerini kırmadım.diye düşünütken bir yandanda kızı bu hale getidiğim için kendimle gurur duyuyordum.

O esnada birisi kolumu tuttu.Sinirli bir şekilde arkamı döndüğümde Egemen'le burun buruna geldim.   Kendini ne sanıyordu bu yaa..


Egemen bir ıslık çaldı yanındaki Kayra 'ya -hani şu pislik diye tabir ettiğim çocuk- dönüp"Bizim        yeni gülümüz çetin ceviz çıktı ha "dediğinde ben de "dikkat etde o çok çetin olan ceviz birinizin kafasına düşmesin" dedim .Ağzını yiyim Asel laf sokmaya devam derken Egemen'in beni sürüklemesiyle sarsıldım.Of oldumu şimdi ya ne güzel laf sokma sanatı yapıyorduk.


Derken kafama dank etti.Egemen'in benle ne işi olur ya nereye gidiyoruz biz diye düşünürken okulun daha önce hiç görmediğim arka bahçesine   geldiğimizi anladım.Egemen kolumu sıkmaya devam ederken ben"sen kim olduğunu sanyorsun be gerizekalı bırak kolumu çabuk" diye çıkıştım.Of yaa çok korkutucu bakıyordu, noluyo kızım sana bu sümüklüdenmi korkuyorsun Aselcim kendine gel diye iç sesimle tartışırken Egemen'in kolumu bırakmasıyla rahatladım.Oda bana"kızım seni son kez uyarıyorum bu okulda barınmak istiyorsan benim grubumdaki kimseye bulaşma .Hele Defne ve Kayra'ya hiç." iç seslerimden biri noluo ya hadi Kayra denen gerizekalıyla yakın arkadaşlarda Defne ne alaka aman bana ne zaten diye düşünürken biride kendini ne sanıyor bu diye düşünüyordu                -tamam bana göre çok yakşıklı ama insan kendini bu kadar beğenmemeli- diye düşünürken bana sert bir bakış attı ve yanımdan uzaklaştı.

Ben ne yaptım ya çocuk beni tehdit ettide ben sustummu yakışıklılar bana iyi gelmiyor ne diyeceğimi unutuyorum.Neyse bunun intikamını alırım elbet diye düşünürken aklıma bugünün atletizm klübüne katılmak için son gün olduğu geldi.Bu arada galiba söylemedim en büyük tutkum koşmaktır.Bedenciyi gün bitmeden bulmam gerektiği geldi aklıma en büyük tutkum bu, kolay değil.Koşarak bedenciyi aramaya başladım.Neredeydi bu adam.

Aradım ama bulamadım tam umudumu yitirmişken bedenciyi gördüm, koşarak yanına gittim ve "hocam ben klüpe yazılmak istiyorum" dedim.Hocada bana " daha okula geleli iki gün oldu beş vukuatın var senin gibi birini takıma almam için iyi bir sebebin varmı bari?"dedi bende açıklamaya başladım."evet hocam birden fazla sebebim ar birinisi böyle bir okulda kavga yapmak kaçımılmaz , ikincis benim  üç tane atletizmil birinciliğim var , üçüncüsüen büyük tutkum bu yaa  hocam plis plis " diyip yavru köpek bakıışlarımı attım bunun karşısında kimse duramaz yaa hoca "tamam seni klübe kabul ediyorum ama şansnı fazla zorlama,bu arada  hippo dansta yaptığını duydum doğrumu?"     "evet hocam ama onu iş olarak yapıyorum,bir kafedegrup dans olarak"" dediğimde hoca oldukça şaşırmş olacak ki kaşlarını havaya kaldırdı ve gülümsedi "böyle devamedersen bir sorun yaşayacağımız sanmıyorum" dedi.Çok sevinmiştim normalde öğretmenleri umursayan biri değilimdir ama fazlasıyla mutlu olmuştum.Aman neyse klübe kabul edildim ya gerisi önemli değil.


Saate baktığımda eve geç kaldığımı gördüm.Annem beni kesecekti yaa .Otobüs durağına doğu koşmaya başladım.Otobüsün gittiğini görünce hayal kırıklığına uğradım.Çünkü bu son otobüstü.Eve yürüyerek gidecektim ve hava karamak üzereydi .Çaresizce yürümeye başladım.Off buralarıda pek iyi tanımıyordum ki.


 Kaybolmamış olmak  için dua ederken arkamdan bir motor düdüğü duyuldu.Bu kimdi ya bide serserilerle uğraşamazdım.Arkamı döndüğümde kaskının içinden bana srıtan Egemen'i gördüm.Bu çocuğun nasıl bi ruh hali vardı böyle sabah tehdit edip akşam kim sırıtırdı ki.Ama galiba ona ihtiyacım vardı.Kaybolmuştum ve o buraları iyi biliyordu.Bana "Noldu yeni gül kaybolmuş gibi bir halin var" dediğinde bende üstüne basa basa " yeni gül değil adım ASEL" dedim.Of ona mecbur olduğumu bilmek beni delirtiyodu.

Sonra o meşhur yavru köpek bakışlarımı atarken o" öyle bakacağına arkama atla" dedi.Ne gerçekten arkasına atlayacağımı düşünmüyordu herhalde.Ama o bana kibarca sorduğu için bende ona kibarca "sağol ama yolu tarif etsen yeter." dedim.Buna kendim bile inanmıyordum ki.Oda "gurur yapmada atla hadi "dedi.Haklıydı gurur yapacak hatta seçim yapacak durumda değildim.Ve bindim.Belini tutmamaya kararlıydım ama gaza öyle bir yüklendi ki kararlı olmak ölüm fermanı gibi geldi.Belini tutmak zorunda kaldığım için sıkıca sarıldım.Beline sarıldığımda aynaya baktım.Tebessüm ettiğini gördüğüm an kalbimde bir kıpırtı hisettim.Ve bu kıpırtı hiçte hayra alamet değildi...

Kusura bakmayın hemen yazacağım dedim ama yazılı haftasıydı.O yüzden biraz geç kaldı.Umarım beğenirsiniz.Vote ve yorum yapmayı unutmayın..

SİYAH TEBESSÜMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin