1.Bölüm

127 17 10
                                    

Gözlerimi yavaşça araladım,odanın içi zifiri karanlıktı.Saatin çok erken olduğunu düşünerek su içmek için yatağımdan kalktım.Terliklerimi ayağıma geçirip mutfağa doğru ilerledim.Kapıyı açmamla gözüme fazlasıyla ışık geldiği için gözlerimi kısarak yürümeye devam ettim.Işığı kapatmıştım,en azından öyle hatırlıyordum.Televizyonun kısık sesi geldi. Televizyonu da kapatmıştım,emindim.Neler olduğunu anlamaya çalışırken koltukta uyuyan birini gördüm. Benden bir,iki yaş büyüktü en fazla . Kolu koltuktan sarkıyordu,ağzı açıktı ve horluyordu.Ve onu tanımıyordum.Bunun beynime akın etmesiyle çığlık attım.Koltukta uyuyan çocuk sıçrayarak uyandı ve beni görünce gözlerini kocaman açtı.Sanki benim orada olduğumu unutmuş gibi kendi kendine bir şeyler mırıldanmaya başladı;"Şey...Ben burada mı uyumuşum  dün gece? " kafasını kaşıdı ve benim açıklama beklediğim anladı."Şey..." diye mırıldandı ve kalkıp koşarak uzun zamandır girmediğim bir odaya girdi,ben de peşinden girdim tabii. Oda biraz daha farklı görünüyordu. Ben odaya bakarken balkon kapısı açıldı.Ben yüzüme vuran soğukla titrerken O balkondan atladı.Üçüncü kattaydık yahu!Üç!Yere çakıldığını görünce çığlık attım ve ellerimle ağzımı kapattım.Ayağa kaltı ve topallayarak olabildiğince hızlı ilerlemeye başladı."Ne yapıryosun yahu sen?! " diye arkasından bağırdığımda ilerlemeye devam ediyordu.Kapıyı kapattım ve odaya yeni eklendiğini tahmin ettiğim yatağa oturdum ve ellerimle başımı ovdum.Bu kadarı benim gibi biri için  fazlaydı. En azından bir gece için fazlaydı.  Ellerimi havaya kaldırdım ve "Bu kadarı gerçekten fazla."diyerek odama gittim. Televizyonu veya ışığı kapatmadan . Yatağıma uzandım, uyumadım, uyuyamadım ama kalkmadım da. Belki gelir diye düşünmüştüm. Böylece neler olduğunu öğrenebilirdim. Sabaha kadar sadece uzandım.Yüzünü tam görmememiştim. Büyük,ela gözleri vardı sanırım.Küçük bir burnu.Tıkırtılar gelmeye başlayınca hızlıca kalktım.Kapıyı açıp baktığımda sesin televizyondan geldiğini gördüm.Gözümü ovuşturup koltuğa oturdum.Odada fazla şekerli vanilya kokusu vardı.Düşünmek istemiyordum.Haftalardır evden çıkmadığımı fark ettim. Okulumu dondurmuştum,arkadaşlarımla görüşmüyordum. "Düşünme."diye fısıldadım. Odama gittim ve hazırlandım.Dışarı çıkacaktım.Bu şekilde devam edemezdi, bu şekilde yok olamazdım.Üstümü değiştirip aşağıya indim.Saçlarımı salaş bir şekilde toplayıp ayakkabılarımı giydim.Dışarı çıktığımda biraz daha sarındım hırkama.Yaklaşık yarım saat kadar nereye gittiğimi bilmeden yürüdüm.Aç olduğumu hissedince eskiden çok sevdiğim bir yere gitmeye karar verdim.İçeri girdiğimde burnumun yandığını hissettim.Buraya geldiğimde hep oturduğum sakin bir ara sokağa bakan masaya oturdum.Yemeğim geldiğinde buranın hâlâ aynı olduğunu,neredeyse hiç değişmediğini fark ettim.Değişiklik deyince aklıma o oda geldi.Kafamı iki yana salladım ve düşünmemek için yemeğime devam ettim.O sırada karşıma biri oturdu.Kafamı kaldırıp baktığımda karşımdakinin 'O' olduğunu gördüm.O anki heyecan ve 'O'nu kaçırma korkusuyla "Kimsin sen? " diye sordum saçma bir sakinlikle."Ben..." dedi ve utanmazca yüzüme bakıp sırıttı."Ben senin Prensinim. "

"Prens."Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin